Bahar'la konuştuktan sonra, güçlükle kendisini hastanenin lavabosuna atan Yavuz, hıçkırarak ağlamaya başladı.
-Hayır, hayır Bahar. Beni bırakamazsın, hayatımın mevsimini sonsuza dek kışa çeviremezsin Doktor Hanım.
Lavabonun kapısı açıldı, Eylem kapıdan
-Yavuz, Bahar'ı kaybediyoruz, diye feryat etti.
Koşarak yoğun bakımın önüne gelen Yavuz, odanın penceresine başını dayadı. Bahar'ın kalp atışları düşüyordu. En sonunda kalbi durdu. Şok vermeye başladılar ama nafile.-Ölüm saati 15.48.
Yavuz başta olmak üzere herkesin kalbine ok gibi saplanan cümle ile Yavuz,
-Hayır, hayır Bahaaar! diye feryat edip içeri girmeye çalıştı. Tam üstünü örtecekleri anda hemşire,-Hocam, hasta dönüyor!
Yavuz, derin bir oh çekti. Sonra rahatlama hissi ile sarsıla sarsıla ağlamaya başladı.
-Allah'ım sana çok şükür, sana şükürler olsun, dedi Yavuz.
Doktor, dışarı çıktı.
-Hepinize geçmiş olsun, Bahar Hanım hayata sımsıkı tutundu. Bu saatten sonra da hayati bir tehlikesi kalmadı. Birkaç saate uyanır, tedbir amaçlı biraz yoğun bakımda tutacağız.
-Görebilir miyiz? dedi Eylem. Yavuz daha yaşadıkları şeyin şokundaydı.
-Tabii ama sadece bir kişi.
Yavuz'un koluna dokunan Eylem,
-Yavuz, Yavuz kendine gel. Bak, kurtuldu Bahar. Doktor görebilirsin diyor.
İrkilen Yavuz,
-Hı, hı tamam, tamam gidiyorum.
Yavuz, yoğun bakımdan içeri girdi.
Eşinin ellerini tuttu.-Bahar'ım, hayatımın Bahar'ı dedi usulca. Bahar onunla şu an konuşamıyordu ama Yavuz'un elini sıkmaya başlamıştı.
-Beni anladığını biliyorum canım.
Aklına Bahar'ın daha önce ölümden döndüğü gün geldi.
-O gün de bugün de beni bırakmadığın için teşekkür ederim güzelim, dedi.
Gözleri dolmuştu ama saklamalıydı. Yanında olduğunu hisseden Bahar, hüznünü de hissederdi şüphesiz.
Yavaşça Bahar'ın alnından öptü.
-Sen, benim gözümde çıtkırıldım, beceriksiz bir kız değilsin, hiçbir zaman da olmadın. Sen çok güçlüsün ve ben senin eşin olmaktan gurur duyuyorum. Seni çok seviyorum Bahar.-Yavuz Bey, artık çıkmanız gerekiyor.
-Peki geliyorum.
Bahar'a döndü,-Hepimiz dışarıda seni bekliyoruz.
İki saat sonra...
-Hastayı normal odaya aldık, geçmiş olsun. Kendine geliyor. Görebilirsiniz.
-Hadi gözün aydın komutanım.
-Sağ ol Avcı.
-Sizin konuşacaklarınız vardır, önce sen tek çık; sonra biz geliriz.
Yavuz, odaya girdi. Bahar daha uyanmamıştı. Usulca saçlarını okşadı.
-Yavuz...
-Canım, ohhh güzelim. Çok korktuk.
-Biliyorum. Özür dilerim.-Hayır, senin suçun değildi ki, ayrıca hani seni son görüşümdü. Sen var ya sen, çok fenasın. O halde bile kavga çıkaracaktın.
-Pislik!
-Bahar...
-Söyle Sarı Komutan.
-Bugün benim hayatımın üçüncü baharı, biliyor musun?
-İlk ikisi neydi peki?
-Hayatım bahardı, sen vuruldun kışa döndü, iyileştin bahar oldu. Bugün vuruldun, tekrar kışa döndü. Şimdi iyisin, üçüncü baharım başladı. Beni sakın bırakma Doktor Hanım.-Bırakmıycam, söz.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sil Baştan YavBah
RomanceSen sevmiyor olabilirsin ama mutlu bi sonu hak ettin Bahar Karasu