"Story Lyra Moon" Anlatımıyla...
Taktığım siyah renkli kulaklığımla evin yolunu tutmuştum.
İlerlediğim caddeler, geçtiğim sokaklar bana resmen bir ızdırap çektiriyordu, köle yerine koyulduğum o eve bir gurursuz gibi tekrar dönme düşüncesi aklımı kaybetmeme sebebiyet verirken başımdan aşağı boşalırcasına yağan yağmur, bolluk ve bereket ten ziyade beni sınamaya yemin etmişe benziyordu.
Adımlarımı hızlandırıp hızlı bir şekilde yürürken etrafımı kolaçan edip bu sağanak ta saklanacak bir yer arıyordum. Biraz daha ilerledikten sonra gözüme sokağın köşesindeki tatlı kitapçı ilişti.
Kapısını hafifçe ittirip içeri ilerlediğimde beni çok tatlı bir adam karşıladı, yüzünde soğuktan dolayı oluşmuş kızarıklıklar, yaşlılıktan dolayı buruşmuş teni ve tatlı simasıyla, âdeta öykü kitaplarından fırlamış tonton bir dedeyi andırıyordu.
Adam seslenip "Ihlamur ister misin kızım, hava çok soğuk ısınmazsan hasta olacaksın?" Deyip reddedilemez bir teklifte bulununca, kafamı aşağı yukarı sallayarak bu teklifi kabul ettim.
O sırada içerideki bir odadan kafasını uzatmış yaşlı kadın, dikkatimi çekti büyük ihtimalle burayı işleten bir çiftlerdi ve yukarı kattaki oda olarak düşündüğüm yerde kalıyorlardı.
Yaşlı dede " Ihlamur olana kadar kitapları inceleyebilirsin, hem dikkatinizi çeken Bir şey bulursun kim bilir" deyip tatlı bir şekilde tebessüm edince yerimden kalktım ve tozlu raflarda parmaklarımı gezdirmeye başladım.
Kitap okumak bu dünyada zevk aldığım nadir şeylerden biriydi, Harry Potter okumak ise şüphesiz en zevk aldığım şeydi, bu sıkıcı hayatımda gökkuşağı gibi beliren bu seri hayatımın anlamı olmaya başlamıştı, eh bundan pek şikayetçi değildim. Hayat sıkıcı ve huysuz bir yaşanmışlıksa zevk aldığım şeyleri yapmak en doğal hakkımdı.
Arsız düşüncelerim arasına dalmışken parmaklarım dans edercesine raflarda dolanıyor en ilgi çekici bulduğum kitapları inceliyordu.
Elime aldığım aşk romanını incelerken yan tarafta bulunan mat siyahındaki kitap dikkatimi çekti.
Elimi uzatıp kitabı yerinden çıkardım ve üstünde birikmiş toz tabakasını elimin tersiyle silip, temizledim. Bu dikkat çekici kitabı incelerken arkasını çevirdim ve kitabın sağ alt köşesinde silik bir şekilde yazılı duran ibare gözüme ilişti "Sihir Bakanlığının Resmi Basımıdır" daha ne olduğunu anlayamadan kitap yere düştü ve içinden çıkan göz kamaştırıcı ışıklar ile berebar yarattığı vakumun içine sürüklenmeye başladım...
1942 Londra Çatlak Kazan
Garip içine çekilme duygusu sona erdiğinde karıncalanmış bedenimi hareket ettirdim.
En son ne yaşamıştım? Doğru ya Sihir Bakanlığının Resmi Basımı adındaki bir kitap tarafından yutulmuştum yada bunların hepsi bozulmuş âkli dengemin oynadığı bir oyundu, aklımı yitirmeye başlamıştım galiba.
Derince yutkunup şaşkınlıktan dolayı boğazımda oluşan yumrudan bir çırpıda kurtuldum.
Şuanda önemli olan nerede olduğumdu etrafına baktığında buranın çatlak kazan olduğunu anladım kendisi Harry Potter evrenindeydi... Ancak bu nasıl olabilirdi?
Bir şey bulma umuduyla, üstüme geçirdiğim kabanın ceplerini karıştırdım ve elime bir kağıt parçası temas etti elime aldığım kağıdı okumaya başladım;
Yeni hayatınızda başarılar Mrs. Moon, uzun yıllardır dilediğiniz şey gerçek oldu artık sizde hikayenin bir parçasısınız geçmişin yaşayanı, geleceğin yol bulanısınız.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
~Yıkım~ Tom Marvolo Riddle
FanficStory Lyra Moon... Reddelişin eşiğindeki, zoraki bir ailede büyüyen, kendine yoldaş olarak kitapları seçen, Harry Potter serisi ile hayatını çürüten kız; sağanak yağışlı bir günde rastgele girdiği kitapçıdaki dikkatini çeken siyah deri kitabın arkas...