Kapıyı çaldım.
"Hiç gelmiyceksin sandım..."
"Yavaş yavaş yürüdüm, acelem yok sonuçta."
"Neyse tamam, iyi geceler..."
"İyi geceler."
Oda gidip üsyümü değiştirdim, Minho zaten kendine kıyafet almış. Sonra hemen yattım.
Alarmla erkenden kalktım ve kahvaltı hazırlamaya başladım. Minho genelde 6'da kalkmıyo bu yüzden onun içinde yemek hazırladım sonra bit kaba koydum.
"Niye beni uyandırmadın?"
Şaşkınlıkla sesin geldiği yöne baktım.
"Minho? Sesleremi uyandın?"
"Alarma. Ama anca kalktım neyse yardım lazım mı?"
"Yok bitti zaten."
Minho içinde tabak falan çıkardım ve yemeğe oturduk.
"İşe geç alıcaksın Hannie acele et."
"Seojun beni 5 dakika idare eder."
"Öyle diyosan..."
Sohbet ederek kahvaltımızı yaptık.
"Ben hemen çıkıyorum, görüşürüzz."
"Gelirken bişeyler al. Görüşürüz."
Hızlıca çıktım, otobüsü az daha kaçırıcaktım. 15 dakika da merkeze vardım. Hızlıca masama geçtim.
"Oo bugün çok erkencisin."
"Bi misafirim vardı... Kahvaltı yaparken geç kaldım işte."
"Ben hallettim senin işlerini kimsenin ruhu duymadı geç kaldığını."
"Sağol."
"Çıkışta boşsan bi yemek falan yiğelim mi? Senle bişey konuşmam lazım."
"Boşum boşum."-7 SAAT SONRA-
Mesaim bittiği için hızlıca toparlandım sonra da Seojun'un yanına gittim.
"Çıkalım mı?"
"Tamam."
Seojun arabasıyla geldiği için hızlıca bi restorant gittik. Ne konuşmak istediğini çok merak etsemde bişey demedim.
"Hangi şarkı bu? Çok güzelmiş."
"'Lose My Breath' Stray Kids diye bi grubun şarkısı."
"Bakiyim bi ara şarkısı çok güzelmiş."
"Bak bak çöl yetenekliler. Hatta şimdi bak... Yada sonra bak, geldik."
Seojun arabayı park edince ayanda son kez kendime baktım, saçımı düzeltip bende arabadan indim. Bir masaya oturup spariş verdik.
"Ne konuşmak istiyosun??"
"Durum şöyle... Sen gelmeden önce birkaç konuşma duydum, biri şöyle diyodu 'Kızıl Kim'i yakalamak için birdaha Han' ı göndermeyelim. Bence nilerek yakalamıyo.' diyolardı. Birdahaki sefere seni göndermiceklermiş. Senin bi şekilde Kızıl Kim'i yakalaman lazım. Hatta evine gizlice girmeyi bile güşündüler."
Yediğim yemek bi anda boğazımda kaldı. Hızlıca su içip kendime gelmeye çalıştım.
"Bu suç olur."
"Evet... Bunu düşünemiycek kadar aptal değillerdir herhalde, yapmazlar bence. Zaten sen öyle bişey yapmazsın."
Tam bişey diycektim ki telefonum titredi. Minho mesaj atmış.
-Hannie.
-Hannie.
-Hannnnnie!
-Acilen bakman lazım.
Ne olmuş olanilirki bu kadar?
-Noldu?
-Kapı çalıyo polisler geldi...
Mesadan kalktım.
"Noldu?"
"Hani yapmazlar diyodun ya, yapmışlar."
"Kim ne yapmış anlamadım."
"Evdeler şu an."
"Evinde kamera mı var?"
"Evde bi arkadaşım vardı o yazmış, korkmuş." Hızlıca masaya biraz para koydum ve arabaya gittik.
"Aslında... Seojun sana nişey demem gerekiyo."
"Ne demen gerekiyo?"
Minho'yu ona söylemelimiydim? Son anda kararımdan vazgeçtim ama böyle anlarda "boşver" diyenleri hiç sevmediğim için bişey uydurmam lazım.
"Evde bi arkadaşım yok."
"Nasıl yani?"
"Kız arkadaşım var."
"Senin kız arkadaşın mı var."
"Evet." hayır.
"O zaman niye bana müsaitim dedin onunşa kalsaydın."
"Sorun olmaz dedi."
"Hangi ara yazdın."
"Sana müsait olduşumu söyledikten sonra sen gidince. Evi kiralıktı... Ev sahibi kedisi olduğunu öğrenince çıkarmış. Lütfen normal davran. Sanki dışarıdan normalce gelmişiz gibi."
"Tamam tamam, o iş bende."
Teleflna ard arda mesajlar geldi.
-Gelmeyi düşnüyomusun!
-Niye görüldü atıyon.
-Gel artık.
-Kapı kırılcak gibi hissetmeye başladım.
Kapıyı kıramazlar, herhalde.
-Sen yatağın altına saklan Seojun'la geliyorum ne olucağı billi olmaz. Evde kız arkadaşım var dedim.MİNHO'NUN ANLATIMIYLA~
-Sen yatağın altına saklan Seojun'la geliyorum ne olucağı brlli olmaz. Evde kız arkadaşımvar dedim.
Yatapın altına girsem büyük ihtimal sıkılışırdım. Acaba makyaj falan yapıp kıza öı benzemeye çalışsam? Ama elbise falan yoktur. Ve sanırım aklıma lu ana kadar gelebilecek en iyi fikir geldi.
-Eun müsait misin bebeğim?
-Evet noldu?
-Han'a gelebilir misin? Başım yine dertte?
-Tamam çıkıyorum.
-Ama ön kalıdan değil sana bi ara gösterfiğim yerden gel.
-Tamam.HAN'IN ANLATIMIYLA~
"Şurası dimi?"
"Evet, evet orası."
"Sanki Kızıl Kim sensin gibi."
"Bu kadar kişi gelemeye ne gerek vardı..."
Arabadan inip hiçbirşeyden haberimiz yokmuş gibi eve gittik.
"Ne işinizvar burda?"
"Kızıl Kim'in burda olduğunu düşünüyoruz Han. Arama yapıcaz."
Seojun benden önce atladı. "İzin kağıdı?"
Hepsi birbirine baktı.
Kapıyı açtım "İzin kaşıdı yoksa giremezsiniz."
Ben içeri girdim ve Seojun'da arkamdan girdi.
"Çok korktumm!"
Tam kapıyı kapatırken Eun bana sarılında duraksadım. Minho... Herşeyi düşünüyo.
"Geldim bitanem." Kapıyı kapattım.
"Bu Seojun. Sana bahsetmiştim."
"Memnun oldum."
"Bende."
"Biraz otur onların gittiğine emin olunca gidersin."
"Tamam."
Odamdan birşeylerin düşme sesi geldi.
"O neydi?"
Eun çaresizce bana baktı.
"Leo'yu odayamı kapattın?"
"Evet, evet."
"Niye ben severim kedileri."
"Biraz hırçın."
"Hee tamam."
Minho'nun bu tarafa doğru side eye attığına eminimm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizli Koruma
FanficÜnlü bir çetenin lideri olan MINHO çocukluk arkadaşını korumak için polis olan JISUNG