''Olum,odaları değişelim mi ?''

48 5 1
                                    

Medya-Güneş'in yeni uyanmış hali-

Uzun bi laf atışması ve kavga sonucu yatabilmiştik ben bu arada dolabımı yerleştirmiş ve giyinmiştim ve Kuzey'e ters bi bakış atıp alt ranzaya yatmıştım.Günün stres,sinir ve yorgunluğuyla aniden gelen uykuma yenik düşüyordum.

Ta ki.

Şimşek çakana kadar!

Acayip korkarım.Y-yani çok korkarım.

Çığlığımı bastırmak için kafamı yastığı gömdüğümde boğuk bir erkek sesiyle kafamı yavaşça yastıktan kaldırdım.Kuzey üst ranza merdivenine tırmanmış eliyle duvara sabitlenmiş gece lambasının düğmesini bulmaya çalışıyordu.En sonunda sessiz bir küfür mırıldanıp beni kolumdan çekti.'' Çık hadi yukarı.'' Niye der gibi ona bakış attığımda karanlıktan göremeyeceğini fark ettim ve korkudan titreyen sesimle konuştum ''Niye ki?'' Lanet girsin ki sesimin titremesine engel olamamıştım.En sonunda Kuzey bir kez daha küfür mırıldanıp ''tüm gece ağlamanı istemeyiz dimi cici kız?'' Dedi.Sesinde samimiyet tınısı duymuştum ve hoşuma gitmişti.Böyle bi çocukla oda arkadaşı olucaksam bir dönem buna katlanabilirdim.Hı hı der gibi onaylayan sesler çıkarıp üst ranzanın merdivenelrine yerleştim ve çıkmaya başladım.Çıktığımda  kuzey uzanmıştı ve bir eli karnında diğer elini komple yana atmıştı.Yavaşça bende yanına uzanırken tekrardan çakan şimşek beni hemen onun kolunun altına itmişti.O kıkırdarken ben parfümünü çözmeye çalışıyordum çoğu erkek parfümünü bilirdim ve en sevdiklerimi alıp arkadaşlarıma hediye ederdim.O sırada ona iyice sokulup ''Özür dilerim...Yani rahatını bozduğum için ama başka türlüde uyuyamazdın zaten.'' Kıkırdayıp kolunu düz uzatmaktan vazgeçip belime doladı ve bana döndü.Böylece bende ona döndüm ve nefesimi tuttum.Yeni dişlerimi fırçalamıştım ama yinede rahatsız olmasını istemeyiz değil mi? ''Nefes al biraz şapşal.'' Derin bi nefes alıp verdim.''Gök gürültüsünden korkar mısın?'' Sorusuna güldüm.Altıma yapardım herhalde.''E-evet.'' O zaman bana sıkıca sarıl. Gök mü gürleyecekti?! Hemen dediğini yaptım ve ellerimi beline doladım.Kafamı boynuna gömüp gök gürültüsünü dinledim. 

Ve bu sefer korkmadım.Kokusu huzurluydu.

**************

  Kuzey'in ağzından;

''Ooooo olum bu kız yapışmış ilk günden.''

''Ee tabi olum kızda Kuzey gibisini mi bulacak ahtapot gibi sarılmış çocuğa.Ahhahahah.''

Kafamı Sedat ve Mertin hönkürmeleriyle açtım.Noluyor lan?! Güneş'in bana sarılarak uyuduğunun farkındayım ama Sedat ve Mert ne ara gelip,görüp,gülmeye başladılar ki?Benim uykum çok hafiftir ama sanırım Güneş yüzünden mayıştım ve fazla uyudum.Ben kendi kendimle iç tartışma yaşarken, boyumdaki minik kafa ve fazlaca saç çekildi ve o minik beden üstümden kalktı.Sedat ve Mert hala hönkürürken Güneş'i görmemişlerdi.Kesinlikle eminim Güneş'i daha görmediler ve bu yüzden de kezban sanıp gülüyorlar.Güneş saçlarını karıştırırken ''noluyo yaa!'' diye homurdandı.Sedat gülmeyi kesip Güneş'e baktığında şaşkınlıktan ağzı 2 metre açılmıştı.onun mimiklerini incelerken ben gülmemek için zor duruyordum.Mert hala gülerken Sedat ona ve kendine sert bi tane tokatı yapıştırdı.Mert sinirle gözlerindeki yaşı silip''Ne vuruyo-'' Sözünün kesilme sebebi Güneş'e bakakalmasıydı. 

''Oha olum odaları değişelim mi ? bu ne taş lan?!!'' 

''Lan Mert kapa lan çeneni pezevenk!''

Kuzey Güneş'iHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin