ʀᴇᴍᴜꜱ ʟᴜᴘɪɴ

177 7 0
                                    

•Remus Lupin

•Remus Lupin

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

★★★★

Remus'un bakış açısı:

Bakmaktan kendimi alamadım. H/C'sinin omzundan aşağı akması ve E/C'sinin ışıkta nasıl parıldadığı. Ve konsantre olurken burnunun biraz yukarı doğru kıvrılması çok sevimli.

Kızgın görünüyor olmalıyım çünkü ona bu zalim dünyadaki tek şeymiş gibi bakıyorum.

"Aylak ona çıkma teklif et!" James bana beni Fransa'dan çıkaracağını söyledi.

Aniden sinirlendiğimde sıcaklık yüzüme hücum etti. "Ben-ben muhtemelen yapamam--i..hım," hayal kırıklığına uğrayarak yüksek sesle iç çektim. "Muhtemelen yapamam çünkü bana hayır diyecek. O benim seviyemin çok dışında." dedim, utangaç bir tavırla ayakkabılarıma bakarken.

"İnat etme! Git yoksa ben senin peşine düşerim." James tehdit etti. Elimde olmadığını bildiğinden... bunu yapacak cesaretim yok ve beni de kendisiyle birlikte onun oturduğu yere doğru sürüklüyor.

"Merhaba Y/N." dedi James ona gülümseyerek.

Yüzünde kocaman bir gülümsemeyle ona bakarken başını kitabından kaldırdı.

"Merhaba James." Gülümsedi ve ardından bana baktı. Daha da gülümserken yanaklarında küçük bir kızarıklık oluştu. "M-merhaba Remus." Ona endişeyle bakarken kekeledi.

Biraz fazla uzun başladığım için James kaburgalarıma dirsek attı ama sorun değil... değil mi?

"Remus güzel bayan Y/N'ye soracağın bir şey olduğuna inanıyorum." Dedi ona gülümseyerek.

"Evet?" Kafam karışarak sordum ama James bana "başkası çıkmadan önce ona çıkma teklif et" diyen bir bakış attı. Bunu yakaladım.

"Ah evet öyleyim." dedim yüzümde kocaman bir gülümseme belirirken.

"Bana sorman gereken şey nedir?" Açıkça kafası karışmış bir şekilde sordu.

James, beni ve Y/N'yi kütüphanede yalnız bırakmadan önce, "İkinizi rahat bırakacağım," dedi.

"Tamam, ben de seninle gitmek isteyip istemediğini bilmek istedim-"

"Evet." Daha sorumu sormaya fırsat bulamadan söyledi.

"Ama sorumu bitirmeme izin vermedin," dedim açıkça kafamın karıştığını.
"Benden seninle Hogsmeade'e gitmemi isteyeceğini zaten biliyordum." Yüzünde küçük bir gülümsemeyle, "harika" diye mırıldanırken yere bakmamı sağladı.

"O halde cumartesi görüşürüz." dedim ona gülümseyerek.

Kocaman bir gülümsemeyle oturduğu yerden kalktı. Y/N yanağımı öperken parmak uçlarına kalktı. Dudaklarını yanağından çektiğinde yüzüm hafifçe kızardı.

"Beklemiyorum" dedi yüzünde kocaman bir gülümsemeyle ayrılırken.

Sevdiğim kızla Hogsmeade'e randevuya giderken orada saf bir mutluluk içinde durdum.

★★★★

318 kelime

★harry potter imagines★Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin