/15/

26 10 29
                                    

Morgtan çıktım ve üst kata cikabilmek için merdivenlere yöneldim. İlk katı çıktığımda Karşımda duvara yaşlanmış bedenle göz göze geldim. Elinde sigarası ile bana bakıyordu.

Sigarasını ağzına doğru götürdü ve dumanını yüzüme doğru üfledi. Burnumdan nefes verdim, gözleri gözlerimdeydi .

"Sürprizimi begendin mi?"

Yüzüme pic pic sırıtıyordu. Gözlerimi devirdim ve hiç bir sey söylemeden merdivenden çıkmaya devam ettim arkamda kalmıştı.

Bu adamı görmeye devam edersem bozuk olan psikolojim daha da çok bozulacakti.

Üst kata çıktım basit bir ameliyatim vardı ona girecektim. Hazırlandım ve ameliyata girdim, yaklaşık iki saat sonra ameliyattan çıktım. Mesaim bitmişti, bu gün bir randevum vardı. Ameliyat beklediğimden uzun sürdüğü için eve gitsem büyük ihtimalle geç kalacaktım.

Odaya çıktım odadaki hyunjini uyandırdım ve iteleyerek dışarı gönderdim. Üstümü değiştirdim ve hazırlanıp odadan çıktım.

Çıkışımı yapmak için alt kata indim.

"Ben çıkıyorum"

"Bay kim sizin fazla mesai yapmanızı istediğini söylemişti."

Amına kodumun gerizekalisi, sinirini benden böyle çıkarıyordu. Neyseki Bana yaptıkları diğerlerine yaptıklarından daha hafif oluyordu. Etraftaki herkes ile uğraşıyordu.

"Hayır üzgünüm bu gün kalamayacağım"

"Tamam ben bay kim'e söylerim"

Hastaneden çıktım, bir taksi durdurdum ve buluşacağımız kafeyi tarif ettim. Taksi kafenin önünde durdu parasını ödedim ve kafeye doğru ilerledim.

Bir tane masaya oturdum ve beklemeye başladım. Kadın geldi tatlı bir kadına benziyordu.

"Jeon Jungkook"

Kafamı salladım ve gülümsedim

"Evet sizde Jin young-seo değil mi?"

Kadın kafasını salladı ve oturdu. Konuşuyorduk gerçekten tatlı ve düşünceli biriydi.

"Young diyebilirsin"

Konuşmaya başladık, kadını sevmiştim fakat ona karşı duyabilecegim tek his arkadaş olarak sevmek gibi geliyordu.

Kadın yaklaşık bir saat sonra bir işim çıktı diyerek kalkmaya hazırlandı.

"Lütfen ikinci bir buluşma ayarlayalım Jungkook"

Kafamı onaylayarak salladım

"Evet daha sonra tekrar görüşelim."

Kadın kafeden ayrıldı ve biraz bekledikten sonra bende ayrıldım.

Kaldirimda durmus yola bakarak beklerken elim telefonuma gitti. Hobiyi aradım, çünkü param olmadığı için ondan beni almasını rica edecektim.

Fakat telefonu açmadı, mecburen otobüsle gidecektim. Otobüs durağına doğru yürümeye başladım.

Otobüs durağında beklerken telefonum çaldı büyük ihtimalle hobi artmıştır diye düşündüm. Fakat arayan Jindi.

"Efendim jin"

"Naber lan jungoo"

"Jin"

"Tamam abi ya kızma hemen."

"Noldu neden aradın."

"Bu gün eve gidecek misin?"

"Her gün yaptığım gibi evet"

MELANKOLİK / TAEKOOKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin