KATİLİN OYUNU

- GİRİŞ -

Giriş
-------------

Bu ikinci kitabım. Umarım bu kitap ilginizi çeker. İyi okumalar dilerim. Bölüm sonunda tekrar konuşuruz <33
_

Buse, sabah erkenden kalktı. Kalkalı 40 dk oldu hala duvarı izliyordu. Aklı çok karışıktı. Nedenini o bile bilmiyordu. İçinde bir huzursuzluk vardı çünkü. Sanki bu gün çok kötü bir şey olacakmış gibi bir his...

Annesi odasının kapısını çalmadan içeriye daldı. Saat sabah ın 9.50' siydi. Günlerden cumartesi ydi. Annesinin böyle odaya girmesinden canı sıkıldı. Çünkü ona göre oda denilen şey çok özel, çok farklı bir yerdi. Bir kişinin odasına böyle girilmemesi gerektiğini savunuyordu. Bunu ne kadar da annesine söylese bile annesi bunu kulak ardı ediyordu.

Odadan içeriye girince kaşlarını çatarak konuşmaya başladı annesi:
"Buse saat 12.50 oldu ne bu tembellik? Kalk yemek hazırla."
Annesi her anneler gibi abartmayı çok seviyordu. Buse tekrardan saate baktı saat 9.52 olmuştu. Kendini tutamayıp kahkaha attı. Annesi neye güldüğünü anlamıştı.

"Anne, saat 9.52 ama. 12 olmasına bile daha 2 saat 8 dk var. Neden bu saatte beni çağırıyor sun? Üstelik neden kapıyı çalmadan girdin içeriye anne? Biliyorsun bu konularda fazla hassasım." Annesi göz devirdi. Kızının böyle biri olmaması için herşeyi yapardı.

"Kızım, hani seni bilmem ama insanların yemek yemek diye bir özellikleri varya sana bunu hatırlatırım." Kız sıkıntılı bir şekilde üfledi.

"Anne neden abim yemek hazırlamıyor? Her zaman bu işi kızlar mı yapacak? Kızlar erkeklerin işini yapıyorsa, erkekler de kızların işini yapmalı. Bu erkekleri ayrıcalık yapan şey ne?"

Annesi kızını duymazdan geldi ve odadan çıktı. Son sözü şöyle oldu:
"Kalk hadi saat öğlen 1 oldu!"

Kız annesinin görmediğini bildiği için göz devirdi. Annesi erkek çocuklara düşkündü. Her ne kadar Buse yi sevse de erkek çocuğu baş üzerinde bir sarayda yaşatırdı. Buse nin babası ise Buse daha çok küçükken onları terk etmişti. Nedenini bir türlü öğrenememişti. Annesinin ağzı bıçak açmıyordu çünkü.

Buse sırf annesinin abisine ayrıcalıklı davrandığı için her sabah erkenden gidip abisini uykudan kaldırırdı. Bu seferde aynısını yapmak için ayağa kalktı. Annesinin yarım açık bıraktığı kapıya doğru yürümeye başladı. Yeniden göz devirdi. Kapının açık olmasına gıcık olurdu.

Banyoya girip hemen elini yüzünü yıkadıktan sonra abisinin odasına doğru sessiz adımlarla gitti. Çünkü annesi duyarsa Buse nin canını okurdu.

Kapıyı yavaşça araldı ve içeriye girdi. Kimse yoktu. Odanın içine girip odayı baştan aşağıya süzdü. Abisi mor ve siyah aşığıydı. Odası koyu mor renkle kaplıydı. Tavan camla kaplıydı. Gökyüzü sabah olduğu için çok güzel bir manzara vardı. Odanın kapısını açınca göze ilk çarpan siyah ikili yatak göz alıcıydı.

İçeriye bir adım daha attığı gibi kendini duvarda buldu. Abisiydi. Abisi sinirli bir şekilde Buse ye bakıyordu. Buse sırıtıp  kendini tatlı hale getirmek için dudaklarını büktü. Abisi Tarık bu yüzüne biraz daha dayanamayıp o da gülmeye başladı. Gülerken Buse nin karışık saçlarını daha çok dağıttı.

Buse üstümü giyeceğim diye odadan çıktı ve kendi odasında ki boy aynasının karşısına geçti. Kendisini  baştan aşağıya süzdü. Bu süzme işi tam tamımıyla 8 dk sürmüştü. Oflayıp giysi dolabına doğru gitti. Üstüne düzgün bir pijama giyip saçını alttan küçük bir topuz yaptı. Kahvaltıya inmek için aşağıya inecekken telefonu çaldı. Tanımadığı bir numaraydı. İçini korku sardı. Ya oysa? Telefonu açtı karşı taraf konuşmaya başladı. Evet oydu ve şimdi Buse nin peşindeydi...

_

Giriş bu kadardı. Umarım ilginizi çekmiştir. Bu yazacağım ikinci kitabım.
Bizi marcera ve korku dolu sahneler bekliyor.

Diğer kitabımı okursanız sevinirim.
Kendinize iyi bakın hoşçakalın. Sizleri seviyorum <33
(⁠づ⁠￣⁠ ⁠³⁠￣⁠)⁠づ