2016, Eylül, St Petersburg, Rusya
"Sonra bir gün babamla buzda balık avlıyoruz. Buzdan kulübemizde çok soğuk bir gün. Rusya için bile soğuk anlıyor musun? Babam bana votkayı ataşe yakın tut derdi"
Yelena eline aldığı şişeyi kafasına dikmek ve Alexei'nin ağzına sokup onu boğmak arasında gidip gelirken "Lütfen sus artık" diye mırıldandı. Dakikalar önce yaşadığı ufak çaplı duygusal çalkantıdan sonra biraz kafa dinlemek için bu odaya girmişti ama girdiğine pişmandı. Keşke masada Alexis ve Melina'yla kalsaydım diye düşünmeye başlamıştı artık
"Lütfen lütfen lütfen. Bunu sana anlatmamın bir nedeni var güven bana."
Yelena pes ederek şişeden büyük bir yudum aldı ve onu tekrar çekmecenin üstüne bıraktı. Bu arada arkasındaki yatakta oturmuş ona 'tatlı' olmaya çalışarak - daha çok koca bir ayıcığa benziyordu- bakan Alexei tekrar konuşmaya başladı
" Balığı elime alıyorum ve Ohw! Dengemi kaybediyorum. Ahhğğ foşşş ellerim nehre giriyor. Hava çok soğuk! Anında donmaya başlarsın ve babam elime işemeye başlıyor!"
"Ahh aman tanrım"
Yelena ellerini gözüne kapatıp Tanrıdan Alexei'yi susturmasını dilerken adam asla onu tınlamayarak konuşmaya devam ediyordu
"İdrar 35 derecedir böylece donmanın önüne geçer-"
"Ya ne alaka şimdi?!"
Alexei ona yumuşak bir tonda bakarken "Babalar" diye mırıldandı. Yelena kafasını iki yana salladı
"Hayır hayır. Ne kadar sıkıldığını söylemekten başka bir şey yapmadın. Ben sadece bir angaryaydım. Yapmak istemediğin bir iştim"
Yutkunarak adamın gözlerine baktı
"Ama benim için. Benim için sen herşeyimdin. Hayır. Umrunda değil"
Bakışlarını tekrar duvara çevirdi ve omuz silkti
"Kesinlikle umrunda değil umrunda olan tek şey Crimson Dynomo olarak geçirdiğin aptal zafer günleriydi ve kimse onları duymak istemiyor"
Alexei yavaşça "Hayır Red Guardian" diye mırıldandığında Yelena onu çok da umursamadı
"Defol"
Adam tekrar ağzını açıyordu ki Yelena konuşmasına izin vermeden "Defol dedim" diye kızdığında konuşamadan dudaklarını geri kapadı ve yavaşça oturduğu yerden kalktı. Tam kapıya elini uzatmıştı ki olduğu yerde kalarak durdu. Bir şeyi hatırlamaya çalışır gibi gözlerini kapattı ve kısık bir sesle mırıldanmaya başladı
"I can't remmber, if I cried
When I read about his widoewd bride
Something touched me deep inside"
Yelena'nın en sevdiği şarkının sözlerini hatırlamaya çalışırken kapıdan çıkmaktan vazgeçti ve geri dönerek koltuğa oturdu. Sarışın kadın hiçbir şey demeden onun şarkıyı mırıldanmasını dinliyordu
"The day... The music"
Adamın bakışları sarışın kadına dönerken onun gözlerine bakarak söylemeye devam etti "Died"
Yelena onun bu yaptığına inanamayarak sinir bozukluğuyla gülmeye ve sözleri mırıldanmaya başladı
"And they were singing... Bye"
"Bye"
"Miss american pie"
"Miss american pie"
"Drove my Chevy to the levee"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WHAT İF : BLACK WİDOW
Fanfiction"Bu ego yığınıyla Natalia ilgilenecek sanıyordum" Elindeki dosyayı masanın üstüne attığında Nick Fury dosyayı tekrar ona uzattı "Natasha acil olarak başka bir göreve gitti Romanova, onunla senin ilgilenmen gerekiyor" Alexis göz devirip dosyayı geri...
