To Forget, Remembers PT3

593 50 45
                                    

Selamlar!! İşte YBBB🔥

Yorum isterim 🤫❤️

HADİ İYİ OKUMALAR 🌟💞

-

Öpücük derinleşirken, felix kontrolü omegasından geri almayı başardı. Hyunjinin dudaklarından ayrılıp, onu yavaşça itti.

"Sen ne yapıyorsun?" Dediğinde, hyunjinde konrtolü ele almıştı.

"Ben..-"

"Dudağın için çok uğraşmıştım ve şimdi baştan yapmam gerekecek!" Dediğinde, hyunjin bunu asla beklemiyordu.

"Ne?"

"Otur şuraya, dudağının haline bak!"

Hyunjin bununla birlikte sırıttı. Felix'e yaklaşarak "Öpmem sorun değil mi yani?" Dediğinde felix gözlerini büyüttü.

Evet, az önce öpüşmüşlerdi.

"Sorun! Ama şuan, çekime gideceksin, yalnızca 2 dakika kaldı. Bunu sonra konuşacağız." Diyerek aceleyle hyunjinin dudağını sildi. Hoş, silecek pek birşey yoktu çünkü az önce öpüştükleri için tüm makyaj silinmişti!

Utanıyordu, çok utanıyordu. Evliydi, alfası vardı, her ne kadar ona aşık olmasa da, evliydi. Bu yaptığı aldatmaktan başka bir şey değildi.

Makyajı bitirdi, ve hyunjinin yanından hızla ayrıldı. Terasa çıktığında kendi düşünceleri arasında dalıp gitti.

Kendini çok berbat hissediyordu, felix çok sadık bir insandı bunu nasıl yapabildiğine hayret ediyordu. Sadık birisiyse, bunu neden yapmıştı?

Hyunjine aşık mı oluyordu? Ondan mı onun öpüşü çok güzeldi, ve daha fazlasını istiyordu? Feromonu yüzünden her gece mışıl mışıl yatarken, Jun-seo'yla birlikteyken neden böyle hissedemiyordu?

Hyunjinin her bir hareketi, kalbinin ritmini değiştirirken bu çok yanlış hissettiriyordu. 

Aradan 1 saat geçti. Felix terastan ayrılmadı. Kötü hissediyordu. Hyunjin öptüğü için değil, onun öpüşüne karşılık verdiğinden berbat hissediyordu.

Telefonu çalıyordu, kim olduğuna bakmak için başını eğdi, Jun-seo arıyordu. Başını geri binalara çevirdi. Açacak yüzü yoktu. Ağlamamıştı hiç, ama bu üzülmediğini göstermezdi. Pişmanlık duyuyordu. 

Kapı açılma sesini duyduğunda bulunduğu yere iyice sindi. Her kimse, onu görsün istemiyordu.

Hyunjin göz gezdirdi. Mavi saçları görünce, yavaşça oraya yürüdü. Ufak olan bedeni, daha da ufalmıştı sanki felix'in.

Hyunjin hiçbir şey demeden onun yanındaki boşluğa oturdu. Onun gibi dışarıyı seyretmeye başladı. Çok geçmeden konuşan hyunjin oldu.

"Özür dilerim, böyle bir şey yapmak istemedim." Dediğinde kendini çok tuhaf hissetti.

Eskiden doyasıya öptüğü, ve sarıldığı eşiyle böyle olacağını hiç tahmin etmiyordu.

İkiside pişmandı.

Biri eşini terk edip gittiğinden, öteki ise öpüşmeye karşılık verdiğinden.

Felix sesini çıkartmadı. Ne diyecekti, sözü yoktu.

Ayağa kalkıp ofisten ayrılmak için asansöre yürüdü. Hyunjin ise onu yalnız bırakmak istememesine rağmen peşinden gitmedi.

Felix asansör sayesinde ofisten ayrıldı. Teledonundaki 4 cevapsız aramayı fark etti. 2 tanesi woo'dan, öteki 2 tanesi ise Jun-seo'dan. 

Daydream In Blue, Hyunlix Oneshots Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin