♡♥♡
Arkadaşlar ilk olarak herkese merhaba. Sizlerden özür dilerim. Hikayemin ilk bölümü daha birinci bölüm olmasına rağmen kısa oldu. Bunun için gerçekten üzgünüm. Umarım ikinci bölüm sizin için hem daha uzun hem de daha açıklayıcı ve güzel olur. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. Sizleri seviyorum. İyi okumalar...
##############################
Yavaş hareketlerle göz kapakları-
mı açtığımda yorgun olan bedenimi şimdi daha aktif ve dinç hissettim. Uyku iyi gelmişti. En azından rahatlamıştım. Örtüyü üzerimden itip ayağa kalktım ve yatmadan önce rahat kıyafetler giymemiş olduğumu fark ettim. Aslında bir duş alabilirdim. Oda da bir kapı daha vardı. Büyük olasılıkla orası banyoydu. Kapının yanına gidip açtığımda tahminimin doğru olduğunu gördüm. Banyo için gerekli kıyafetleri aldıktan sonra içeri girdim ve suyun en az uyku kadar rahatlatıcı bir etkisinin olduğunu bir kez daha fark ettim...
##############################Banyodan çıktığımda altıma rahat bir eşofman altı üstüne de yarım kollu buz mavisi renginde bir bluz giymiştim.İşte şimdi tam anla-
mıyla rahattım. Saçlarımı taradım fakat kurutma gereksiniminde bulunmadan aşağıya indim. Aşağıda yine o kadın vardı. "Uyanmışsınız. Rahatladınız mı, efendim?" "Evet, acaba sizinle bir konu hakkında konuşabilir miyim?" Kadın yumuşak bir ses tonuyla devam etti."Tabiki." Ben de hemen konuya girdim. Bu kadar resmiyet saçmalığı fazlaydı. "Lütfen bana bundan sonra yalnızca ismimle hitap edin. Sadece Azra deyin." "Peki, nasıl istersen Azra. Ama bir şartım var." "Nedir o?" Kadın devam etti."Sen de bundan sonra 'siz'li konuşmayacaksın. Ayrıca bana Ayşe Teyze de lütfen. Olur mu tatlım?" "Tamam o zaman, Ayşe Teyze."deyince ben ikimizde gülmeye başladık. Bu kadınla iyi anlaşacaktım. Hissediyordum...
##############################Ayşe Teyze ile biraz daha sohbet ettikten sonra zil çaldı. Ayşe Teyze hemen kapıya bakmaya gitti. Ben de arkasından onu takip ettim. Acaba kim gelmişti? Kapı açıldığında gelen kişiyle gözlerim yuvalarından fırlayacak gibi olmuştu. Gelen... Gelen annemdi...
Bu durum beni o kadar şaşırtmıştıki... O şimdiye kadar, doğru düzgün evine gelmeyen kadın, yani annem şimdi karşımda dikiliyordu. Bu çok tuhaftı aynı zamanda. Onun burada ne işi vardı? İşte olması, evine uğramaması gerekmiyor muydu? Hemde İzmir'de, benim yanımda...
##############################Annem beni fark ettiğinde de ifadesiz haline bürünmeye devam etti. Oldukça soğuk bir ses tonuyla(her zaman olduğu gibi) emirlerini yağdırdı. "Ayşe, sen hemen masaya sofrayı kur ve sen Azra benimle gel konuşmamız gereken önemli bir konu var." Ayşe Teyze mutfağa yönelmeden önce anneme seslendi."Tabi, Ecrin Hanım."Annem merdivenlere yönelirken Ayşe Teyze tekrar seslendi."Ecrin Hanım, bir şey daha var..." Annemse her zamanki soğukluğuyla cevap verdi."Söyle."Ayşe Teyze garip bir tını kullandı bu kez."Şey...Ecrin Hanım acaba Demir Bey de gelecek mi, yani ayrı bir tabak daha koymaya gerek var mı?"Annem biraz düşüldükten sonra cevabını verdi."Evet, gelecek." Bu cevaba en az benim kadar Ayşe Teyze de şaşırmıştı. Ne yani o da mı biliyordu babamın eve doğru düzgün gelmediğini? Demek ki annem ve babam Ayşe Teyze'ye bayağı güveniyorlardı. En son olarakta Ayşe Teyze mırıldandı."Peki, efendim."
##############################
Annem merdivenlerden yukarıya çıktı tabi ben de hemen arkasından. Annem odama girdi ve puflardan birine oturdu ben de yanına geçtim. "Ee... Ne konuşacaksın benimle anne?" Annem biraz daha sustuktan sonra az da olsa daha yumuşak bir ses tonuyla konuşmaya başladı."Bak, kızım. Şimdi beni iyi dinle. Belki seninle yeterince vakit geçirmediğimizi dü-" Annemin sesini bölen bana ait çıkan sesti."Ben, benimle yeterince vakit geçirmediğinizi değil benimle vakit geçirmeyi bırak yanımda dahi bulunmadığınızı düşünüyorum hatta düşünmüyorum bunu biliyorum." "Azra, sözümü bölme."
"Ne yaparsın, ne yapabilirsinki daha anne? Ya Allah aşkına, benimle vakit geçirmediğiniz için zevklerimi bile bilmiyorsunuz. Daha en sevdiğim rengi bile bilmiyordun.
Taki bana 'en sevdiklerim listesi'ni çıkarttırana kadar..."İkimizde susmuştuk. Ve, evet. Bu listeyi bana gerçekten çıkarttırmıştı. Kendi öz mü öz annem daha benim nelerden hoşlandığımı bilmiyordu. Ne kadar da kötü bir durum değil miydi ama?
##############################Benim annem buydu işte. Bedeni evladının yanında olmayan bir annenin en azından ruhu yanında olmalıydı. Çocuğu için endişelenebilmeliydi. Onu önemsemeliydi. Evladı onun canından bir parçaydı. Bu kadar mı nefret ediyordu benden? Kendi canından olan birisinden? Ben böyle uzun uzun düşüncelere dalmışken acaba annem ne yapıyordur? Büyük bir olasılıkla boş boş bakıyor,sadece söylemek istediği konuya bir an önce gelebilmek istiyordur...
##############################Birden aşağı kattan gelen zil sesi yerimden kalkmama sebep oldu. Hızlı adımlarla aşağıya indim ve kapıda gördüğüm kişiyle aynı annemde olduğu gibi donup kaldım. Gelen bu sefer babamdı. Vay canına, sırayla geliyorlar ha? diyen iç sesimi tınlamayıp babama bakmaya devam ettim. Karşımda babam duruyordu. Neden gelmişlerdi buraya acaba? Aptal mısın kızım sen? Tabiki bir çıkarları var. Bu sefer iç ses haklıydı sanırım. Çıkarları olmasa asla gelmezlerdi buraya. Ama belki bu sefer sadece beni görmek için gelmişlerdir. Seni görmek için ha? Hiç güleceğim yoktu ya Azra... İç sesim yine ve yine haklıydı galiba...
##############################Babam bana ufak bir bakış atıp bir şey söyleme gibi bir gereksinim-
de bulunmadan hazır olan sofraya doğru ilerledi. Arkamı döndüğümde annemin merdivenlerden aşağıya inmekte olduğunu fark ettim. En sonunda herkes masaya oturduğunda masada ağır bir sessizlik vardı. Bu sessizliği ilk bozan babam oldu."Anlattın mı? "dedi anneme hitaben. Annem ise kafasını olumsuz anlamda sallayarak " hayır" dedi. Neyi anlatacaktı? Çıkarlarını... diye fısıldadı iç sesim. Mantıklıydı. Başka ne olabilirdiki? "Pekala,"diye başladı söze babam. Sanırım benimle konuşacaktı. Hala inanamıyordum. Babam benimle konuşaktı. Buraya geldiler. Benim yanıma...İzmir'e... Şu anda gerçekten mutlu hissediyordum.Unutuyorsun canım çıkarları için sadece çıkarları... İç sesimin en son sözleri çok ağır olmuştu. Gerçekler acıtır fakat yalanlar kadar değil hayatım. Sen güçlü bir kızsın elbet bunun da üstesinden gelirsin... Evet, ben güçlü bir kızdım. Bunun da üstesinden gelebilirdim. Babam sözlerine devam etti." Kızım, annenin konuşması sanırım yarım kalmış ha?" "Ben... Bilmiyorum." Bilmiyordum. Acaba yarım mı kalmıştı? "Neyse ben devam edeyim öyleyse. Öncelikle buraya gelmemize şaşırmış gibisin. Öyle mi?" "Ah, evet." "Tamam , neyse konumuz bu değil. Buraya gelmemizin asıl sebebi şu..." hafif bir öksürükten sonra devam etti babam"... bizim peşimizde olan birileri var yani..." "Babacığım tek bir soru soracağım. Peşinize adam takacak kadar kötü ne yaptınız acaba?" Şu an gerçekten berbat hissediyordum. Bu kadarını ben bile beklemiyordum Azra'cığım,üzgünüm
... Bu kadarını iç sesim bile beklemiyordum. O halde yapacak hiçbir şey yoktu, hiçbir şey...
##############################
Sevgili arkadaşlar işte bir bölümün daha sonuna geldik. Böyle yavaş yavaş ilerleyerek birsürü bölümün daha sonuna geleceğiz.Bu bölümü daha uzun yazmaya çalıştım. Ancak galiba yine başaramadım. Neyse size iyi günler dilerim...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞANS MESELESİ
Ficção AdolescenteSizleri kalbinizden bir okla vurup beyninizdeki ve ruhunuzdaki tüm düşünceleri alıp bambaşka bir dünyaya götürecek bembeyaz olmasa da veya simsiyah olmasa da tuhaf bir mesele... Şans Meselesi Azra AKAYDIN Atlas AKAR Ancak bu hikayede bilinmesi ge...