Joker // Taekook

5. Bölüm

Jungkook hızla atladığı motoru ile önünde ki beyaz Lamborghini'yi takip ederken kaskını bar da unutmuştu. Jimin'e bile haber vermeden hızla Taehyung'un arkasından ilerlemişti bir sinirle. Joker'in onu umursamadan arabasına binip son sürat ilerlediğini gördüğünde ise o da peşine takılmıştı.

Gözleri dolu dolu olurken şimdi neden Joker'in onu red ettiğini anlamıyordu. Ona gelmişti işte her şeyi göze alıp onu istediğini göstermişti! Şimdi neden ondan kaçıyor, hiçbir şey olmamış gibi davranıyordu anlamıyordu.

Joker korkağın tekiydi.

Jungkook'un aşkını red ettiğinde kaçarak bunu kanıtlamıştı.

Jungkook gözlerinden akan yaşlar ile hızını artırarak arabaları sollarken Taehyung'un arabasının yanına yaklaştı. Camdan onun yan profiline baktığında kendisine sinirle bakan mavilikler ile sertçe yutkundu. Gözlerinden hâlâ yaşlar akıyordu. Taehyung ise kafasını geri çevirmiş hızını artırdığında jungkook sinirle Motoruna vurmuş aniden önünü kaldırarak Taehyung'u geçmişti.

Tek tekerle ilerlerken yeterince mesafe aldığında motoru indirmiş arkasına bakmıştı. Son sürat hızla ilerlemeye devam ederken artık alkolün etkisinde değildi. Sadece Joker'ı istiyordu. Bunu fark etmesini sağlayan ise bardaki kızken. Onu öpen dudaklarda hayal ettiği başka dudaklar jungkook'un aşkını yüzüne vurmuştu.

Kafasında sadece onun isminin döndüğü sesler çoğalırken Jungkook çığlık atarak motoru yan yatırmış ani bir hareket ile üstüne çıkarak motorun asfalta kıvılcımlar çıkararak kaymasına sebep olmuştu.

Motorun üstünde tüm sakinliğini korurken gözleri tek bir yerdeydi. Hızla duran motorla ayağıya kalkmış yolda yürürken son sürat hızla ilerleyen arabayla derin bir nefes aldı.

Yolun ortasında durmuş gözleri mavi gözlerdeyken içinde hiçbir korku yoktu. Ölücekse eğer o öldürsün istiyordu. Bu yüzden üzerine doğru son sürat gelen arabaya korkusuzca baktığında Taehyung hızını kesmemiş ilerlemeye devam ediyordu.

Mavi gözlü adam yolun ortasında öylece bitik gözlerle kendisine bakan ve bir adım bile olsun geriye çekilmeyen Doktoru ile direksiyona sertçe vurmuş ağzından küfür edercesine "Başımın belası.." demişti.

Jungkook ise kollarını göğsünde bağlamış uçuşan saçlarıyla onu izlerken aniden önünde duran araba ile tavşan dişlerini göstererek gülümsedi. "Senin derdin ne lan!" Taehyung sinirle indiği arabasından Jungkook'a doğru ilerlerken sakin olmaya çalışıyordu.

"Sensin! Benim tek derdim sensin! Bana ne yaptın bilmiyorum ama aklımdan çıkmıyorsun! Ben seni istiyorum yanımda ol istiyorum! Bundan bir kaç gün önce sende bunu istiyordun şimdi neden red ediyorsun beni?!"

Jungkook bağırarak konuşuyordu lakin Taehyung oldukça sakindi. "Ben bir idealim." Yavaş yavaş adım atarak jungkook'un etrafında dönüyor, konuşmaya devam ediyordu. "Bir zihin durumuyum. Arzularımı planlarıma göre harekette geçiyorum." Jungkook'un karşısına vardığı zaman ise yüzünde ürkütücü bir gülümseme ile sertçe konuştu "Ve planımda senin aşkın yok." Heceleyerek özellikle bastırdığı son kelimesi ile Jungkook dolan gözlerine engel olamadı.

"O zaman neden buradaydın?"

"Tamamen tesadüf."

"Tesadüflere inanmamı bekleme Taehyung.."

"İster inan, ister inanma umrumda değilsin şimdi çık önümden."

"Ben sana aşık oldum Taehyung.."

Joker buz gibi gözlerini jungkook'un gözlerine diktiğinde kahkah atmaya başladı. Gözleri öyle sert bakıyordu ki Jungkook'a, genç doktor kanının donduğunu hissetti. Gülerken aynı anda gözleriyle bir adamı öldürebiliyordu.