KESAFET

Maç Günü

Telefonumun sesiyle uyandım ama alarmım çalmıyordu. Bir numara arıyordu, yabancı bir numara. Hemen uykulu bir şekilde telefonu "Alo, buyurun" diyerek açtım.

"Günaydın Selen " ses bayağı bir tanıdık geliyordu "Ah ben Aras numaranı sekreterden aldım "

"Günaydınız Aras bey"

"Bana lütfen Aras de "

"Tamam Aras sen nasıl istersen"

"Şey için aramıştım. Bu gün bana randevun var ve ayrıca...." Lafını ağızından alarak ben tamamladım.

"Galatasaray ile Fenerbahçe maçı var" Galatasaray'a vurgu yapmıştım.

"Evet yenilmenizi izlemeye gidecektik"

"Unutma Aras efsaneler yenilmez "

"Aslında ben efsanelere pek inanmam "

"İster inan ister inanma ama aslanlar öğle yemeğinde kuşları yer"

"Kuş değil kanarya eklemede yapayım kanaryalar çok iyi uçar hep yükseklerde". Uf aşırı iyi laf sokmuştu ama konu Galatasaray olunca kimse benim elime su dökemez.

"Zaten aslanlarda hep uçan kuşları av yaparlar. Yükseklerde uçup kendilerini bişe sanmasınlar diye " uzun bir sessizlik oldu lafımı kendine yedirmeye çalışıyor olmalıydı galiba. En sonunda

"Herneyse konuyu şimdilik kapatalım. Beş dakika sonra psikolog randevun var bir dakika bile geç kalma sakın "

"Tamam psikologcuğum". Güldü ardından

"Psikologcuğum mu?" Bende gülmeye başladım.

"Psikolog Aras şimdi kapatmassam geç kalıcağım"

"Dört dakka "

"İyi günler dört dakka sonra görüşürüz psikologcuğum". Cevap vermesini beklemeden telefonu kapattım. Yabancı numarayı -psikologcuğum - diye kaydettim.

Saate baktım saat öğrenin üçüydü. "Yuh benim alarmım niye çalmadı ya" diyerek söylendim. Hızlıca giyindim,üç dakikam kalmıştı.

Koşarak taksi durağına gittim. Önüme çıkan ilk taksiyi durdurdum. Taksici

"Nereye gideceksiniz hanfendi" diye sordu.

"Şey yedi mahalle ötede Aytun psikolog kliniği var lütfen oraya sürün" ekleyerek. "Hızlı olalım lütfen geç kalıyorum". Taksici kafasını sallayıp gaza basmaya başladı.

İki dakika dolmuştu hızlıca koşarak kliniğe girdim. Son saniyeleri kalmıştı. Sekretere nefes nefese
"Benim Aras beye randevum vardı da haber verirmisiniz?" Şaşkınlıkla baktı.

"Bir yanlışlık olmalı sizin randevunuza daha var "

Bir anda Aras belirdi. ". Bu günkü tüm randevuları iptal edin paralarının iki katını iade edin ve en yakın zamana randevu ayarlayın " dedi .

Sekreter şaşkınlıkla bakarak "Ama Aras bey"

"Ben ne diyorsam o hemen haber ver lütfen" sesi sert çıkmıştı.

"Emredersiniz Aras bey" Sekreterin sesi kısık geldi.

Yanıma yaklaşarak " Maça gitmeden önce mağazaya gidip formalar almalıyız değil mi?"

"Bana neden yalan söyledin. Stres yaptım gelene kadar ". Elini belime dolayarak dışarıya çıkardı.

"Nefes al, nefes ver rahatla sadece pembe yalan söyledim"

Elini belimden çekti. Nefes aldım nefes verdim.

"Tamam hadi gidelim ayrıca bu pembe yalan değildi"