Number Zero{0}|Five Hargreeves

-5.Bölüm-

-1 ay sonra-
Hargreeves ailesine katılmamın üzerinden 1 ay geçmişti. Bu süreçte herkesle baya bir yakınlaşmıştım ama Five bana karşı hep soğuktu. Nedenini sorduğumda ya geçiştiriyor ya konuşmuyor yada tartışmaya başlıyordu.
Doğrusu çok umrumda olduğu söylenemezdi ama nedenini merak ediyordum.
Sabah kalkınca üstümü değiştirdim ve kahvaltı için aşağıya indim.

"Evet çocuklar bugün bir göreve gideceksiniz. Bu görev önemli bir görev Bu yüzden çok dikkatli olmanızı istiyorum"
Görevle ilgili detayları verdikten sonra ayağa kalktı ve odasına gitti.
"Mademki görev barda olucak ve biz kızlar dikkat dağıtıcağız ozaman uygun kıyafetler almak için alışverişe gitsek iyi olur"
"Güzel fikir Sofia"
"Hıh tüm gözler üstümde olsun istiyorum demiyorda"
Kollarımı birleştirdim ve çatık kaşlarla Five'a bakmaya başladım.
"Neyi kastetmeye çalışıyorsun sen?"
"Hadi ama Sofia ilgi çekmeye çalıştığını hepimiz biliyoruz"
"Ben ilgi çekmeye falan çalışmıyorum!"
"Tabi canım"
"ŞİMDİ SENİ-"

Ben yanıma geldi ve belimden tutarak beni uzaklaştırdı.
"İlgi çekmeye çalışmadığımı biliyorsun Ben"
"Sakin ol prenses, kimse ilgi çekmeye çalıştığını düşünmüyor"
Derin bir nefes aldım
"Ben en iyisi odama gideyim, birazdan çıkarız kızlar olurmu?"
"Tabi sen git hazırlan biz bekleriz seni"
Konuşan Vanya'ya gülümsedim ve merdivenleri çıkmaya başladım.

~
"Ne yapmaya çalışıyorsun sen?"
Ben hışımla Five'a döndü ve sordu
"Ne var, doğruları söylüyorum"
"Doğrularımı söylüyorsun? Saçmalama Five kız geldiğinden beridir soğuk davranıyorsun"
"Sizinle uğraşamayacağım ben gidiyorum"
Odasına ışınlandı.
"Neyse hadi kızlar bizde hazırlanalımda çıkalım, işimiz ne kadar erken biterse okadar iyi"
~
Aşağıya indiğimde kızların hazır olduklarını gördüm. Çantamı aldıktan sonra arabaya binmek için evden çıktık.
"Sen Five'ı takma Sofia, o hep böyle"
"Merak etme Allison umursamıyorum zaten"
Gülümsedim ve telefonumla ilgilenmeye başladım. AVM ye geldiğimizde önce kahve almaya karar verdiğimiz için bir cafeye girdik.
"Merhaba ben bir ice coffe latte alabilirmiyim?"
"Hemen hazırlıyorum efendim"
5-10 Dakika Sonra kahvem hazır olduğunda ücretini ödemek için cüzdanımdan kartımı çıkardım.
"Ne kadar tuttu fiyatı?"
"20$ efendim"
"Hanfendinin ücretini de burdan alın lütfen"
Kaşlarımı çatarak konuşan kişiye döndüm, o ise parayı ödedikten sonra bana döndü.
"Pardon?"
"Sizin gibi güzel bir bayana kahve ısmarlamak benim için bir onur"
"Hem birdahaki sefere siz bana ısmarlarsınız
"Birdaha karşılaşacağımızdan ne kadarda eminsiniz böyle"
"Belli olmaz karşılaşabilirizde karşılaşmayabilirizde ama ben karşılaşacağımızdan yanayım"

"Bu arada ben Martin"
"Memnun oldum. Bende Sofia"
"Ozaman sonra görüşürüz Bayan Sofia"
"Görüşürüz Bay Martin"
Kahvemi aldıktan sonra kızların yanına döndüm.
"Oda neydi öyle?"
"Sadece kahve ısmarladı Lila"
"Bir dakika o Martin Evans değilmi?"
"Akşamki görevde öldürmemiz gereken Evans'mı?"
"Evet tam kendisi"
"Desenize yükümüz hafifledi"
"Neyse boşverin şimdi şunu, hadi elbise bakmaya gidelim"

~
Alışverişten sonra direk eve gelmiş ve planın üstünden geçmiştik. En sonunda akşam olduğunda hazırlanmak için odalara dağıldık.
Odama geldiğimde kıyafetlerimi ayarladım ve hemen duşa girdim. Duştan sonra kıyafetlerimi giydim, saçımı ve makyajımı yaptım. En son olarakta takılarımı takıp çantamı aldım ve odadan çıktım.

Aşağı indiğimde herkesin hazırlanmış olduğunu ve beni beklediklerini fark ettim. Klaus beni görümce ıslık çaldı ve yanıma geldi.
"Boşver görevi biz senle barda b#ra içelim bu ne güzellik"
"Aa ben hep güzelim daha yenimi fark ettin"
"Bırakın şu zevzevkliğide çıkalım"
Five'ın dediğine gözdevirdim ve yanından geçerken yanağından makas alıp şunları söyledim.
"Kıskanma canım"

-Yazar anlatımıyla-
Görevin olduğu bara geldiklerinde dikkat çekmemek için boş bir masaya oturdular ve içecek birşeyler söylediler. Barmen içecekleri hazırlarken Sofia dayanamadı ve ceketini çıkarıp sandalyesine attıktan sonra ayağa kalktı.
"Ay ben dans etmeye gidiyorum çok sıkıcı boş boş oturmak"
"Saçmalama Sofia buraya görev için geldik"
"Hadi ama Allison göreve geldik diye eğlenmeyelimmi?"
"Haklı göreve geldik diye eğlenmeyelimmi"
"Boşver Klaus gel biz dans edelim onlar sıkıcı sıkıcı otursunlar"
Klaus kafasını salladı ve birasınıda eline alarak Sofia'nın elini tutup etrafında döndürdü. Dans alanına geldiklerinde çılgınlar gibi dans etmeye başladılar.

Sofia dans ederken biri havadaki elini tuttu ve etrafında döndürdükten sonra belinden tutarak eğilmesini sağladı.
"Martin?"
"Tekrar karşılaşacağımızı söylemiştim"
"Ne tesadüf bu böyle"
Martin Sofia ile birlikte doğruldu ama elini belinden çekmedi
"Burda yalnız ne yapıyorsun?"
"Aslına bakarsan yalnız sayılmam kardeşimle geldim ama kendisi beni birayla sattı"
"Madem yalnızsın benimle takılsana"
"Bilmem takılsammı?"
"Bence öyle yapmalısın"
"Tamam madem ısrar ediyorsun

Birlikte içki masasının önüne geldiklerinde Martin Sofia'nın oturması için sandalyesini çekti
"Ne kadarda naziksin böyle"
"Öyleyimdir"
Göz kırptı ve yerine oturdu
"İki bira"
"Ben cabernet alayım lütfen"
"Şarap seçimin baya ağırmış bakıyorum"
"Benim gibi bir kadına bu yakışırdı"
"Ozaman bize iki cabernet"
"Peki efendim"
Barmen şarapları hazırlamak için arkasını döndüğünde Sofia elini masaya koydu ve kafasını eline yasladı
"Ee bekar mısın?"
"Bu soruya nasıl bir cevap vermem gerekiyor?"
"Bekar"
İkisi birden güldüklerinde barmen elinde iki bardak koyu kırmızı şarapla (cabernet) yanlarına geldi.
"Buyrun efendim"
"Tamam şimdi çekilebilirsin"

Martin bir şarabı eline aldı ve Sofia'ya uzattı
"Teşekkür ederimde ben hayla sorumun cevabını alamadım"
"Bekarım"
"Ozaman önümüzde hiçbir engel yok öyle değilmi"
"Evet hiçbir engel yok, ozaman burdan çıkışta benim evime uğramaya ne dersin"
"Oh çok hızlı gitmiyormuyuz"
"Hiç sanmam"
"Ozaman ben çıkmadan bir makyajımı tazeliyeyim müsadenle"
"Müsade senindir güzelim"

Sofia masadan kalktı ve lavaboya doğru yol aldı. Lavabodan çıktığında biri kolundan tuttu ve onu duvara yasladı. Sofia bunu yapan kişiye baktığında ise yapanın Five olduğunu gördü.
"Ne yaptığını sanıyorsun sen?"
"Görevi kolaylaştırıyorum. Ne o Five kıskandınmı"
"Ne kıskanması be. Kıskansam seni mi kıskanırım"
"Onu bilemem"
"Off iyice saçmalamaya başladın sen doğruyu söyle ne planlıyorsun"
"Birşey planladığım yok dediğim gibi görevi kolaylaştırıyorum. Şimdi izninle gitmem gerekiyor"

Five Sofia'nın kolunu bıraktı ve gidişini izledi.
"Kusura bakma biraz geciktim işim uzun sürdüde"
"Sorun değil çıkmaya hazır mısın?"
Sofia Five'a baktı ve sırıtarak cevap verdi.
"Kesinlikle hazırım"
"Ozaman gidelim. Arabayı hazırlayın"
"Emredersiniz patron"
"Ben ceketimi ve çantamı bizim masada unutmuşum hemen geliyorum"
"Git al güzelim nasılsa üstündeki o elbisede çıkacak"
Sofia sahte birşekilde gülümsedi ve arkasını dönünce kusuyormuş gibi bir hareket yaparak Ben'lerin yanına geldi.

"İşaret verdiğimde mekanı patlatmaya başlayın ama adama dokunmayın onunla ben ilgileneceğim"
"Sen nasıl istersen"
Ceketle çantasını aldı ve Martin'in yanına geldi.
"Artık gidebiliriz"
Birlikte çıkış kapısına geldiklerine Sofia eliyle bir işaret yaptı ve aynı anda Mekânda patlama sesleri duyuldu.
Martin endişeli bir şekilde etrafa bakarken Sofia
"Yakalayın şu şerefsizi" diye bağırdı. Ben ve Klaus gelip Martin'in iki kolundan tutarken Sofia gülümsedi ve çantasından çıkardığı silahı Martin'in tam alnının ortasına dayadı.

"Kimsin sen?"
"Ah kendimi tam tanıtmayı unuttum. Ben Sofia, Sofia Hargreeves namı değer Number zero"
"Ne nasıl olur?"
"Bu hayatta babana bile güvenmeyeceksin Martin'ciğim. Hem ölmeden önce şunuda söyliyeyim Bayan değil KADIN"
Tetiği çekti ve Martini tam beynin ortasından vurarak öldürdü.

Evet uzun bir aradan sonra tekrar merhaba. Aslında bölüm atmayacaktım ama bir takipçim isteyince onu kıramadım ve tekrar ara vereceğim için uzun bir bölüm yazdım. Bir dahaki bölümde görüşmek üzere hoşçakalın~