•4•

81 7 2
                                    

Düştüğüm yerde geri geri gitmeye başladım. Zil çalmıştı büyük ihtimalle. Etrafta kimse yoktu. Sadece biz vardık.

Sadece ikimizin olması beni daha çok geriyordu. Bacağımdan tutup kendine doğru çekti. Yüzlerimiz çok yakındı.

Minho: Neden öyle bir şey yazdın?

Jisung: B-ben-

Nöbetçi öğretmen: Hey! Siz ikiniz! Hemen sınıflarınıza!

Sırıtıp ayağı kalktı ve elini uzattı. Bana elini uzattı?

Minho: Tut elimi.

Elini tuttum ve ayağı kaldırdı.

Minho: Tenefüste görüşürüz sincap.

İlerleyip okula girdi.  Bende şoku atlattıktan sonra hızlıca okulun içine girdim.

10/B sınıfının önünde durdum. Derin bir nefes alıp kapıyı çaldım ve içeri girdim.

Hoca: Vay vay vay Jisung bey siz niye zahmet ettiniz efendim biz sizin için gelirdik.

Jisung: Hocam ben-

Hoca: 15 dk geç kaldın! Neredesin sen!

Jisung: Hocam yanlış durakta inmişim. Geç kaldığım için özür dilerim.

Hoca: Aklınız nerede kim bilir. Geç otur yerine!

Hızlıca yerime geçip oturdum. Kitabımı ve kalem kutumu çıkarıp dersi dinlemeye başladım.

...
*Zil çalar*

Felix yanıma gelip oturdu.

Felix: Knk nasıl becerdin onu ya.

Jisung: Aslında yetişebilirdim ama...

Felix: Ama?

Jisung: Minho'ya çarptım.

Felix: NE! NERDE!?

Jisung: Okulun bahçesinde.

Felix: Ne işi var burda!?

Jisung: Bilmiyorum. Felix benim ışınlanmam lazım.

Felix: Niye?

Jisung: Tenefüste konuşacağımızı söyledi.

Felix: Çatı katına git. Orda bulması imkansız. Zaten ders bedendi bişey olmaz.

Jisung: Ya sen nesin ya. Zehir zehir!

Sınıftan çıkıp etrafımı kontrol ederek çatı katına gittim. Beden dersim boşa gidiyo yaa.

Kapıyı kapatıp yere oturdum. Buraya neden gelmişti ki? Onunda çantası vardı. Hayır...

Jisung: Of ya! Neden ki! Bitek bizim okul mu vardı!?

Ellerimle yüzümü kapattım. Neden buraya geldi?

Minho: Çatı şurası mı?

Changbin: Evet gel.

Ellerimi suratımdan çekip gözlerimi sonuna kadar açtım. BU MİNHO'NUN SESİYDİ! NAPICAM!?

Birisi kapıyı açmaya çalıştı.

Minho: Neden açılmıyor bu?

Changbin: Nasıl açılmıyor? Dur bi ben deniyim.

HAYIR!

Changbin kapıyı zorlayıp açmıştı. İlk başta etrafa baktı. Sonra Minho'ya döndü.

Changbin: Burada kimse yok rahat ol.

Minho: Tamam.

Felix senin beynine sıçıyım. Hyunjin sana girsin.

30 𝑑𝑘 𝑠𝑜𝑛𝑟𝑎

İkidebir saçma saçma konuşuyorlardı. Burda durmak istemiyorum artık. Götüm donuyo.

Changbin: Sen geçen birinden bahsetmiştin ne oldu ona?

Kimden bahsetmiş?

Minho: Kimden bahsetmişim?

Changbin: Şu yorum yapan varya.

Minho: Hangi yorum?

Changbin: Ya demiştin ya aynı sincaba benziyor diye. Ne oldu ona?

Minho: Hiç. Bu okulda okuyor. Tenefüste aradım ama bulamadım. Kim bilir hangi deliğe girdi.

Changbin: Neden geldiğin anlaşıldı. Hangi sınıfta?

Minho: Bilmiyorum. Bitane sarı saçlı arkadaşı var. Ona sorucam. Belki nerede olduğunu bili-

Jisung: Hığk-

Ellerimi ağzıma koyup bastırdım. Hıçkırık tutmuştu. Şimdi mi!?

Konuşmayı kesmişlerdi.

Minho: Sende duydun mu?

Changbin: Sanırım biri bizi dinliyor.

Adım sesleri olduğum yere yaklaştı.

Bittim ben...

İyice duvara sindim. Minho uzaklaşıp önüne döndü.

Minho: Bişey yokmuş.

Changbin'in yanına gidip duvara yaslandı.

Changbin: Ooooowww

Minho: Noldu lan.

Changbin: Benim gitmem gerekiyor. Gamzelim çağırıyor.

Minho: Tamam hadi defol.

Kapı kapanma sesi geldi. Changbin gitmişti.

Minho ıslık çalmaya başladı.

Minho: Jiisuung.


𝙲𝚘𝚖𝚖𝚎𝚗𝚝 / 𝐌𝐢𝐧𝐬𝐮𝐧𝐠Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin