Gökra

Her şeyin başlangıcı

Başlama tarihinizz

Annem odamın beyaz kapısını hızla açıp içeri daldığında derse verdiğim bütün dikkatim dağılmıştı.

Annem, sarı dalgalı saçlarını düzleştirmiş, üzerine beyaz bir gömlek onun altına ise siyah bir pantolon giymişti. Bir yere mi gidiyordu?

Eli ile kalk işareti yaptı ve "Elçin kalk, teyzenlere gideceğiz" dedi. Ardından bir bana birde önümdeki beyaz masanın üstünde ki Fizyoloji notlarına baktı. Yeşil gözlerini devirdi ve "Sen hala ders mi çalışıyorsun? Kalk diyorum sana"

Siyah dönen sandalyem ile bir tur döndüm ve masamın önünde asılı olan siyah telin üzerinde ki kağıda baktım.

Anatomi çalış

Biyofizik notu çıkar

Tıp Tarihi videoları izle

Farmakoloji çalış

Daha programımın bitmesine vardı. Şu anda bir yere gidemem. Tekrardan kapının başında duran anneme döndüm ve "Siz gidin ben sonra otobüs ile gelirim" dedim.

Annem şaşkınca bana baktı ve "Olur mu öyle şey ya başına bir şey gelse" dedi ve beyaz dolabıma ilerledi. Dolabın kapağını açtı ve kıyafet aramaya başladı. Yerimden kalktım ve annemin yanına gittim, dolabın önüne geçerek yuvarlak kulplarından tutup kapattım. Ardından iki elim ile anneme dur işareti yaptım.

"Anne bak gerçekten başıma bir şey gelmeyecek birkaç saat sonra otobüs ile gelirim, nolur izin ver" dedim.

Annem beni baştan aşağı süzdü, sonra ise işaret parmağını bana sallayarak "Bir buçuk saat sonra seni orada olmanı istiyorum" dedi. Anneme gülümseyerek başımı bir aşağıya bir yukarıya salladım. Annem ise gri duvarları olan odamdan çıktı.

Önce ahşap merdivenlerin gıcırtısı, sonra dış kapının açılıp kapanma ses geldi.

Ω

Farmakoloji çalış

Kağıdın üzerinde yazan son yazının da üstünü çizdikten sonra masa lambamı kapatıp masadan kalktım ve dolabıma doğru ilerledim. Aynalı dolap kapağını açıp içerisinden bir tane beyaz kısa kollu tişört ve bir tanede krem rengi paraşüt kumaş bol pantolonumu aldım.

Hava nasıl diye bakmak için yönümü çiçekler ile dolu pencereme çevirdim ve ilerlemeye başladım. Gri perdemi biraz araladım ve camdan dışarıya baktım, yağmur yağıyordu. Dolabımın yanına tekrar gittim ve içinden siyah, kalın ve kapüşonlu bir ceket aldım ardından da giydim ve siyah, üzerinde beyaz çizgiler olan yatağımın üstünden Telefonumu. Yatağın yanındaki komodinin üzerinden beyaz kulaklığımı ve beyaz kapımın arkasına asılı olan içinde her zaman lazım olacak şeyler bulundurduğum çantamı aldım ve odamdan çıktım.

Ahşap merdivenlerden inmeye başladım. Merdivenlerden indikten sonra tam karşımda duran kahverengi dolaba ilerledim içinden siyah, ayak bileğimin hemen üstünde biten ve bağcıklı botumu çıkardım, ardından dış kapıyı açtım ve botlarımı giymeye başladım.

Botlarımı giydikten sonra evin kahverengi kapısını kapattım ve iki kere kilitledim ve önüme dönüp ilerlemeye başladım. Düz yolu on dakika boyunca yürüdükten sonra ileride yeşil bir durak gördüm iki elim ile kafamın üstünü kapatarak durağa ilerledim.

Birkaç dakika sonra durağa ulaştım ve altına girdim. Şu an gayet iyiyim, en azından şimdilik.

Otobüs gelene kadar burada bekleyecektim arkamı dönüp durağın üzerinde yazanlara baktım