Yeni bir gün mü başlıyor gene. Lanet olasi insanlarin yüzünü görmekten sıkıldım artık. Bir kulahın dibinde son buluyor bütün hayallerim. Zehir parmak uclarimdan beynimin icine kadar isliyor artik. Yavas yavas cigerlerimi kaybediyorum ama kendimi kazaniyorum bi yandanda. Sigarami yakmak icin atesim bitse cehennemi yakacağım. Aslında kendim istiyorum hep bunları acıyı, sizofrenliği, paranoyalari ve sayip sayamicagim diger tüm varlıkları. Etimi liğme liğme etmesine ben izin veriyorum bu cığliklarin. Güzel ni yanida var hem, saat kac? Nerdeyim ben? Kiminleyim? Ne yapiyorum peki? Diye sorular sormuyorsun kendine. Elinde tuttuğun bucak hücrelerinden kalbine doğru inerken her damar yolunda aciyi hissediyorum sadece. Saçma aslında demi? Neden acı cekiyorum? Ne iicin kendime bunlari yasatiyorum? Yelkovaniyla oynadigim saatin akrebi zehrini akitiyor tum organlarima ve damarlarim yardimci oluyor ona. Bir bankin kosesine oturmus siyah giyinen bi adam gibiyim ama aslında griyim. Siyaha siyah! Beyaza Beyaz! Malesef bu isler boyledir sen plan yaparsin tanri yukardan güler. Peki neden bu kadar etimi ligme ligme eden zehri vucudumda istiyorum, sizofrenlik bu kadar olmamali. Paranoyalarim elimde bu kadar buyumemeli. Ne duygusu peki Aşk mı? Cinayet mi? Bilmiyorum cok tiksinc bi duygu ama, ne kadar nefret etsemde bu sizofrenligi seviyorum. Belki bilmiyorsunuz ama bazen melekler bile ateşi çekici bulur.