A Queen // Minsung

07| Hyunlix

Beğenmeyi ve yorum yapmayı unutmayın🏵

○○○

Hamile omega gizli bir şekilde mutfağa girdi. Tekrar. Ama bu seferki amacı aşermek değilde sarı saçlı omegayla konuşup aralarındakini halletmekti. Dünkü olanlardan sonra konuşmak istemişti ama yorgunluktan uykuya dalmıştı.

Bu yüzden şuan burdaydı, parmak uçlarında ilerleyip sandalyelerinin birine oturdu. Felix, yine uyuyamamış olmalı kii karşısında browni hamuru yoğuruyordu. Ama çok dalgındı, Jisung'un geldiğini fark etmemişti bile.

"Felix??" diye seslendi Jisung. Omega dönmeyip dalgın bir şekilde işine devam edince kaşlarını çattı. Acaba sesini mi duyuramamıştı??

"Felix!!"

Daha yüksek sesle seslendi ama omegada hala bir tık yoktu. Derin bir nefes verip biraz duraksadıktan sonra bu sefer bağırmaya karar verdi. "FELİX!!"

Duyduğu sesle yerinden sıçradı omega. İlk başta ne olduğunu anlamadı. Sonra kendine gelip şaşkınlıkla arkasına döndü. Ona endişeyle bakan bir Jisung görmeyi beklemiyordu.

Olaylardan sonra üzüntüden gün boyunca odasına kapanmıştı. Jisung'un o yüz ifadesini gördükçe kendine kızıyordu. Belki de onun yüzünden kavga etmişlerdi ya da aralarındaki güven sarsılmıştı. Bilmiyordu ama doğruyu söylediğine çoktan pişmandı.

Bu yüzden dolayı Felix, Jisung'u görünce kafasını eğmiş ve yüzüne bakmamaya çalışmıştı. Elleriyle küçük çocuklar gibi oynamış, Jisung'un gözlerinden kaçınmıştı. Ne yapacağını ve ne diyeceğini bilmediği için de sessiz kalmıştı.

Jisung'da bunu fark edince yüzü düşmüştü tabi. Oysa o buraya aralarındakileri düzeltmek için gelmişti ama Felix korkudan onun yüzüne bakamıyordu bile. Dudaklarını büzdü ve ne yapmalıyım diye düşünmeye başladı.

"Felix... sana kızgın değilim ya da senden nefret etmiyorum. Kaldır başını... hadi" diye onu ikna etmeye çalıştı Jisung. Felix tedirgin bir şekilde kafasını kaldırınca derin bir gülümseme verdi. Amacı onu daha iyi hissettirmekti.

"Olaylarda senin hiç bir suçun yok. Bu benimle ilgili bir şeydi. Evliliğime çok düşkündüm ve yalnızlık korkum vardı. Kimsenin yanımdan ayrılmasını istemiyordum ama bunu yaparak bencillikte ediyordum. Sinirlenip öfkelenerek Minho'ya patladım. Bir an kendimi kaybettim. Hatalıydım ve sen kesinlikle kötü bir şey yapmadın"

Jisung konuştukça Felix sakinleşiyor ve yüzünde daha memnun ifadeler oluşuyordu. Jisung'da bunu fark edince sakin konuşmasına devam etti. Şimdi ikiside iyi hissediyordu ve ortamdaki gerginlik uçup gitmişti.

"Aksine, senin sayende alfamla aram daha iyiye gitmeye başladı. Sana çok minnettarım" dedi son olarak. Aslında bunu söyleyip söylememek konusunda emin değildi. Sonuçta bu sözcükler Felix'i üzebilirdi. Ama onun gülümsediğini görünce şaşırdı ve garip bir şekilde rahatladığını hissetti.

"Dün pazardan yeni çilekler geldi, ister misin??" diye konuşmayı devam ettirdi Felix.

Sonunda cesaret edip konuştuğu için Jisung'un yüzünde güller açıyordu. Hem omegayı konuşturmayı başarmış hem de çilek lafını duyunca parlayan gözleriyle kafasını sallamaya başlamıştı. Şimdi ondan mutlusu yoktu. Hem çilek yiyecek hemde omeganın daha da açılmasını sağlıcaktı.

Büyük ihtimal kendini çok yıpratmış olmalıydı.

Bu yüzden hamile omega konuşmaya devam etmiş ve içini sarı saçlı omegaya açmıştı. Endişelerinden ve korkularından bahsetti. Dünki yaşadığı olayları anlattı. Bunları anlattıkça da kendini rahatlamış hissetti. Felix de onu pür dikkat dinliyor ve bazen kendi duygularından bahsediyordu. O da kendisini karşısındakine açtığını hissediyordu.