Alevkar Zephyr

27 12 0
                                    


Alevkar Zephyr, suretin kontrolü altında, koridor boyunca ağır ve kararlı adımlarla ilerlerken, rahibe onu korku ve şaşkınlık içinde izledi. Sessizliğin Sureti'nin ani ve şiddetli hakimiyeti, rahibenin zihninde soru işaretleri yaratmıştı: Neden şimdi? Neden bu şekilde? Ancak bu soruları bir kenara bırakarak, Zephyr'in güvenliğini sağlamaya odaklandı.

Zephyr, ifadesiz ve donuk gözlerle yürümeye devam ederken, her adımı rahibenin kalbinde bir sıkışma ve endişe yaratıyordu. Koridorun sonunda, büyük ve süslü bir kapıya yaklaştıklarında, rahibe hızla yanına gelip onu durdurmaya çalıştı.

Zephyr'in etrafında yalnızca o rahibe değil, aynı zamanda koridor boyunca kızıl cübbeleriyle pek çok rahibe vardı. Kütüphanenin dışındaki olayın yarattığı aceleyle, her biri telaş içinde dışarıya akın ediyordu. Yüzlerindeki panik ve telaş, koridorun sakin atmosferiyle tezat oluşturuyordu. Zephyr'in durumunu fark eden rahibeler, aniden duraksayarak onu meraklı ve endişeli gözlerle izlemeye başladılar. Zephyr'in gözlerindeki siyah parlaklık ve ifadesiz yüzü, aralarında fısıldaşmalara ve endişeli bakışlara neden oluyordu.

Rahibeler, bir yandan olanlarıanlamaya çalışırken, diğer yandan da hızla dışarıya doğru ilerliyorlardı.Rahibe, Zephyr'in koluna nazikçe dokunarak onu durdurmaya çalıştı, ancakZephyr, donuk ve kararlı bir şekilde yürümeye devam etti.

Kütüphanenin girişindeki meydana adım attıklarında, Yüce Anne'nin diz çökmüş, sırtı kavisli ve başı arkaya doğru eğilmiş figürüyle karşılaştılar. O, zamanın ötesine geçmiş gibi ileri geri sallanıyor ve trans halindeki görüntüsüyle etrafındaki kızıl kum hortumlarını yönlendiriyordu. Hortumlar, rahibeleri geriye doğru iten bir dans sergiliyor ve hava, giderek artan bir sıcaklıkla doluyordu.

Rahibeler, Yüce Anne'nin bu beklenmedik ve şaşırtıcı durumu karşısında donakalmıştı. Böylesine bir manzarayla ilk kez karşılaşan rahibeler, ne yapacaklarını şaşırıp kalmıştı. Yüce Anne'nin etrafında dönen kum hortumları, sıcaklığı yükselterek onları daha da geriye itiyordu. Zephyr'in Sessizliğin Sureti tarafından ele geçirilmesi ve Yüce Anne'nin bu durumu, kaosun daha da büyümesine neden oluyordu.

Zephyr, trans halindeki Yüce Anne'ye doğru ilerlediği sırada, rahibeler arasında hızlı bir tartışma başladı. Tecrübeli ve eski rahibelerden biri, durumu hızla değerlendirerek öne çıktı ve diğerlerine güçlü bir sesle seslendi:

"Beni dinleyin! Zephyr'i kontrol altına almamız şart. Sessizliğin Duası'nı okuyarak onları kurtarabiliriz. Hemen el ele tutuşun."

Rahibeler, tecrübeli rahibenin talimatlarına hızla uyarak, Zephyr ve Yüce Anne'nin etrafında ellerini birleştirdiler. Sessizliğin Duası'nı okumaya başladıklarında, sözleri meydanın taş zemininde yankılanarak mistik bir güçle doluyordu. Dua, havadaki gerginliği hafifletiyor ve Zephyr'in bedeni üzerinde bir etki yaratıyor gibi görünüyordu:

"Ey Derin Sessizlik, sonsuz boşluğun sesi,

Gizemin ve sükûnun kaynağı, bizlere güç ver, koru ve rehber ol.

Kalplerimizdeki karanlığı aydınlat, ruhlarımızı sakin sulara götür,

Zihnimizi berrak ve duru kıl, kötülüğün ve kaosun ellerini bizden uzak tut."

Ancak Sessizliğin Duası, rahibeler tarafından yankılandıkça, Zephyr ve Yüce Anne üzerinde beklenen etkiyi yaratmadı. Dua sona erdiğinde, Zephyr'in bedeni daha da gerilmiş ve gözlerindeki siyah parlaklık daha da derinleşmişti. Sessizliğin Sureti, Zephyr'in sesiyle öfke dolu bir haykırışla karşılık verdi:

"Ne yapıyorsunuz siz? Kendinize gelin! Karşınızda Sessizliğin Sureti var! Bu dualarınızla hiçbir şey başaramazsınız."

Rahibeler, suretin öfkesi karşısında şaşkınlık ve korkuyla geri adım attılar. Suret, sinirle devam etti: "Duanızı sessizce okuyun, belki o zaman bir faydası olur."

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jul 20 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Kızıl Havari: Kızıl Alev'in EsintisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin