Bölüm 7 Tatlı intikam planı ✨🎀

76 14 4
                                    

Jeongin çok mal ama tatlı essek sıpası

𓍊𓋼𓍊𓋼𓍊✧*。𓆏𓍊𓋼𓍊𓋼𓍊 𓆏 𓍊𓋼𓍊𓋼𓍊

"Üç santim!"

"Ne üç santim? Ne diyorsun lan?"

"Üç santim kalmış haha!"

"Ne diyorsun oğlum?"

Jeongin Changbinin sorusunu görmezden gelip yeniden bağırdığında, karşıdan ona doğru gelen varis prensi gördü. Biraz önce söylediği içeceği masaya bırakıp ayağa kalktı. Changbin sorgular gibi ona baktıktan sonra konuştu. "Ne yapıyorsun lan? Otursana."

Seungmin daha çok yaklaştığı için ona son bir mesaj atıp arkadaşına döndü. "Kaçıyorum."

"Ne? Nereye kaçıyorsun amına ko- lan Jeongin!" Changbin ve diğerleri arkasından şaşkın şaşkın bakarken hemen yanlarından yıldırım gibi geçen seungmini gördüler. "He Seungminden kaçıyormuş."

"Neyse oyuna dönelim." Arkadaş grubu umursamazca biraz önce oynadıkları oyuna geçtiğinde Jeongin çoktan merdivenleri inmiş, okulun arkasına doğru koşuyordu. Hemen ilerideki duvarı atlarsa Seungminin onu bulamayacağını düşünüyordu.

Hızını biraz daha arttırıp çevik hareketlerle duvarın üzerinden atladı ve hafifçe eğilip, sırtını duvara yasladı. Az kalsın nefesi kesiliyordu. Hızlı hızlı nefes alıp vermeye başladı. Zaten yorgundu bir de bu kovalamaca hiç iyi gelmemişti vücuduna. Elini kalbine koyup nefes alıp vermeye devam etti.

Nefesleri düzene girdiğinde ise oradan çıkmak için etrafa bakacaktı ki tam önüne düşen beden ile donup kaldı. Seungmin, tıpkı onun gibi duvarı kolayca aşıp geçmişti ama onun dibine düşeceğinden habersizdi.

Yüzlerinin arasında az bir mesafe varken ikisi de derin derin nefes alıp veriyordu. Jeonginin gözleri diğerini resmen süzerken diğerinin de ondan pek bir farkı yoktu.

Yakınlıkları yüzünden göğüsleri birbirine çarpıyor, soluklandıkları içinse konuşamıyorlardı. Seungmin, elini başının yanına koyduktan sonra başın eğdi ve derin bir nefes aldı. "Senin yüzünden bütün... Bütün okulu turladık."

"Asıl senin yüzünden koştuk. Durduk yere bana kızmaya başladın üstelik ben bir şey bile yapmadım. Bütün suç sende bir kere. Hem nolmuş küçükse herkesin büyük olmak zorunda m-" Seungmin, hemen dibinde bıcır bıcır konuşan çocuğun dolgun dudaklarının üzerine işaret parmağını koyup bastırdı.

"Sen hep böyle çok mu konuşursun?"

Jeongin cevap veremediği için sadece başını salladı. "Biraz sus o zaman." dedikten sonra önündeki çocuğu süzdü yavaş yavaş. "Şimdi... Sana nasıl bir ceza versem acaba?"

Jeongin, gözlerini devirip elini ittirdi hızla. Seungmini de ittirecekken Seungmin, ondan daha hızlı davranmış ve bileklerini yakalayıp başının üzerinde sabitledi. "Bırak."

"Senin benimle derdin ne jeongin? Niye sürekli başıma bela oluyorsun?"

"Benim seninle ne derdim olacak ya kim takar seni amına koyayım? Yanlışlıkla oldu bunu büyütüp dibimden ayrılmayan sensin." dedikten sonra gözlerini ve ağzını kocaman açtı. "Yoksa bana aşık mı oldun? İnanamıyorum!"

Jeongin, Seungminin çekileceğini ve onu serbest bırakacağını hatta kolayca buradan kurtulacağını düşünmüştü ama Seungminin aniden ona yaklaşmasını hiç düşünmemişti. "Niye aşık olmamı mı isterdin?" Ukala bir sırıtışla sorduğu soruya yalnızca göz devirdi.

"Aksine bunu hiç istemezdim."

"Böyle bir şey olmayacak zaten. Sadece sinirliyim."

"Bak, bana düzelt dedin düzelttim. Boyutu ile hiçbir alakam yok. Bunu neden anlamak istemiyorsun? Seninle bir derdim yok. Evet, seni burnu havada, egoist salağın teki olarak görüyor olabilirim ama bile isteye böyle bir şey yapmam. Yapmadım da."

Charmer SeunginHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin