16

1.4K 106 78
                                        

İyi okumalarr

++++

Taehyung

Jungkook ile mesajlaştıktan sonra arabaya binip Jungkook'un yaşadığı binaya girerek kapısının önüne gelmiştim.

Elimde tuttuğum anahtarı -kamera taktırmak için yedek anahtar çıkarttırmıştım- kapı deliğine sokup kapıyı açtığımda Jungkook'un inlemelerini duymaya başlamıştım. Jungkooka bir şey olduğunu düşünüyorudum çünkü Jungkook kişiliğine ters hareketler sergiliyordu.

Kapıyı hemen ardımdan kapatıp hızlıca oturma odasına geldiğimde Jungkook'un asla yerinden kıpırdamadığı fark edip bir anda duraksadım. Canlı bir şekilde görmek kameradakinden bile... Neyse.

Jungkook kapıyı açtığımda çıkarmış olduğum sesten dolayı geldiğimi anlayıp hızlıca ayağa kalkıp yanıma gelmişti. En azından iç çamaşırını giymeyi akıledebilmişti...

"H-hyung geldin!"

Belimden tutup bana sıkıca sarıldığında karşılık vermek amacıyla çıplak sırtına elimi koyduğumda yanıyor olduğunu fark ettim.

"Jungkook yanıyorsun."

"B-boş ver."

Bana sarılmayı bırakıp kolumdan tutarak beni koltuğa sürüklediğinde itiraz etmeden peşinden gidip koltuğa oturdum. Jungkookta yanıma oturacak sanıp biraz yanaştığımda kucağıma sertçe oturmasıyla donup kalmıştım. Jungkook yarı çıplak bir şekilde kucağımda oturuyordu....

"Jungkook kalk-"

"Hayır, l-lütfenn!"

Hızlıca itiraz edip kollarını boynuma dolayıp kucağıma daha da yerleştiğinde ne yapacağımı bilmeyip öylece oturmaya devam ettim. Belki bir şey içmiştir diye onu gizlice kokladım, alkol kokmuyordu yani sarhoş falan değildi başka bir şey de kokmuyordu... O zaman neyi vardı bu çocuğunu?

Öylece oturarark hiçbir şey anlayamayacağıma karar verip boynumu saran kollarını kendimden uzaklaştırıp çenesinden tutarak yüzüme bakmasını sağladım.

"Jungkook kendinde değil gibi davranıyorsun. Bunun bir nedeni var mı? Eğer bir şeyin varsa çekinmeden anlat bana."

Dolu gözlerle yüzüme bakarken ne kadar konuşmaya çalışsam da aklım çok tatlı olan yüzü ile allak bullak oluyordu ama kendimi tutmam gerekiyordu.

"Bana ne olduğunu bilmiyorum sadece içim kaşınıyor ve çok... Sıcak resmen y-yanıyorum ve içimdeki kaşıntı geçerse bu sıcaklıkta kaybolur gibime geliyor. Bu yüzden seni çağırdım Taehyung. İçimdeki kaşıntıya engel olur musun?"

Öyle masum öyle tatlı bir şekilde konuşuyordu ki kalbimin teklediğine yemin edebilirim. Öyle öpülesi duruyordu ki büzülü dudakları kendimi tutabilmek için fark etmeden ellerim arasında tuttuğum kollarını sertçe sıkıyordum. Hele kasıklarımın üzerinde ağırlık yapan yumuşacık poposu... Sertçe sikme isteği uyandırıyordu bende. Beni çok pis azdırıyordu... Ama kendinde olmadığı belliydi ve kendine gelince utanacağınıda adım kadar iyi biliyordum bu yüzden kendime hakim olmam gerekiyordu.

Ama ne içmiş olabilir ki?

"Ne zamandan beri böyle? "

Mr. V 𐤀  Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin