Fourth

46 16 55
                                    

Birkaç saat sonra Rora'yla buluşmuş benim evime geçmiştik. Üzerime ne giyeyim diye durup düşünürken Rora yanıma geldi.

"Off ne zorlandın sen de yaa."

"Ne bekliyorsun ya jet mi olayım?"

"Of giy üstüne bir şeyler ben salonda bekliyorum seni hızlı ol," dedi ve geri gitti.

Ben de dolabımdan en normal kıyafeti aldım ve giydim.

Üzerime bol bir düğmeli sweatshirt altıma da bir pantolon giymiştim. Renkleri geceyle uyumluydu sonuçta. Sweatshirt'üm yeşil ve mavi içeriyordy, pantolonum ise ondan birkaç ton daha koyı bir mavi rengindeydi.

Salona geçtim ve Rora'nın tuvalete gidip değiştirmiş olduğu üstünü süzdüm.

Yeşil boğazlı bir crop üzerine yine yeşil bir ceket giymiş altına da siyah bir pantolon giymişti.

Renk olarak uyumlu olmuştuk aslında.

"Hadi kalkta gidelim," dedim elime telefonumu alarak. Çanta almaya ihtiyacımız yoktu. Sonuçta bize getirmemiz gereken bir şey söylememişlerdi.

"Tamam," dedi ve evden çıktık.

Yaklaşık on beş dakika sonra parka varmıştık, evime pek uzak değildi çünkü. Kızlarında oturduğu yeri gördük. Eh, Rora Asa'yı görünce direkt koşmaya başladı. Bense peşinden yavaşça yürüyordum.

Yanlarına vardığımda 4 kişi olduğumuzu gördüm. Bizden önce sadece Ahyeon ve Asa gelmişti. Sanırım Rami saatler önce olan atışmaları sebebiyle dövüşe hazır bir şekilde gelecekti.

Yere bir kilim sermişlerdi. Park zaten çok kalabalık değildi ve rahat bir bölgedeydi. Rora zaten oturuyordu Asa'nın yanına. Ben de yavaşça geçip Rora'nın yakınlarına oturdum.

"Merhaba," diyerek konuşmayı başlattı Ahyeon.

"Merhaba," diye karşılık verdim ona.

Sonraysa kıyafetini süzdüm. Sıradan bir gece için fazla süslenmiş gibi gelmişti. Altında Rora'nınkine benzer bir pantolon vardı. Üzerindeyse sporcu crop'una benzer bir crop vardı ve onun üzerine delikli bir parça giymişti. Bu haliyle gerçekten güzel duruyordu, açık olayım.

Asa'ya dönüp baktım. Üzerinde beyaz, Japonca yazılae yazan bir tişört altındaysa kahverengi bir kargo pantolon vardı. Gayet sıradan ve rahat duruyordu.

"Ruka'yla Pharita birazdan geleceklermiş. Gelmeden önce uğramak istedikleri birkaç yer varmış çünkü," dedi Ahyeon.

"Onları boş verde, Rami nerede? Hesaplaşmaya girecektik onunla," diye araya girdi Asa.

Bunun olacağını biliyordum. Sataşmaya devam edeceklerdi. Ben mi? Tabii ki Rami'nin tarafını tutuyordum.

Rora konuşmayı umursamayıp Asa'ya döndü. "Naber?" Sesi tamamen heyecanlıydı.

Asa Rora'nın merakını kesinlikle anlıyordu. Eh sonuç olarak sadece birkaç gündür görüşmüyorlardı. "İyiy-" Asa'nın sözü Rami'nin "Iyy bu buradamıymış," diyerek gelmesiyle kesildi.

Rami Asa'nın onun üzerindeki ağır bakışlarını önemsemeyip Asa'dan uzak bir yere Ahyeon'un yanına oturdu. "Sana da merhaba Rami," diyerek karşılık verdi Asa.

Sonra tekrardan Rora'ya döndü. "Evet iyiyim sen nasılsın?"

Rora kıkırdayarak cevapladı. "Seni gördüm daha iyi oldum."

O sırada ben sessizleşmiştim. Gözlerimi Rami'ye çevirip kıyafetlerini incelemeye başladım.

Siyah fermuarlı, yaklaşık 30 yıl öncesine kadar okullarda kullanılan yakalardan olan bir üst kıyafet ve altına da siyah motifleri olan beyaz tabanlı bir pantolon tercih etmişti. Kızın tarzı çok hoşuma gidiyordu. Genelde rahat, sade ve farklı bir vibe veren kıyafetler giyerdi.

Dangerously | ChiyeonHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin