Senden Nefret ediyorum Güneş!

35 4 0
                                    

-Selaaam *-* İyi okumalaarr :*

-Medya : Mert :3

Yoğun bir şaka ve kavga karışımı bi olaydan sonra Kuzey'in kulağına giyinmeliyim diye fısıldayınca kafasına dank etmişti kız olduğum.Mert ve Sertan'ı enselerinden tutup sürükleyerek çıkardığında Mert ve Sertan'ın homurdanmalarını duyuyordum.

''Oğlum niye sabahın köründe dikiliyorsunuz lan kapıma! Bir rahat verin! Defolun!!''

''Ya tamam oğlum bi sus lan! tamam gidiyoruz anladık yemedik kızı al senin olsun.''

''Abicim kız benim mi dedim lan?! Manyak mısınız nesiniz,Gidin hadi odanıza saat olmuş 10.30 hala buradasınız.Bi gidin ya!''

''Tamam abi hadi eyvallah.''

Kuzey'den

Sonra kapıyı çalıp Bekledim ''Güneş?'' içeriden tatlı bir efendim gelince biz çıktıktan sonra onun tekrar uyumaya çalıştığını anlamıştım,dişlerimi göstermeyen bir sırıtmayla içeri girdim.Bingo! tahminim doğru çıkmıştı işte.Hala yatağımda esniyordu.Yanına gidip o esnerken onu gıdıklamaya başladım.Gülerek kendini savurmaya başladı.

''Y-ya Kuzey tamam Allah aşkına lütfen yaa'' gülerken bunları söylemesi onu anlamamı zorlaştırmıştı ve çıkardığı sesler kahkaha atmamı sağlamıştı yatakta onun yanına atlarken o daha yeni sakinleşmiş derin nefesler alıyordu.Bir kez daha kıkırdadı.Çok tatlı kıkırdamıştı.İçimden bunu söylediğim için kendime kızarken Güneş birden ''Dün gece için teşekkür ederim herhalde sen olmasaydın tüm gece ağlar ve yastığımı parçalardım" dedi. Rica ederim desem olay garipleşeceği için bende şakaya vurdum ve sırıttım "Benim için eğlenceliydi" dedim bunu duyunca bacağıma yediğim tekmeyla kendimi aşağıya attım. Hızlıca kalkıp Güneş'in haykırırcasına gülmesine bakıp gözlerimi kısarak  'duşa giriyorum' diye bağırdım ve banyoya ilerledim.

30 dakika sonra.

Duştan çıktığımda Güneş giysi dolabımın aynasında saçlarını düzleştiriyordu ve o da simsiyah giyinmişti.Benim gibi.

Siyah baya bol bir tişört ve altında bir siyah şort vardı.Lanet olsun bu kızı erkekler yurdundan nasıl çıkaracaktım?

''Hazır mısın Güneş?''

''Hazırım tabii,hayatımda ilk defa bu kadar güzel eyeliner çektim''

''Hmm O ne?''

''Şu işte.'' Diyerek mavi gözlerini kapatıp uzun siyah çizgiyi gösterdi.güzel duruyordu.

''İyi hadi çıkalım ders var ders.''

''Aman iyi be yürü hadi.''

10 dk sonra

Güneş yolda yurdun uzaklığından yakınırken 10 dakikada anca okula gelmiştik şimdi kızlarında olduğu bir ortamdaydı hangi sınıftaydı acaba

''Güneş hangi sınıftasın?'' Cebinden bir kağıt çıkarıp doktor yazısına benzeyen ama kibar yazılmış bir yazıda sınıfını okumaya çalıştı.Bu yazıyı biliyordum.

Müdürenin yazısı bu.

''Ver ver ben bilirim bu yazıyı.''

''Al aman bay egoist.''

''Ha-ha sınıfın 11-B bende 11-C'deyim .''

Bunu söyleyince resmen beti benzi attı ve koluma girdi.''Senin sınıfına gelemez miyim?'' Dedi.

''Niye beni özlersin diye mi?'' ''Hayır bütün kızlar çok çirkin erkeklerin ağzının suyu akıyor ve kızlar beni öldürecek bence.''

Kahkaha atıp ona döndürdüm vücudumu. "Sen Güneş'sin bir gecede seni azıcık tanıdıysam sen onlara tek kelime ettirmezsin dün nasıl carladığını unutmadım.''

''Ay aman alttanda laf sok zaten.Neyse gidiyorum ben ya'' Deyip itti beni fazlamı salakça hareket ediyor bu kız? Ruh hali ne çabuk değişiyor.İçimden boşver deyip çaprazımdaki 11-C'ye girdim arkamdan hoca girdi.

Öğle arasında Güneş'in ağzından

Bundan sonraki derslerim boştu yeni başladığım için bir günlüğüne böyleymiş garip ama böyle işte bende yurda gitmeye karar verdim.Bunları düşünürken çikolatalı sütümü yıllardır kan içmemiş vampirin taze kan bulması gibi içiyordum.Mükemmel bi benzetme dimi ama? Çikolatalı sütüm bitince buruşturup çöp kovasına attım ve kantini terk etmek üzere çıkışa yöneldim.Kapıda bana malca sırıtan Kuzey'i görünce duraksadım ve ona yan bir sırıtış attım.

Sırıtmayı bıraktı ve ''öğleden sonra dersin yokmuş diye duydum öyle mi?'' ''Evet hatta şimdi gidiyorum.'' ''İyi yurda girince kapıyı kitle bende bi anahtar var açarım ben.''

''Niye kitliyorum ki?'' ''Erkekler,kızlar yurtlarının gözdesisin kızım koru kendini.'' Kıkırdayarak arkamı döndüm ve elimi kaldırıp havada salladım ''Görüşürüüüz!''

Gece 11

Odamda dört dönerken birden kapı açıldı.Pandalı bol pijamalarım ve dağınık ev topuzum pandalı panduflarımla garip duruyordum ,biliyorum.Nitekim Kuzey beni görünce bir afallasada yanıma gelip yanaklarımı sıkmaya başladı.''Ku-Kuzey ay bırak!'' Bağırarak uzaklaştım ondan belli içmiş biraz ayakta duramıyor mal.''çok tatlı duruyorsun ama senden nefret ediyorum Güneş.''

Bir anda görüş açım bulanıklaştı başımı öne eğdim.Ev terliklerime iri bir damla göz yaşı düştü.

''N-niye nefret ediyorsun ki Kuzey?'' cevap vermesini dinlemeden yurttan çıktım ağlıyordum.Daha önce kimse bana bunu bu şekilde söylememişti çünkü.Ne halde olduğum umrumda değil şu an.Ama nereye gideceğimi biliyordum.Arkamdan bağıran görevliyi umursamadan koşarak çıktım okulun bahçesinden.Yine ve tekrar o lanet yere ihtiyacım vardı.

Kuzey Güneş'iHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin