1.4

77 4 8
                                    

Selamünaleyküm

Nasılsınız iyisinizdir inşAllah:)

Süpriz bir bölüm ile karşınızdayım

Daha fazla bekletmeyeyim sizi iyi okumalar:)

_____بِسْمِ اللّٰهِ الرَّحْمٰنِ الرَّح۪يم____

Yazar'ın Anlatımıyla

Vicdan ; kişiyi kendi davranışları hakkında bir yargıda bulunmaya iten, kişi'nin kendi ahlâk değerleri üzerine dolaysız ve kendiliğinden yargılama yapmasını sağlayan güç

Bu kelime hepimiz için farklı şeyler ifade ediyor kimimiz için belki de hiçbir şey ifade etmiyordur. Hani bazen diyoruz ya vicdanım el vermiyor diye, işte şimdi de vicdan denilen kavram İhsan Bey'i yalnız bırakmıyordu.

"Onlar senin torunların sen ne kadar da kötü bir adamsın " Diye hep bir ses yankılanıyordu beyninde, artık delirecek raddeye gelmişti. Oğlu ve gelin'i vefat edeli iki hafta olmuştu ancak onlar vefat ettiğinden beri İhsan Bey'i sürekli

rahatsız eden bir vicdan'ı vardı. Çünkü torunları'nın yetimhane ye verilmesi İhsan Bey'i değil de vicdanını rahatsız ediyor gibiydi. İçini açıp onu rahatsız eden sesi çıkarıp atmak istiyordu ama olmuyordu bir türlü susmuyordu içindeki ses

"Benim torunlarım yok ben onların evlenmesini istemedim o benim çocuğum değil" Diye cevap veriyordu hep içindeki ses'e ama olmuyordu susturamıyordu.

"Sen ne kadar inkar etsen de vefat eden kişi senin oğlun bu kadar kötü olamazsın İhsan" Sinirle üstündeki pikeyi çekip yataktan kalktı artık dayanamıyordu tam kapıdan çıkacakken eşi Sabiha hanım konuştu

"Bu saatte nereye gidiyorsun İhsan " Arkasını dönmeden cevap verdi

"hava alıp geleceğim"

"Bu saatte ne havası yat uyu" İhsan Bey eşini takmadan çıkmıştı.

"Sanki uykum olsaydı gidip hava alacağım hayret birşey" Diye içinden eşine kızmıştı.

Ellerini ceketi'nin cebine koyup yürüdü artık nereye gidecekse...

Bir bilinmezlik içerisinde yürüyordu ama ayakları onu torunları'nın kaldığı yetimhane ye getirmişti kim bilir belki de kendisi gelmek istemişti.

Ellerini yetimhane'nin büyük demir kapısına yasladı gidip gitmemek arasında kalmıştı ama bu saatte doğru olmaz diye ellerini çekmişti kapıdan ve arkasını dönüp koşarcasına uzaklaşmıştı oradan


Yürüyordu... Yürüyordu... Yürüyordu...

Nereye gittiğini kendisi de bilmiyordu eve gitse yine o ses onu rahatsız edecekti oğlu vefat ettiğinden beri onu bırakmayan vicdanı yine bırakmayacak düşüncesiyle yanıp tutuşuyordu, içinden ;

"O beni bırakıp gitmeseydi belki de şuan hayatta olurdu o ben yerine başkasını tercih etmişti " Oğlundan bahsederken hiçbir zaman oğlum demiyordu hep ′o′ diye hitap ediyordu. Çok kızmıştı oğluna eğer o kız ile evlenirsen seni evlatlıktan

TAVSİYE?!→Texting←Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin