6:: "Sade ve düzenli."

41 9 13
                                    

"Ne?"

Donup kalmıştım. Beni evine mi davet etmişti? Kalbim bu sefer yerinden çıkacaktı.

"Ee, tabii. Çok teşekkür ederim."

"Rica ederim."

Bardan çıktı, ben de onun peşinden gittim. Cebinden bir araba anahtarı çıkardı ve arabasını açtı. Ardından sağ koltuğun kapısını açtı ve içeriye geçmemi işaret edermişcesine elini uzattı.

Yukarıya kıvrılan dudaklarımı birbirine bastırdım ve koltuğa oturdum. Jihyo ben oturduktan sonra kapıyı kapattı ve sürücü koltuğuna geçti.

Tırnak etlerimi soyuyordum. O kadar heyecanlıydım ki, yerimde duramıyordum.

Jihyo arabayı çalıştırdı.

"Merak etme, yol kısa sürecek."

Ona sadece gülümsedim. Bir şeyler söylemeye kalkışsam heyecandan kekelerdim ve sözcükleri karıştırırdım herhalde.

~

"Jihyo! Evin yerine otele gidelim."

Jihyo evinin kapısını açmaya çalışıyordu fakat onun kolunu sallayıp durduğum için açamıyordu.

Sarhoş olduğum için ne dediğimi bilmiyordum.

"Yolda giderken öylesine soju almamalıydım. Çok sarhoş oldun."

Yolda giderken bir market görünce durmuştuk ve bir şişe soju almıştık. Aslında evde içecektik ama ben dayanamayıp yolda birazını içmiştim ve şimdi çok fena sarhoştum.

"Sana, kolumu bırak da evime girebilelim."

"İstemiyorum!"

Jihyo iç çekti. Sağ eliyle elimi uzaklaştırdı. Ben diğer elimi onun üzerine atınca ise sol eliyle iki el bileğimi birleştirip tuttu.

"Jihyo, seni sapık!"

Jihyo alay edermişçesine kıkırdadı. Tek eliyle anahtarı kapıya soktu ve çevirdi. Kapı açılmıştı.

Bileklerimi tuttuğu eliyle beni içeri çekti. Sırıttım ve uslu bir köpek gibi beni içeri sürüklemesine izin verdim.

Evi çok sade ve düzenliydi. Aynı onun gibi.

Ne kadar sade olsa da beni büyülüyordu.

Beni koltuğa oturttu.

"Sana kıyafet getireyim."

Dedi ve bir odaya girip hızlıca çıktı. Elinde siyah bir pijama takımı vardı. Bana uzattı.

"Bu da ne? Bara dönmeyecek miyiz?"

Dedim sarhoş olduğumdan cırtlak çıkan ses tonumla.

Elindeki pijama takımını yanıma bıraktı.

"Uğraştırıcı olur. Ayrıca, evinin anahtarını unutmuştun. Arkadaşın da uyuyormuş. Burda kalman en mantıklısı olur.

Gülümseyerek onu onayladım ve kıyafetlerimi çıkarmaya başladım. Jihyo eliyle gözlerini kapattı.

"N'apıyorsun Sana? Git içeride giyin."

Kahkaha attım.

"Ama ben senin yanında soyunmak istiyorum!"

Jihyo  gözlerini kapattığı elini indirdi. Gözlerini görebiliyordum. Jihyonun gözleri açılmıştı. Şaşırmıştı.

"Bağırma, komşular duyacak."

Dedi ve gitti. Nereye gittiğini göremiyordum, evin içinde bir yerde olmalıydı ama sarhoş olduğumdan her şey çok karışık gözüküyordu.

Ayağa kalktım.

"Jihyo! Nerdesin?"

Onu bulabilmek için sağ sola sallanarak yürüyordum.

Ayağım tökezledi ve yere düşüyor gibi oldum. O esnada biri belimden tuttu. Sessizce kulağıma fısıldadı:

"Yakaladım."

O, Jihyo'ydu.

~

##
Bu bolumu uzun yaptımm🙈
Nasıl olmuss begendiyseniz oy pls🤟🏻🤟🏻

bu arada nayeonun yeni solosunu dinlediniz mii cokıyıydı

Diger bolumde gorusuruz bralar

girls like girls | sahyoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin