24. Boyun Eğ

121 7 0
                                    

Seungmin'den

"Chan nerede?"

Betam oturduğu yerde hafifçe kıpırdadı. Bunu fırsat bilerek ayağa kalkması için onu yönlendirdim. Az sonra sınırdan çıkacaktı. Onu işaretlemem gerekiyordu.

"Mahkeme kurulmuş. Kavga ettiği alfa için."

Changbin tereddüt ettiğimi fark edince hemen ekledi. "Bir şey olacağından değil tabi. Sadece birkaç yargıç önünde aynı şeyleri söyleyecek."

Gerçek alfanın bir omega üzerinde hak iddia etmesi oldukça nadirdi. Alfaların kavgası için mahkeme kurulması ise sıradanın da ötesindeydi. Chan'e hiçbir şey yapmayacaklardı. Yapamayacaklarından emindim.

"Omega nerde?"

"Seungmin..."

"Sadece merak ediyorum. Burada mı?"

"O Chan'e ait."

"Sen de bana aittin."

Gözlerini kaçırdı. Bunun peşini kolayca bırakmayacağımı biliyordu. Düşünmesini engelleyen her sese, her kokuya lanet okuduğunu bilmem için betasını duymama gerek yoktu.

"O basit bir omega. Ayrıca Chan'in ruh eşi falan değil."

Tamamlanmayan izin ünü hızlı yayılmıştı. Sürüdeki herkes bunu konuşuyordu. Ayrıca şamanları arşivi talan ederken görmüştüm. Bunun neden olduğunu bulmak için araştırmaları gereken yüzyıllık kayıt vardı.

"Aklından ne geçiyorsa Chan bundan hoşlanmayacak."

"Onun ne hissedip ne düşündüğü zerre umrumda değil."

"Liderin peki?"

Başımda böyle bir sorun vardı hala, değil mi?

"Hiçbir şey yapmayacağım. Sadece merak ettim."

"Seungmin..." dedi. Adımı söylerken son heceye yaptığı vurgu yine iyi bir nasihatın başlangıcında olduğumu gösteriyordu.

"Seungmin bazen insan olduğunu unutuyorsun. Kurdunun içgüdülerine fazla boyun eğiyorsun."

"Her durum ve koşulda seni duyabildiğimi biliyorsun, değil mi Beta"

Changbin alfam karşısında boynunu eğdi. "Evet Alfa."

"Onu mühürlemedi bile" dedim Alfam geri çekildiğinde. "Hala düşünecekleri şeyler var demek ki."

"Minho kötü biri değil. Chan'e olan kızgınlığının acısını omegadan çıkarma."

"Adı Minho mu?" Masamın başına gidip kokumun üzerine iyice sindiğinde emin oldum. Betam artık sadece ben kokuyordu. Chan ve orospusunun kokusunu onun üzerinden çıkarmak birkaç günümü almıştı. Bunun her dakikasından nefret etmiştim. "Üzerinde hak iddia eden alfa tarafından ruh eşi ritüelinden çıktığı halde mühürlenmeyen bir omega. O her şeyden önce sürüye ait."

"Lidere" diye beni düzeltince gözlerimi devirdim.

"Neyse ne." Onu elimin gevşek hareketleriyle kapıya doğru kışkışladım. "Devlet'ine hizmet etmen gereken konular yok mu senin."

Alfam konuştuğunda on dakika geçmişti. "Beta sınırdan çıktı"

"Hazır mısın?"

Sorumu ayağa kalkıp postunu silkeyerek cevapladı. "Uzun zamandır senin hazır olmanı bekliyordum"

Kulübe kapısını kapattığımı gören çocuklar etrafımı sarmak için hiç zaman kaybetmediler. Onların hoplayıp zıplayarak neşeli kahkahalar eşliğinde sorular sormalarını seviyordum. Hayatın tadını çıkaracakları çok az vakitleri vardı. Sonra kurtlarıyla tanışıyorlardı.

mine // OT8 🔞 ¬¬ (omegaverse)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin