Dershane Hocam

HOŞLANTI

Gözlerimi açtığımda bir hastane odasındaydım. Seruma bağlanmıştım ve bitmek üzereydi. Karşı koltukta uyuyan Ece ile nazı görünce aklıma olanlar geldi. Telaşla kolumdaki serumu dikkatli bir şekilde çıkarıp yerimden kalktım ve nazla eceyi uyandırdım.

"Kızlar kalkın çabuk!" Diye bağırdığımda ikiside yerinde sıçrayıp aynı anda "Bismillah" Diyerek gözlerini açtılar

Başka zaman olsa şuan buna gülebilirdim ama şuan daha önemli konular vardı. Ece gözlerini kısıp etrafa baktığında beni gördü. Göz göze geldiğimizde yerinde doğruldu. "Kızım senin sorunlarınmı var ne diye başımızda bağırıyorsun" Diyerek sitem ettiğinde göz devirdim. Nazda eceye tutunup doğrulduğunda "ne oluyor anasını satayım ne güzel rüya görüyordum"

Demekki daha uyanamamışlardı. Ve son olanları hatırlamıyorlardı. Gerçi Enes'in daha burada olduğunu bile bilmiyorlardı. Gözümü etrafta gezdirdim. Yatağın yanındaki bir bardak suyu gördüğüm gibi aldım. "Özür dilerim kızlar ama bunu yapmam gerekiyor" Elimdeki suyun hepsini üzerlerine doğru fırlattığımda
İkiside sesli bir küfür etti.

Bardağı tekrar yerine koyup ikisine baktım. Kızmalarını bekledim fakat ikiside rahatlamış görünüyordu. Naz "Vallahi çok iyi geldi hava çok sıcak" Diyince ecede ona katılarak başını salladı. "Gerçekten iyi geldi. Buradan mikaile sesleniyorum gavır gavır gavır gavır yapmışsın gavır gavır gavır" Dediğinde güldüm

Onların yanında başıma ne gelirse gelsin gülüyordum. Bana kendimi iyi hissettiriyorlardı.

Hava gerçekten çok sıcaktı ve ben yeni fark ediyordum. Üzerimdeki yeleği çıkarıp yatağa attım. Terden alnıma yapışmış saçlarımı çekip saçlarımı topladım.

Tekrar kızlara döndüğüm de onlarında benim gibi üzerlerini çıkardıklarını gördüm. "Kızlar size birşey anlatmam lazım" İkiside bana baktığında yatağa oturup olayları baştan sona kadar anlattım ikiside ağzı açık bir şekilde beni dinledi.

"Ve ben bayılmadan önce Enes'in kalbinin durduğunu duydum" Diye devam ettiğimde gözlerimden bir damla firar etti. Hala şok içinde olan Ece "sen bizden ayrı bir dünyada yaşıyormuşsun da haberimiz yokmuş kızım neden bize daha önceden söylemiyorsun" Diye kızdığında naz yanıma gelip ellerimi tuttu "kıyamam saba, bak gel sakin ol birşey olmaz ona. Şimdi gideriz bakarız hangi odadaysa doktorunu buluruz Durumunu öğreniriz tamammı" Başımı salladığımda ecede yanıma geldi ve ikisi birden sarıldı

Bende onlara sarıldığımda odanın kapısı açıldı. İçeriye giren hemşire önce bize bakıp sonrada seruma baktı. Serum bitmişti ve ben onu çoktan çıkarmıştım "A serumu çıkardınızmı keşke bana seslenseydiniz" Diyen hemşireye gülümsedim ve ayağı kalktım. "Ben şey soracaktım, enes dilsizin doktorunu biliyormusunuz" Hemşire bir süre düşünüp başını salladı "evet odası ikinci kattan soldaki oda ibrahim çelik" Dediğinde kızlara bakıp "hadi gidelim" Dedim ve odadan çıktık. Hızlı adımlarım bir süre sonra dahada hızlandı ve ben bir adama çarptım

Dizlerimin üzerine düştüğümde acıdan inledim. Önüme gelen saçlarımı çektiğimde "önünüze baksanıza be körmüsünüz" Diyerek söylendim. Hayır yani görünmeyecek kadarmı kısayım anlamıyorumki

Başımı kaldırdığımda kesinlikle ateş hocayı karşımda beklemiyordum. Ateş hocanın arkasında bize bakan Ece ile nazı görünce sinirlendim

Dost değil düşman bunlar ulan insan gelir arkadaşını kaldırır.

Tekrar ateş hocaya baktığımda kaşlarını çatmış bana bakıyordu ne bakıyorsun be adam kaldırsana beni!
İçimden geçenleri okumuş gibi elini uzattı. "Sezin sen ne yapıyorsun burada" Ellerimi sızlayan dizimden çekip uzattığı elini tuttum. İçimdeki tarifi olmayan hisler coşarken ayağı kalktım "çok uzun konu sonra anlatsam olmazmı" Diye sorduğumda eceyle naza bakındım gitmişlerdi!