0.1

80 5 15
                                    

Sabah okula gitmek için yeterince geç kalmıştım. Ve babamda ceza olsun diye beni okula bırakmıyordu. Çünkü gece geç yatmıştım. Ama ne yapayım okuduğum kitabın yeni bölümü gelmişti. Okumasam olmazdı. Evet ben sıla ve eğer sevdiğim kitabın bölümü gelmişse sabaha kadar bile okurum.

Evden çıktığımda ecrini aradım. Ve hoparlöre aldım. Ecrin benim en yakın arkadaşımdı. Onunla çocukluktan beri arkadaştık.

"Kızım nerde kaldın ya. "

"Geliyorum."

"Hoca geldi mi? "

"Daha gelmedi ama biraz hızlı ol. "

"Tamam hızlı beklerim otobüsü. " telefounun ucundan gülme sesi duydum.

"Tamam be kızım ben hocaya yolda derim ama yoklama alırsa karışmam. "

"Tamam ben yetişicem merak etme otobüs de geldi zaten. "

Tam otobüse binecekken arkadan bir çocuk beni ittirdi. Bir bu eksikti zaten geç kaldım.

"Yavaş olsana be gerizekalı! "

"Düşüyordum!"Kafamı bir kaldırdım ki size birşey deyim mi. Çocuk taş ama öyle böyle değil harbi taş. ÇOCUK ÇOK YAKIŞIKLI YAAA. Hafif kumardı gözleri kahverengiydi. Boyu 180 falan vardır. Çok da güzel giyinmişti. Altında mavi bir jean vardı. Hele saçları o kadar güzeldi ki her an ellerimi daldırabilirdim. Üzerindeki sweatshirt de çok güzeldi. Aradığım bütün özellikler bu çocukta var.

"Hızlı yürüsene sende herkesin işi var seni bekleyemez değil mi? "

"Kusura bakma da bende hızlı olmaya çalışıyorum zaten. Okula da geç kaldım zaten uğraştırma beni. "

"Tamam hadi binsene. "

Bir de kibirli ya allahım sen sabır ver. Lafımı da geri aldım yakışıklı falan  değil.

Otobüse bindiğimde bir darbe daha yedim. Tamam biraz abartmış olabilirim. Bilin bakalım ne yok. OTOBÜS KARTIM!! Aceleyle çıkarsam böyle olur işte.

"Abi ben kartımı unutmuşum da nakit versem olur mu? "

"Olmaz kızım kart geçiyor sadece birinden rica et senin yerine bassın. "

Herkesin suratına baktım ama kimse basıcak gibi değildi. Sonra bir anda arkamdan birisi benim yerime bastı.

"Tamam geç bastım ben. Okuluna geç kalma. "

"Teşekkür ederim parasını vereyim ben. "

"Gerek yok. "

"Vereyim vereyim. "

"Gerek yok dedim pişman etme. "

"Tamam o zaman. "

Sonra herkes bindi ve bilin bakalım başka ne yok evet boş yer. Ve sadece o çocuğun yanı boş. Yanına doğru ilerledim.

"Geç otur işte bakma öyle. "

"Oturucaktım zaten. "

"Aynen ondan bakıyordun tavşan gibi değil mi"

"Bakmıyordum bir kere aklım başka yerdeydi. "

"Tamam tamam bakmadın. "

Yanına oturduktan sonra kulaklıklarımı taktım. Biraz sonra okulumun önünde indim. Ve peşimden o çocuk de indi. Neyse canım tesadüftür. Aynı okulda olcak halimiz yok sonuçta çocuğun üstünde forma bile yoktu.

Hemen sınıfıma girdim. Hoca gelmişti hocaya geç kağıdı alıp girebilir miyim diye sordum. Neyseki bugün iyi günündeydim kabul etti. Hemen kağıdı alıp sınıfa gittim.

Hoca derse geçti. Dersimiz en nefret ettiğim ders olan tarihti. Hayır anlamıyorum ben sayısal sınıfım benim ne işime yarayacak tarih. Eskide kalmış birşey işte ne gerek var öğrenmeye. Ben ilerde damar yolu açarken " Bana ikinci muratın neden tahtından indiğini söylemezsen sana damar yolu açmam." mı diyeceğim. Adam bir daha gelmez vallaha hastaneye. Bu arada evet hemşire olmak istiyorum. 9.sınıftan seçmiştim mesleğimi ve hiç de değiştirmedim. Bu sene sınava girecektim. Aslında sınava hazır gibiydim. Sadece bir kaç dersim kötüydü. Hoca derse devam ederken kapı çalındı. Müdür yardımcısı içeri girdi.

"Hocam girebilir miyim? "Ulan adam girdin ya zaten. Bizim hocada bunu diyecek göt yok tabi bizde de yok.

"Tabi ömer bey gidebilirsiniz. "

"Yeni bir öğrencimiz var da onu tanıtmak için gelmiştim. "

"Buyrun hocam. "

"Evet çocuklar bu yeni arkadaşınız anıl hoşgeldin deyin arkadaşınıza. "

"Girsene oğlum içeri. " Hoşgeldin ne ya ilkokulda mıyız allah aşkına. Ve bir anda anıl denen bebe içeri girdi. Allah kahretsin bu niye burda. Kim burda biliyor musunuz. OTOBÜSTEKİ ÇOCUK.

Herkese merhaba ay çok resmi bir giriş oldu neyse. Bu benim ilk kurgum daha öncede yazıyordum hep ama ilk defa yayımladım. Umarım seversiniz. Kitabıma bol bol yorum yapmayı ve eğer devamını istiyorsanız oy vermeyi unutmayalım. Sınır 15 oy ❤.

MİRİTA |YARI TEXTING|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin