{6}🪐

18 5 7
                                    

HER ŞEYDEN 1 HAFTA SONRA

Evet, bugün göreve gidecektim. O yüzden de Kuzey beni almaya gelecekti. 2 haftadır tanıdığım birisinin evime gelmesi ne kadar doğru hiç bilmiyorum.

Bende sarhoşken onun evine gitmiştim ama.

Hemen hazırladıklarımı giyinip makyaj masama yöneldim.

KOMBİN:

Umarım göreve uygundur çünkü 1-2 yıldır göreve çıkmıyordum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Umarım göreve uygundur çünkü 1-2 yıldır göreve çıkmıyordum. Yine de olabilecek herşeye karşı eğitim alıyordum.

Pantolonunun içinde silahları koyacağım bir bölme vardı. Odamın kapısını kilitleyip kitaplığa yöneldim. Rafta sakladığım tuşu buldum ve hemen bastım.

Bastığım anda kitaplık dışa doğru geleceği için 3 adım geriye adımladım. Kitaplık açılınca az önceki adımlarımı tekrarladım ve elimi şifreye okuttum ve ve bir diğer şifre çıktı.

*1983*

Şifreyi yazar yazmaz kapı açıldı ve içeriye girdim ve içeriye göz gezdirdim. Sadece el tabancası alsam yeterli olurdu. O kadar da büyük bir görev değildi sonuçta.

Elimi silahlara sürterken birden M1911'in üzerinde durdum ve yerinden çıkartarak pantolonumdaki bölmeye koydum.

Bir diğer hedefimde M1911A1 vardı. Onu da bulunca dışarı çıktım ve herşeyi yeniden kapattım.

Herşey bittikten sonra da odamdan çıktım ve aşağı inerken Gizem'i gördüm. Soluk soluğa, "Buket Hanım, bahçede sizi bekleyen birisi var."

"Tamam Gizem. Teşekkür ederim." diyerek yanından geçtim ve bahçeye çıktım.

Bir dal sigara yakmış, aynı benim gibi giyinmişti ve siyah saçları alnına düştüğü için onu daha da çekici halde kılmıştı.

En sonunda siyah hareleri beni buldu ve sigarasını yere atarak ayağıyla ezdi.

Yanına yaklaştığımda ona kızdım, "Çöpünü yere atamazsın." dedim ve dudağının bir tarafını kaldırdı. "Nedenmiş o?"

"Acaba? Belli olmuyor da." diyerek beraber bahçeden çıktım ve çıkmadan önce kapının önünde olan Gizem'e bağırdım.

"Gizem, yerdeki sigara çöpünü alır mısın? Arkamdaki pislik attı da." dediğimde Gizem tamam dercesine başını sallarken arkadan Kuzey'in sesini duydum, "Ben miyim pislik?" dedi ve mal mısın dercesine baktım.

"Yok ebem gerizekalı."

"Ayıp ediyorsunuz Buket Hanım size hiç yakışmıyor."

"Yoo, nedenmiş. Hep erkek mi kadına kızacak." dediğimde birşey demedi ve arabanın anahtarını çevirerek arabayı hareket ettirdi. Çamtamdan telefonu çıkarttım ve Can'a mesaj yazmaya başladım.

Siz: Ben Kuzey ile çıktım neredesiniz?

Can Malı: Bizde baya yaklaştık. Yakup'ta bizimle geliyor.

Siz: Çok kalabalık var desene.

Can Malı: Evet. Bir de Yakup'un gelmesi saçma oldu.

Siz: Tamam, da aman aman yazışmaları görmesin. Neden Yakup Bey demiyorsun der. Bir de ben fazlalık mıyım diyerek seni işten kovar valla.

Can Malı: Tamam, hadi görüşürüz.

Siz: Görüşürüz.

Telefonu kapatır kapatmaz bana attıkları canlı konuma hirdim ve nerede olduğumuza baktım. Şuan ormanlık bir alana girmiştik. Aslında benim evime çokta uzak değildi ama kestirmeden gitmek yakalanmamıza neden olurdu.

Araba ilerlemeye devam ederken artık taşlık alana girmiştik ve gideceğimiz yere baya bi az kalmıştı. En sonunda görev yerine gelmiştik ve kocaman bir şato gördüm.

Şato diyorum çünkü baya bir büyük. Fark edilmemek için 10 metre falan ileriye gittik ve arabayı ağaçlık bir yere saklayıp indik.

İndiğimizde birkaç koruma geldi ve bizi Can'ın olduğu yere götürdüler. Beraber çok fazla ağaç olan bir yere geçtik ve büyük bir kayanın arkasında duranları gördük.

Herkes buradaydı ve konuşmuyordu. Onların yanına geçtiğimizde herşeyi hazırlamışlardı. Bir tane korku bana küçük bir telsiz verdi ve kulağıma sıkıştırarak önünü saçımla kapattım.

Diğer koruma da Kuzey'e uzattığında Kuzey, gerek yok dermişçesine kafasını olumsuz salladı. Bende ona bakarak alsana salak diyerek kafamla telsizi gösterdim.

Hiçbir şey yapmadan önüne döndü. Bu çocuk neden bu kadar salak! Gerizekalı çocuk bütün planı mahvedecek.

Elimle uzanıp korumadan kulaklığı aldım ve Kuzey'e yaklaştım. Birden bana baktı ve tam ne yapıyorsun? diyecekken elimle kafasını kulağı bana doğru bakacak şekilde çevirdim ve telsizi alıp kulağına taktım.

Kulaklığı takınca bana döndü ve neden takıyorsun dedi. Bende ona göz devirdim ve el hareketleriyle bütün planı bozacaksın dedim. Eğer böyle devam ederse salak bütün plan bozulacaktı.

Oda karşılık olarak istemiyorum işte dedi. Bende tekrardan ona göz devirdim ve bütün planı mahvedeceksin! dedim.

Oda birşey demedi ve önüne döndü. Can elleriyle gidiyoruz işareti yaptı ve yavaş ama hızlı adımlarla ilerlemeye başladık. Ben Kuzey ile beraber çıkmıştık ve ilerliyoruk.

Eve bayağı bir yaklaştık ve arkada bir kapı vardı. Kuzey ile beraber içeri girecektik. Kapıyı açmadan önce arkama baktım ve...

Bu çocuk ciddi mi!

Deminden beri arkamda sanıyordum ama değilmiş! Nefret ediyorum bu çocuktan. Bugün ki sinir nöbetimi de geçirdikten sonra en nihayetinde içeri girebilirim.

Eveeet, bölüm bu kadardı.
Umarım beğeniyorsunuzdur vote vermeyi unutmayınnn
Görüşürüzzzz🌍💗

Benim Gibi Ölü Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin