Sır gibi seversen eğer, muradın gerçekleşir. Çünkü tohum, toprağa gizlenirse yeşerir.
~Mevlana
***
"Maviş'im uyan artık bak anne kızacak."
"Tamam babacım kalktım ben geliyorum."
Bunları söylerken bir yandan tişörtümü giyinmekle uğraşıyordum.
Eğer babam ilk çağırdığında kalksaydım şuan böyle telaşla hazırlanmak zorunda olmazdım. Her neyse üzerimi giyinip çantamın olduğu masaya doğru ilerledim.İçerisin de katlanıp şeffaf bir poşetin içerisine konulmuş beyaz doktor önlüğüm vardı. Evet ben Mavi Safir Kırcalı doktor olmuştum. Hayalimi gerçekleştirmiştim. Özenle katlanmış önlüğümü aldım ve çabucak üzerime geçirdim. Boy aynasına baktığımda gördüğüm görüntü gözlerimi doldurmaya yetmişti.
Anneminkilerle bire bir aynı olan siyah upuzun asla çıkarmadığım kirazlı tokamla ensemden toplanmış saçlarım. Babamınkilerle neredeyse aynı olan masmavi gözlerim. Hafif kavruk tenim ve üzerimdeki beyaz önlüğüm.
Doktor olmam için bir tek stetoskopum eksikti. O da olacak yakın zamanda. Aniden birşeyin aklıma gelmesi ile yüzümün düşmesi bir oldu. Tayin meselesi vardı. Bu gün tayinimin nereye çıktığı açıklandı. Evet en çıkmayacak yere çıkmıştı malesef. Neresi mi? Van Başkale ne kadar şanslıyım değil mi? İlk görev yerim sınırın dibi.
Ve artı olarak Kürtçe de bilmiyorum ama bunlar bir engel değil. Asıl engel annem ve babam onları nasıl ikna edeceğim?
Doğrusu bu soruya kendim bile herhangi bir yanıt bulamıyorum. Babamı bir şekilde hallederdim ama annem. Kendisi dünyanın en pimpirikli insanı olabilir. Ama bu hiçbir şekilde bana engel değildi. Oraya gidecek ve insanları bir doktor olarak iyleştirecektim. Ben bu düşünceler yüzünden dert yakınırken telefonum çalmaya başladı. Ve odayı güzel bir Karadeniz türküsü sardı. Sözleri aynen şöyle diyordu.
"Giderum Dalga Gibi
Bir İleri Bir Geri
Koca Karadeniz′in
Yok Mudur Bana Da Yeri?""Giderum Dalga Gibi
Bir İleri Bir Geri
Koca Karadeniz'in
Yok Mudur Bana Da Yeri?""Baktumda Göremedun
Yüreğimu Sen Felek
Baktumda Göremedun
Yüreğimu Sen Felek
Oturupta Ağlarsun
Derdimi Bilsen Felek
Dayan Yüreğum Dayan
Dayan Yüreğum"Diye devam ediyordu.
Şarkıyı mırıldanırken telefonu açmayı unutmuş olabilirim. Off her neyse.
Telefonu elime aldım ve arayan kişiye baktım. Aaaa şekerparem aramış.Hemen mesajlar kısmına girdim.
Şekerparem: pişt bebe mavisi, açsana şu telefonu be kızım. Tayinim Van Başkaleye çıkmış.
:Ciddi misin sen? Benimki de.
Şekerparem:E, desene yaşadık. Annemlere nasıl söyleyeceğim acaba onu düşünüyorum ben.
:O da var dimi off.
Buluruz bir yolunu ya.Şekerparem:buluruz kız. Hem ev arkadaşı da olmadık demeyiz.
: Daha evlere bakmadık
kızım bi dur da!Şekerparem: Ama bakacağız. Ben bakmaya başladım bile. Hadi tutma beni.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Safir Mavisi
RomanceHayaller ne için vardır? Bazıları mazi olmak için. Bazıları ise gerçekleştirilmek için. Öyle değilmi? Ve hayâllerimizin kaderi ise bizim ellerimizide. Onların mazi olup olmayacağına biz karar veririz. Yaşamak istediklerimizi yaşar, hayata geçi...