Herkese selamlaar!Buraya kadar geldiğin için çok teşekkür ederim öncelikle sonralıkla umarım beğenirsin :)
Bu hikayeyi hayatımın en bunalımlı dönemlerinde YKS'ye çalışırken yeni kazık yemiş biri olarak hem kafa dağırmak hem de yaşadığım bazı şeyleri buraya yazıp bana anı kalması için yazıyorum. Profesyonel değilim hatta bu konuda ne yazık ki iyi bile değilim... Ama olsundu bana anı kalsındı.
Not: Anılları seviniz :)
İyi okumalar efenim :)
Çıldırmama gerçekten çok az kaldı, bak kopuyor bende kayışlar he!
Üzerine yattığım geometri sorusunu sanki ailenin fitne fesat yengesinin ağzını çitilermişcesine silgiyle bir hışımla sildim.
"Ulan seninle bakıştığım kadar başkasıyla bakışsam şimdiye evlenmiştik be!" Soruya el kol hareketi yaparken canım anam şafak operasyonu yapar gibi odama girince istemsizce sıçrayarak hanım hanım test çözüyormuşum gibi vaziyet aldım. Anneme hayırdır bakışları atarken annem elini beline koyarak kendini masama yaslayıp göz ucuyla ne çalıştığıma baktı. "Baban olacak yine içmiş, zil zurna sarhoş." Bu cümleyi duymaktan korkardım. Korkardım çünkü zaten varlığıyla beni huzursuz eden babam, içince beni korkuturdu. Her seferinde bir rezillik çıkartır, evde kıyameti kopartır, saçma sapan şeyler söylerdi. Bana değil ama annem ve kardeşime bir şey yapmasından korkardım. Zaten masanın başına oturduğumda uçup giden keyfim daha da kaçmıştı. Parmaklarımı saç diplerime daldırıp sandalyeme yaslanıp gözlerimi kapadım. "Şaşırmadım, bugün cuma." ağzımdan alaycı bi "hıh" çıktı. Babam bey genellikle cuma günleri arkadaşlarına sofralar kurardı. Bizimle olmaktan kaçan adam hemen hemen her hafta arkadaşlarıyla keyif yapardı. Bizden bir tebessümü sakınıp çok gören o adamın kahkahaları o sofralarda sel olurdu.
"İstersen çok oturma Efnan, karşılaşmayın annem. Işığını kapat, gelir birazdan." Her ne kadar çalışmam gerekse de sırf yaşanabileceklerden korktuğum için sadece başımı sallayarak annemi onayladım. Annem bana uzandığında sandalyemden kalkıp kollarımı beline doladım, annem aynı şekilde beni göğsüne bastırıp burnunu saçlarıma gömdü. "Ne zaman anne, ne zaman kurtulacağız?" Annem saçlarımı okşarken sessiz kaldı. Cevabıyla beni üzmek istemedi çünkü bizim içindi. On sekiz senedir o adama katlanmasının tek sebebi bizdik. Biz olmasaydık annem için her şey çok farklı olabilirdi. Annem geri çekilip ellerini omuzlarıma yerleştirdi. "Efnan, siz benim bu dünyadaki en büyük servetimsiniz. Bunu biliyorsun değil mi?" Gülümsedim. Çoğu zaman hiç var olmamış olmayı diliyordum sırf annemin başka bir hayatı olması için ama ona göre biz onun yaşama sebebiydik.
Annemle birbirimize iyi geceler öpücüğü verdikten sonra annem odamın kapısını kapatarak odamdan çıktı. Masanın üzerini öylece bırakarak hemen üstümü çıkartıp pijamalarımı giyindim. Giderken babamla karşılaşma korkusuyla tuvalete bile gitmeden kendimi yatağa attım. Saat yatmaya alıştığım saatten erken olduğu için telefonuma bakmaya karar verdim. Whatsapp'a girerek sanalda tanıştığım ama kısa zamanda en yakın arkadaşım olan Aslı ile sohbetimize girdim. Kendisi benden iki yaş daha küçüktü, yaklaşık bir sene önce bir kitap okuma uygulaması üzerinde tanışmıştık ama onun sınav senesi olduğu için doğru düzgün iletişimimiz olmamıştı ama bu sene o dokuz ben on birinci sınıftım yani daha çok iletişim kurabiliyorduk. Mayıs ayındaydık ve okulların kapanmasına neredeyse bir ay vardı. Üç ay sonra onunla daha az konuşabilecek olmak bana gerici geliyordu çünkü gün içerisinde beni mutlu eden sayılı insanlardandı.
Bal': Efnan askımm (22.12)
Bal': Hala möölüyor musun lan?
Bal': Bendeki de soru tabii ki çalışıyorsun
Bal': Kör olacaksın (22.13)
Bal': O zaman şöyle yapalım (22.17)
Bal': Sen çalış çok iyi bi doktor ol ve bol para kazan
Bal': Sonra seninle pavyon açalım?
Bal': Nasıl fikir ama????
Bal': harika değil mi
Bal': Ben şimdi hayalini kurmaya gidiyorum askım
Bal': İYİ GECELEEEERRRR ÇUKULATAAAMMM (22.20)
Okuduğum mesajlara sırıtırken kapının açılma sesiyle telefonla beraber yorganın altına girdim.
ÖKDOSEKRLFDŞÇCÖSLMKERİPLŞDFSÇÖCVLKTWREOPLŞDÇÖV ASKIM HARİKA FİKİR???
İYİ GECELEEERRRRR
ÖBTÜM. mwahhh. (23.02)
Öhm öhm...
Aslında bu bölüm komik olacaktı lan ömkjsıekfsldcmsvjepkfdslm
Ufak bir giriş bölümü oldu, ana karakterlerimizden biriyle kısmen tanıştık ve kitabın asıl şirret karakteri hakkında biraz bilgi edindik (Allah belanı versin şerefsiz)
İlk birkaç bölümü bu şekilde kısa kısa yazıp daha sonrakileri uzatmak istiyorum
Umarım hoşlaşmışsınızdırr lütfen benimle eleştrilerinizi paylaşın
Ayol baiiii!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
-LİNKÇİ-
ChickLitBeraber büyümüş ama aileleri yüzünden yolları ayrılmış olan iki gencin yolları bir gün tekrar kesişse ve birbirlerinin en büyük rakibi olsalar nasıl olurdu? Anıl ve Efnan, iki arkadaş ailenin çocuklarıdır. Onlar henüz küçükken bir anlaşmazlık yüzünd...