Mabet Taşı

11- Mağaranın Laneti

Konuşan kalfreydi.

kalfre: yemekliklerimiz azaldı bir ara bir yere uğramalıyız. Burdan bulabileceğimiz tek şey sert asker ekmeği. Hatırlatın da bana kuru et ve balık bulursak stok yapalım.

Konuşanların arasından Brelu yüzünü ona çevirdi.Bir anda yüzüne aydınlık geldi, bakışları ışıdı. Sevinç içinde,

brelu: işte gözünü açıyor. Hepimizi çok korkuttun küçük. İşte, hançerlerini senin için sakladık. Deneme amaçlı ben de ikisine dokundum ama pek bir şey olmadı. Belki de öldürdüğün adamın dediği gibi, senin kaderindir.

Brelu saygıyla kılıçları onun ellerine verdi. Elilan koşarak yanına geldi,

Elilan: yaşlı gözlerle, kardeşim beni o kadar korkuttun ki. Sadece dağ aslanını korkutamadın sanırım. Onun kahkahamsı mırıltıları geldi sen düşüp bayılınca.

Lotar ise eliyle başını tuttu. Ağrıyordu. Kırmızı elli bir savaşçı olmadan öleceğimi sanmayın. Kardeşimle sözümüz vardı, ilk ölenin mezar taşına işenecek.

Afnim: Yola çıkalım uzaklardan dağ yolu görünüyor. Zaten güneş yakında batar. Bugün dolunay da yok erkenden hareket etmeliyiz.

ince bir patikadan dağa tırmanıyorlardı. Her hareketleri dikkatli ve planlıydı. Yanlış bir adım ölüm demek olabilirdi. Önden kontrol amaçlı en ağırları olan Brelu gidiyordu. Tabi ki endişesi kendisini yıpratmaktaydı. Arkadan Lotar seslendi

lotar- yavaş yürüyün ya ben daha çocuğum. Hey siz. Bir adım daha atamayacağım. Bu yokuşlar beni mahvetti. Nlin adına size diyorum. Elilan hızlanması için oturmuş Lotar'ın sırtına vurdu.

Sonunda uğursuz bir bağırtı tepelerindeki dağlarda çınladı. Hepsi yukarılarına baktıklarında kartal gibi, ama kanadı daha kıvrık uçan değişik büyük canlılar gördüler.

kalfre: Tepemizde uçan şu uğursuzlar kartal mı? Neyin etrafında dönüyorlar ki? Şunlardan bahsediyorum.

Afnim derin bir iç çekti, bu yaratıkları büyük bir yara izinden hatırlıyordu.

Afnim: Ne zaman soracaksın diye bekliyordum. onlar gorgulya. lanetlenmiş tekinsiz varlıklar. Gün ışığında Heykele dönüşüp gecelere avlandığı rivayet edilir. Ateş kanatanların favori hayvanlarındandırlar. Ruhları elde edilmek için çok müsaittir ve sağlam pençeleri ve kasları vardır. Gözleri karaysa onları bir ateş kanatan yönetiyor demektir. Bu yüzden her hayvanın önce gözlerine bakarım.

Brelu: benim tanıdığım en tehlikeli hayvan afnim. hey elilan sanırım arkadaş buldun. (yüzü düşer) parmağını demek istemedim.

elilan: önemi yok koca adam. kitapta okuduğuma göre dikkatleri insanlara zor döner ve parıltılı eşyaları severlermiş. Tabi bir kişi onları yönlendirmiyorsa. Parıldayan neyiniz varsa saklayın. Buraya kadar geldikten sonra bir gorgulya yemi olmaya hiç niyetim yok. kalfre sen pelerininle düğmelerini rodnik sen de hançerlerini iyi gizle. Gözlerinin alacak bir şey olmamalı.

Lotar: geldik ama burada 3 mağara var sanırım ayrılmamız gerekecek. Ayrıca zaten üç tane meşale almıştık. İyi şanslar beyler.

Afnim: pekala ben tek brelu ise lotarla gidecek. Hem bu tıfıl giremediğin bir yer olursa işime de yarar Brelu. elilan ve kalfre siz yine birliktesiniz. Günbatımına kadar mağarayı halletmeye çalışın günbatımında burada buluşuruz. Beşi gruplar halinde 3 mağaraya girdi. Dikkatli adımlarla ilerlerliyorlardı. Mağaralar dışarıdaki havadan daha serindi. Girer girmez altısının da içinde parşömene yakın oldukları hissi doğmuştu. Ama hızla yaklaşan bir tehlike duvarlarda geziyordu sanki.