Çapkın Aşık

Bölüm 5

Sevgili okurlarımmmm öncelikle kitabımı okuduğunuz için sizlere milyonlarca kez teşekkür ederim yıldıza basarsanız çok ama çok sevinirim desteğiniz için teşekkür ederim😘🥰

06/09/2008

Annem ve ben aynı odada birbirimize sarılarak olacakları bekliyorduk babamın tefecilere olan borcu canla ödeyeceğini söylemişti. Bu da ya annemi yada beni gösteren oklar vardı hareketlerimize dikkat etmek zorundaydık.

Birbirimize sokulmuş ağlıyorken babam aşağıda dans ediyor içiyordu. Ben ise ağlamamı durduramıyordum

Anneme baktım uyumuştu beyaz pürüzsüz cildi gözyaşları ile lekelenmişti. Ben annemi incelerken silah sesleri geliyordu bir an zihnimde olduğunu düşündüm ama annemde kalkıp hızla beni yanına aldı

O kadar hızlı hareket ediyordu ki kendimi yavaş ve fazlalık olarak hissediyordum. Annem beni hızla yatağın altına sakladı "sakın çıkma tamam mı birtanem sakın kaçma beni sakince burada bekle" deyip kapıya yöneldi

Ben ise korkudan kaskatı kesilmiştim
Anneme birşey olmasın diye Allah'a yalvarıyordum o sırada içeri takım elbiseli simsiyah eldivenli yüzü görülmeyen bir adam elindeki silahla annemi kalbinden vurup kapıyı kapatıp gitti.

Adam gittiği an koşarak saklandığım yerden çıkıp anneme sımsıkı sarıldım. "Anne kalbini tamir edeyim mi" dedim aldığımız oyuncak doktor seti ile annemin kanayan kalbini iyileştirmeye çalıştım ama bir işe yaramadığını fark edince bıraktım.

Ağlıyordum ama annem uyansın diye sustum annemin kalbini öpmek istiyordum acır diye öpmedim sadece sarıldım sımsıkı sarıldım.

O gün annemin ölü bedenine sarılıp ağlayarak uykuya daldım. Uyandığımda annem yoktu yerine oyuncak peluş bir kedi koymuşlardı. Sorunca annen hediye etti ve gitti demişlerdi ve ben hep ona sarılarak ona anne diyerek büyümüştüm.

Günümüz

İnsanlar senin hep en acılı noktandan acımasızca vurur. Sonrada senin ölmeni bekler ben yaşayan bir ölüyüm ecelini bekleyen yaşayan bir ölü...

Buğra'nın elindeki fotoğraf karesi benim kalbimdeki acının ayaklarıyla çiğnemesine neden olmuştu ağlamak istemiyordum ama gözyaşlarımı kontrol edemiyordum.

Buğra eliyle yanağımdaki gözyaşlarını sildi "Ağlama sakinleş bunu sana seni hatırlatır diye yaptım"

Anlayamıyordum bu kadar nasıl kötü olabiliyordu beni bile bile bu çıkmaza yeniden nasıl atıyordu. "N-niye yaptın" dedim ağlayarak.

Yanağımı okşadı sonra minik bir öpücük bıraktı "Ben sana seni hatırlatmak istedim annenin hayatını nasıl kaybettiğini suçlu olanların onlar olduğunu ve senin benden başkasına bakamayacağını hatırlatmak istedim."

Doğruydu beni o kurtarmış kendine bağlamıştı ben ona hayrandım o bana aşıktı ben onu abim biliyordum o beni sevgilisi ben kendimi dinlemedim ona inandım aşığım sandım ama sadece kardeşimdi benim için.

"Ben sana aşık değildim ben seni kardeşim olarak seviyordum ama sen beni sevdiğin için ben de seni seviyorum sandım"

İlk kez doğrular konuşulacak ve birilerinin canı çok yanacakdı "Hadii ama kızım sen bana deli gibi aşıktın birbirimiz için yaratılmış iki insandık hani biz bunu ben demiyorum sen diyorsun noldu daha zengin bulunca mı oldu böyle"

Bana para avcısı demek istiyordu kaşlarımı kaldırdım "Ben Koray'a aşığım parasına değil" beklemeden cevap verdi "Sen Koray'a aşık değilsin"

"Aşığım"

"Değilsin"

"Aşığım"

Biz böyle devam ederken Koray'ın sesi geldi "Buğra'yı da al bize gelin konumu attım" dedi ve arkasına bile bakmadan gitti.

Buğra bana baktı gülüyordu "Sen ona aşıksan bile o sana değil güzelim ve sen istenmediğin yerde durmazsın sevgilim" dedi.

İstemesem de beni en iyi tanıyan insan Buğra'ydı. Seviyordum ama kardeşim gibiydi. Kafamı evet anlamında salladım "Sen de öğreneceksin biraz sonra ama yine de bunun seninle ilişkimizle hiç bir ilgisi yok sen beni aldattın"

Gözlerini devirdi "Sende beni aldatmış olmalısın yoksa iki dakika içerisinde evlenme kararı mı aldınız"

Kafamı iki yana salladım ve ben de gittim. Ve eve gittim üzerime kırmızı mini elbisemi giydim yoğun dekolteli bir elbiseydi kalçamın birkaç parmak altında biten bir eteği bacağımda az bir yırtmacı vardı. Altına kırmızı uzun topuklu ayakkabı giydim hemen birazcık fondöten sürdüm kırmızı allık bordo ruj ve maskara sürüp makyajımı sonlandırdım.

Bir taksiye bindim canım nedense havalı ve zengin durmak istedi markette durup malbora aldım hızlıca çantama koydum ve hazırdım tam taksiye bindim ama taksici değişmişti

"Ben size konum açayım isterseniz" dedim ama o nun mide bulandırıcı sesi geldi "Gerek yok kızım ben seni başka bir yere götüreceğim"

Dedi o babam olacak şerefsiz...