kelebek
⁺‧₊˚ ཐི⋆♱⋆ཋྀ ˚₊‧⁺
"İtadori ile kardeş olma ihtimalin falan var mı?" Athina iki gün önce tanıştığı kızın sözlerine kıkırdadı. "İnan bana Nobara, iki gün önce yaşadığım şoktan sonra bir kardeşim olması o kadar da şaşırtıcı gelmez." Athina uzakta oturmuş Shoko'yla hararetli bir şeyler tartışan sana baktı. İki gün önce Shoko ve sen onu karşınıza alıp her şeyi anlatmıştınız. İlk başta inanmamıştı elbette. Tüm okulun deli olduğunu da düşünmüştü. İtadori kafası kesik bir lanetle okula gelene kadar. Dehşet verici bir deneyimdi genç kız için ancak deli olmadığını bilmek onun da içini bir yandan rahatlatıyordu. Şimdi ise diğer birinci sınıflar ile beraber eğitime başlayacaktı.Shoko ve sen antrenman sahasına doğru yol aldınız. Yaga, senseileri şehir dışında olan 1. Sınıflarla ilgilenmen için senden yardım istemişti. "Ee.. yeni senseimiz Thina'nın ablası mı olacak yani?" Pembe saçlı çocuğa güldün. Aptal değildi ama saftı. İyi yerlere geleceğinden emindin.
"Hayır. Senseiniz gelene kadar sizi eğiteceğim." 1. Sınıflar yerlerini alırken Maki, Panda ve Toge'de sahaya giriş yaptı. "Yeni senseiniz hayırlı olsun. Eskisinden bin kat daha iyi." Maki'nin gülerek söylediği sözlere Panda kaşlarını çattı. "Hadi ama böyle söyleme hem o sadece geçici olarak 1. Sınıfları eğitiyor."
Megumi ciddiyetle katıldı. "Her ne kadar haklı olsanda Zenin-senpai, senseinin hakkını yememek lazım.Arkanı döndün ve yeşil saçlı kızı boydan boya süzdün. "Zenin çocuğu musun sen?"
Kız sana memnuniyetsizlikle baktı. Soy adını sevmiyor muydu? Hoş sende Zeninleri, Zenin soyadını, Zenin malikanesini ve onlara dağir hiçbir şeyi sevmiyordun. "Onlardan bağımsızım."
Kıza tebessüm ettin ve kahküllerini geriye atarak baglamaya başladın.
"Senin adına sevindim."&
Hava yavaş yavaş kararmaya başlamıştı ve tum öğrenciler yerde ter içinde yatıyordu.
Athina zor aki dogruldu "Ablamı hiç tanımadığımı fark ettim. Sen market poşetlerini bile taşıyamazdın birde, şu halimize bak." Kız kardeşinin sözleri seni güldürdü. Onun ilk antrenmanıydı ve seni ilk defa sahada görmüştü. "İyi bir izlenim bıraktığıma sevindim." Yerde yatan diğer öğrencilere baktın. En sağlam duranları Yuji gibiydi. Onun enerjisini bitirmek zor olacaktı. Birde Megumi vardı. Bitik durumdaydı ama iradesi onu hala ayakta tutuyordu.
"Kalkın bakalım İtadori ve Megumi, tekrar."Nobara seçilmemenin keyfiyle sırtını Thina'nın yanına nemli duvara yasladı ve
üçlünün dövüşünü seyretmeye başladı.
"Ablan makine gibi resmen, çok hızlı hamlelerini görmekte zorlanıyorum." Maki elindeki gazozlu içeceği kızlara uzattı ve yanlarına oturdu. "Sanırım öyle." Genç kız kıkırdadı. İki gün önce değişen hayatına çabuk adapte olmuştu."İtadori, hamlelerin çok fevri ve sen Megumi fazla düşünüyorsun!"
İkili ile olan savaşında bir kez bile tekniğini kullanmamıştın. Yetenekli oldukları su götürmez bir gerçekti ancak nasıl kullanacaklarını bilmiyorlardı. Bu sana gençliğini, bu okulda geçirdiğin acı, tatlı günleri hatırlatıyordu. En sonunda ikili yere yığıldığında öğrencileri serbest bıraktın."Formda oluğunu görmek güzel. Yıllar sonra bile" duyduğun tanıdık sesle neşeyle arkanı döndün ve hızla eski dostuna sarıldın
"Nanamin ile tanışıyor musunuz Ai-san"
Nanamin? Kahkahalarını tutamadın ve eski dostunun kollarındayken tüm dertlerini bir anlığına unuttun. "Benim adım Na-na-mi!" Onun sinirli hali seni daha da çok güldürürdü. İtadorinin şapşallığı da çok hoşuna gitmişti. Tekrar evde hissetmek güzeldi, ne yaşanırsa yaşansın.Nanami'nin kollarından ayrıldın "Müdür Yaga az önce geliş sebebini anlattı. Ne için olduğu önemli değil seni tekrar aramızda görmek güzel Aina." Arkadaşının sözlerine karşı koca bir tebessüm hediye ettin. Ancak duyduğun ses karşısında huzur dolu sesinin yerini tiksinti aldı.
" Kelebek....?"
"Sensei!!" İtadori ve Nobara'nın heyecanla koştuğu yöne doğru baktın.
Görmek isteyeceğin son yüz, karşında dimdik duruyordu. Gojo 'nun yüzünde her zamanki kibirli sırıtış yerine ifadesiz bir surat oluştuğunda herkes ortamın gerginliğinin farkına varmıştı. Yüzündeki tiksintiyi gizlemedin ve arkana bile bakmadan Gojo'nun yanından geçip gittin.Sahirler için ayrılan morga geldiğinde görmek istediğin yüz tam karşında oturmuş sigara içiyordu. " Bu kadar erken karşılaşmanızı beklemiyordum."
Demir koltuklardan birine oturdun ve hissizce duvara baktın. " Neden söylemedin." "Ne kadar geç, o kadar iyi."
Şu anda beyninde yankılanan tek ses az önce duyduğun "kelebek..?" Sesiydi ve aklında dolaşan tek düşünce buraya gelmenin büyük bir hata olduğuydu."Daha kötülerini atlattın Ai. Senin için ne kadar zorsa onun için de o kadar zor."
"Hah, zormuş. O fiyakali piç var ya işte o piç için hiçbir şey zor değil." Shoko sözlerine güldü ve yeni bir sigara daha yaktı. "Peki geri dönecek misin?"
Kesinlikle dönmeyecektin. Bir kere herşeyi göze alıp buraya gelmiştin zaten.
"Burayı bir kere terk ettim. Belki de hiç dönmemeliydim ama buraya kadar gelmişken, geri dönmek daha büyük hata olurdu." Arkadaşın memnuniyetle tebessüm etti " Git ve ona asıl en güçlünün kim olduğunu göster."Sana verilen odada yatarken tek düşünebildiğin yedi yıl sonra gördüğün o sima oldu. Anlaşılan bu gece sana uykuya yoktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Beyaz Alev | Gojo x Fem!reader
FanfictionVay vay.. Gojo'nun sürtüğü de buradaymış." Adamın yakasında olan ellerini daha çok sıkılaştırdın. Tüm gözler merakla sizi izlerken bu kansız herifin senden gelecek bir hamleyi beklediğini çok iyi biliyordun "Bana öyle seslenme."