ramazan davulcusu - skz

bızbız 🥁

ramzan bitmiş olabilir ama skz ile iftara doğru, eski ramazanların verdiği o huzurlu hissi, sahura kadar arkadaşlarla oturup çekirdek soda yaparken ister derin ister havadan sudan muhabbetler yapmanın verdiği o mutluluk hissini toparlayıp size ulaştırmak için yayınlanmaya devam edecek.
skz ile iftara doğru -ramazan davulcusu'nu- gururla sunar...
___

changbin:"Lan naptınız laaan?! Zaten bi' buçuk davulumuz vardı anasını satayım.

chan kenardan güldü.
chan:"davul değil davulcuk."
tamam, bu komikti ama chan yaptı.
gülmedik.

minho:"Allah'ın hakkı birdir changbin takma bu kadar." minho elini içine daldırdığı davuldan çıkardı, jeongin'e teslim etti.
minho:"sahip çık eşyalarına abisi, bak nolucağı belli olmuyo."

jeongin:"a-ama...hatıra diye saklıyordum onu ben.." jeongin somurtan bir ifade yaptı.
hyunjin de suçluymuş gibi jeongin'in üzgün yüzüne baktı.

minho:"yapcak bir şey yok, hyunjin'in uzun dili senin davulun ömrünü kısalttı."

jisung:"yav bi sus özür dile bari çocuktan."

hyunjin jeongin'in davuluna mazlum bir ifade ile bakan haline daha fazla dayanamadı.

hyunjin:"jeongin dur üzülme hemen yaa. özür dileriz bak valla istemedik böyle olmasını...yani en azından ben istemedim "

minho:"biz istedik sanki, salağa bak tch."

ben köşede sodamı çaresizce yudumlarken eksilen davula yakınıyordum.

hyunjin:"davulcuk ölmüş olabilir ama hala büyüğü var, istersen beraber gider güzelinden alırız bir tane daha."

jeongin'in yüzü biraz güldü.
jeongin:"haha..davulcuk mu...tamam, bu biraz komikti."

chan saçlarını çekiştirdi.
chan:"kendimi kesicem şimdi, ben dediğimde niye gülmedin lan zigot!"

jeongin:"chan hyung git başımdan ya, mezar taşını yanında taşıyacak yaşa gelmişsin hala gençlere laf sallıyosun."
jeongin'den beklenmeyecek hareketler.

chan'ın ağzı bi karış açık kaldı
jeongin'in ağzını avcumla kapadım.

changbin:"oha oha jeongin, anladık ergensin de bu kadar asi olma, bünyene zarar kardeşim.

jeongin bi bana bi chan'a baktı, daha fazla bir şey söylemeyeceğinden emin olduğum anda elimi çektim.
jeongin:"pardon hyung ya dilim sürçmüş." bravo harika bahane.

chan:"Allah bi daha sürçtürmesin inşallah jeongincim, mazallah dil mil halmaz sonra ortada."
tamam jeongin biraz tırstığına göre bu yeterli diyerek konuyu değiştirdim.

changbin:"kalksak mı artık ya hem sahur vakti yaklaştı baya, yürüycez bir de aşağı mahalleye kadar.

hyunjin tokmağı eline aldı.
hyunjin:"teyze oğlu şu ince çubuğu da uzatsana bi."
jisung alıp hyunjin'e uzattı.

jeongin:"bızbız deniliyo ona."

hyunjin:"neybız?" anlamamış gibi bir surat ifadesi yaptı, daha çok acı çekiyormuş gibi bir ifadeye de benziyordu.

jeongin:"bızbız, bızbız."elini önünde salladı.

hyunjin:"senin bu davul bilgin beni bi tık korkutuyor ama hadi hayırlısı bakalım."

jisung bızbız adındaki ince çubuğu hyunjin'e uzattı.
jisung:"al la alcaksan saplıycam bi taraflarına şimdi, bızbızlandım diye mızmızlanırsın sonra karışmam bak ha."