Çoooook uzun bir bölüm yazdım. Beklediğinize değsin diye kesmedim. Bolca oy ve yorum bekliyorum o yüzden. Beni eksik bırakmayın <3
Kravatını çıkart. Derin nefes al. Kasıklarında oluşan kıpırdanmaları yok say. Gömleğinin düğmesini aç. Bekle.
Derin nefes al. Yarın Yoongi'nin canını nasıl sıkabilirsin onu düşün. Emrine itaatsizlik etmişti değil mi? Hayır, arkana bakma. Nari'ye bakma. Henüz kalkıp gitmedi. Derin nefes al. Rahatla. Bir düğmeni daha aç. Lanet olasıca sıcak... Kasım ayında böylesi terlemek de neyin nesi..?
Hayır. Yapma. Ağzıyla baş parmağına yaptığı şeyi başka nerelerine yapabileceğini düşünme. Sınırlarının tehdit edildiğini zannettiğinde bacaklarını beline nasıl sardığını, nasıl kasıldığını da. Siktiğimin kafasını durdur ve yürü!
Başını çevirme. Derin nefes al. Nari daha kalkmadı. Düğmelerinden birini daha aç. 27 gün mü olmuştu? Evet. Bu geceyle beraber 27. Taşımalarının üzeriden 27 uzun gün geçti. Onu arzulayarak geçirdiği 27 gün... Nari hâlâ kalkıp gitmedi.
Başını omzunun üzeriden çevirip masada uzanmaya devam eden kadına baktı. Elleriyle yüzünü saklıyor olmasının dışında kıpırtısızdı. Az önce Jungkook'un yukarıya çekiştirdiği kazağını bile aşağıya indirmemişti. Derin bir nefes aldı. Kafasının içinde başlattığı topraklama çalışması işe yaramıyordu. Zira kafasındakilerden beter bir şey çoktan harekete geçmişti. Ve Nari hâlâ oradaydı. Tadılmayı bekleyen lezzetli bir tatlı gibi masasındaydı.
Ona doğru döndürdü kendisini. Ellerinin arasında oluşturduğu karanlığa kapılmış olmalıydı ki Jungkook yanına yürüdüğünde bile ayakkabılarının ahşapta bıraktığı sesi işitmemişti. Sol ayağı masanın üzerindeydi. Bacaklarını birbirine bastırıyordu. Parmak uçlarını dar kotunun üzerinde gezdirdiğinde tepki vermedi. Jungkook ise sadece Nari'yi dar kotundan daha sıkı sarmalayabileceğini düşünüyordu o an.
Sol ayak bileğini kavradığında ellerinin altındaki karanlığı hemen dağıttı. Jungkook, top haline getirdiği kravatının göz temaslarını kesmeden avuçlarından kayarak yere düşmesine izin verdi. Nari ne yapması gerektiğini bilemeyerek sırtını masadan ayırdı. İndirmeyi unuttuğu kazağı aşağıya kayarak göbeğini örtmüştü. Yaş biriktiği için parlayan gözleri daha net seçiliyordu artık. Jungkook elini ayak bileğinden baldırına doğru kaydırdı.
"Kaçman için yeterince zaman tanımadım mı..?"
Arkasını dönüp kendisine gelmeye çalıştığı o süre boyunca Nari'ye gözünün önünden kaybolsun diye fırsat tanımıştı. Beyni yürü komutunu defalarca kez bedenine emretmesine karşın yürüyüp gidemeyeceğini biliyordu çünkü. Nari cevap veremeden iki eliyle birden bacaklarından tutup bedenini çekerek masadan kaydırdı. Şaşkınlıktan derin bir nefes almakla inlemek arasında kalan tuhaf bir ses çıkartmıştı. "Kahretsin." diye iç geçirdi Jungkook.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
marriage game | JJK
FanfictionKaliforniya'da yaşayan Kim Nari, ablası Kim Nora'nın evlilik haberiyle Kore'ye geri döner. Sadece düğüne katılıp hemen evine dönmeyi tasarlarken ablası yerine Jeon Jungkook ile evlenmek zorunda kalır. **** "Vücudunu da beğendim." Neredeyse dudaklar...