Kendimi bildim bileli ona aşıktım. Bana ondan neden bu kadar etkileniyorsun diye sorsalar tonlarca şey sayardım. Ama onun bu hislerimden haberi yoktu. Çoğu zaman bu hislerimi ona açıklamak istedim ama açıklamayamadım. Bir daha onu göremeyeceğimden ölesiye korkardım.
Ama artık bu korkumu yenmem gerekiyordu. Bu yüzden lisenin bitmesini bekliyordum. En azından beni reddettiğinde aynı okulda okumama ihtimalimiz vardı. Hedeflediğimiz okullar biraz farklıydı. ben Mimar Sinan Üniversitesinde okumak istiyordum o ise Marmara Üniversitesinde okumak istiyordu.
Ne kadar fikir farklılığı yaşasak bile evren bizi birlikte tutuyordu. Bu evrenin bir mesajı mıydı yoksa bir tesadüf müydü bilemiyorum. Ama tek bildiğim bu şans hayatımda olan tek güzel şeydi. Ama bir dedikodu tüm dünyamı altüst etmişti. Daha lisenin bitmesine çok zaman varken bir dedikodu dalgası başlamıştı hem de ben ve Türkan ile ilgiliydi.
Neyse ki Türkan'ın bundan haberi olmadı demeyi çok isterdim ama işler maalesef ki öyle olmadı. Türkan bu dedikoduyu öğrendiği gibi yanıma gelip bana nazik bir şekilde sordu "Bu dedikodular gerçek mi yani benden hoşlandığın dedikodusu eğer öyleyse hiç sorun değil" ben de ona olan duygularımı böyle açıklamak istemesem bile itiraf etmenin en doğrusu olduğuna karar verdim "Bak Türkan ben senden ilk tanıştığımızdan beri hoşlanıyorum bunu bir dedikoduyla değil ilk benim ağzımdan duymanı çok isterdim ama kader bu ki hislerimi başkalarından duydun umarım benimle olan ilişkini kesmezsin" dedim.
Türkan biraz şaşırmıştı çünkü daha önce hiç hemcinsinden aşk itirafı almamıştı. Ama Zehrayı kaygılandırmamak için ona bir cevap vermesi gerekiyordu "Şapşal seninle olan arkadaşlığımı tabii ki de kesmeyeceğim sen benim en yakınımsın hiçkimsem olmadığında bile yanımda sen vardın benden hoşlanman aramızı bozmayacak" Bu dedikleri biraz olsun içime su serpmişti "Peki bu dedikoduyu ne yapacağım? İnsanların ağzı torba değil ki büzesin" Türkan alaycı bir ses tonunda Zehraya cevap verdi "Büzeriz canım zor bir şey değil ya sonuçta sen keyfine bak o iş bende" Zehra gülerek Türkan'a sarıldı "Cansın sen can" dedi ve beraber kıkırdayarak lavaboda çıktılar. Ama bilmedikleri şey orada yanlız olmadıklarını kabinlerden birinde Berra tüm bu olanları dinliyordu yani Zehra'nın başına bu dedikoduyu saran kızdı.
BÖLÜM SONUUUUU \(^o^)/
DUYURU!!!:Lütfen vote atmayı, yorum yapmayı ve takip etmeyi unutmayın canlar etkileşimleriniz benim içim çok değerli etkileşim geldikçe daha çok yazasım geliyor bu arada herkesin pride ayı kutlu olsunnnn 🏳️🌈🏳️⚧️ duyuru bitmiştir hepinizi çok seviyorum muah öpüldünüz ( *´・ω)/(;д; )

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zamansız Tutkular (GxG)
Ficção Adolescente80'lerin sonu 90'ların başında üniversiteye geçecek olan Zehra ve Türkan bir müzik grubu kurmak isterler. Çocukluktan beri arkadaş olan bu genç iki kızdan biri diğerine abayı yakmıştır