tree

4 1 0
                                    

   Sol'ün boynuna doğru onu yemek için uzanan zombi tam boynunun üstünde durmuştu, ağzından akan kanlar Sol'ün beyaz tenini kırmızıya boyamıştı.
    Dol korktuğu ve öleceğine kendini inandırıcı için gözlerini sımsıkı kapatmış ısırdığında oluşacak acıya kendini hazırlamaya çalışıyordu.
    Ne olduğunu anlamayan Minho zombinin neden kıpırdamadığına bakmak için Sol'ü arkadına aldığında Bangchan'nın bulduğu baltayla zombinin kafasını yazdığını gördü. Tabi onlar bu duruma alışık değillerdi, Bangchan kendini bir insanı öldürmüş gibi hissediyordu. Katil olduğuna inanıyordu.

"Hey bangchan iyimisin"

    Bangchan buz kesilmişti. Yüzünde korku dolu bir ifade vardı. Birini öldürmüş gibi hissediyordu ama o zaten ölüydü ama o bunu kabul etmiyordu. Minhonun sorusuyla kendini ayıltmış ve Minho'ya bakmıştı.

"Ha evet iyiyimde Sol sen çok kötü yaralanmışsın"

"Sorum değil" dedi söylerken yüzünden canı yandığında anlaşılıyordu ama

"Aldıklarımızı alıp çıkalım bir tane de ilk yardım çantası alalım"

   Fazla ses yapmadan marketten çıkıp arabaya gittiler. Çıkmadan Sol bir tişört de almıştı oradan.

    Arabaya binerkerken üyeler Sol'ü öyle gördüklerinde çok endişelendiler.

"Sol noldu sana elin heryerin kan olmuş"

"Anlatırımda aranızda raba kullanmayı bilen başka biri varmı Bangchan oppa pek iyi görünmüyor"

    Changbin dışarıya çıkmadan sogör koltuğun geçti bir yandan kulağı Sol'daydı. Minho ilk yardım çantasından ihtiyacı olanları çıkardı. Bir handan Sol'ün yarası ile ilgileniyor bir yamdanda ne olduğunu anlatıyordu. Cama yumuk attığını öğrenen üyeler onun hakkında daha iyi düşünmeye başlamışlardı en azından güven oluşmuştu.

"Sol biz senin abileriniz bunu bizim için yapma bir daha bizim seni korumamız lazım"

"E ama napsaydım öyle bakmamıştım"

"Minho haklı kız yani seni öyle görüp baksaydı senin ölmediği izleseydi"

"Yardımı kendine bu şekilde zarar vererek yapmamalıydı" sesi etraftaki ölüler duymuştu. Ama Changbin sürmeye başlamıştı bile Minho onun i.in zarar gördüğü için sinirliydi geri yerine Sol'ün yanına oturdu.

   Sol elindeki tişörtü Minho'ya verdi. "Al giy üstüne" dedi fısıldayarak "Gerek yok sen giy" soğuk bir yüz ifadesiyle söyledi

"Tişörtünü yırttığından beri karnındaki yarayı kapatmaya çalışıyorsun oppa giy işte"

    Bunu fark etmiş olmadı onu rahatsız etmişti ama yinede düşünceli davranışı karşısında bir şey diyemedi. "Bu arada sana bağırmamın sebebi sana kızmam değil evet kızdımda ama endişelendiriyor beni"

"Anladım ama yani kendimi mecbur hissettim başka yardım için bir şey yapamazdım"

"Neyse be bir daha olmasın kendini tehlikeye atma"

"Denerim" alaycı bir şekilde söylemişti.

"Ya şakamısın oppa canın tehlikedeyken öyle bakmalarını bekliyorsun"

"Tamam yardım et ama bu yara ney izi kalacak biliyorsun değil mi çok derin"

"Tek izi kalan yara o değil bu yara diğerlerine göre daha az acıttı" kanlı ceketinin fermuarını açtı ve çıkardı. Üstünde beyaz kısa bir tişört vardı(crop tarzı) karnındaki kurşun yaraları, kollarındaki bıçakla kesilerek yazılmaya çalışılan yazılar vardı.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 21 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

Straykids// Geri Diriliyorlar!!! //ZombiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin