Not: Seni eve bırakacağız.
Kafamı çaresizce olumlu anlamda salladım.
Neden onlara güvendim bilmiyordum, ama şuan yapacak hiç bir şeyim yoktu. Kendimde değildim.Yoğun parfüm kokusu estikçe dejavu yaşıyor gibi hissediyordum, bu kokunun kime ait olduğunu hatırlamıyorum ama çok tanıdıktı, hemde çok.
Pansy'nin evinin önünde durduğumuzda arabadan beni kucağında indirdi ve villanın kapısının önüne kadar götürdü, beni yavaşça yere bıraktığında gözlerim kapanmak üzereydi.
Zili çaldı ve uzaklaştı, arabasına binene kadar arkasından yarı açık yarı kapalı gözlerimle ona bakakaldım.Pansy kapıyı açıp beni görür görmez çığlık attı,
en son hatırladığım şey beni kucağına alıp yukarı çıkarmasıydı.Soğuk suyun başımdan aşağı süzülmesiyle gözlerimi açmıştım, Pansy ayılmam için beni yıkıyordu.
Pansy: Nereye gittin sen? Nasıl geri döndün?
Kiminleydin?Pansy soru yağmuruna tutarken ben konuşacak hâlde değildim.
Y/N: Anlatacağım.
Duşumu aldırıp beni odama götürdü ve rahat bir şeyler giydirdi.
Rahat geceliğimi giyinmiştim.
Pansy: Sana kahve yapacağım aşağı kendin gelebilir misin?
Y/N: Evet birazdan geleceğim.Pansy aşağı kahve yapmaya indiğinde yatağa uzanıp o Bilinmeyen Numaranın kim olduğunu düşünmeye başladım. Beni eve bırakanın o olduğundan emindim neden emin olduğumu sorarsanız, hiç bir fikrim yok.
Mantıklı düşünürsek, bardan çıkmamı isteyen Bilinmeyen Numara üstüne bir de beni eve bırakan Bilinmeyen Biri. İki farklı kişininde böyle denk gelmesinin imkanı yok.
Kim o? neden böyle bir şey yaptı. Acaba Richard'ın düşmanı mı ki? Ya Richard bana bir şey yapacaktı, o kişide beni kurtarmak istediyse? Ooff ne diyorum ben iyice saçmaladım.
Richard'ı düşünmeye başladığımda yüzümde kontrolsüzce bir sırıtış belirmişti. Elbette bu sırıtışım Pansy'nin bana aşağıdan seslenmesiyle kaybolmuştu.Y/N: GELİYORUM!
Aşağı indiğimde Pansy kahvemi uzattı ve karşıma oturdu.
Pansy: Kahveni bitirmeni bekleyeceğim.
Kahvemi yavaş yavaş içiyordum, bu sırada Pansy'nin beni izlediğini hissedebiliyordum.
Bir süre sonra kahvem bittiğinde kafamı kaldırdım ve Pansy'e baktım. O konuşmamı beklercesine baktı.
Y/N: Şimdi.
Pansy: Dinliyorum ayyaş bayan.
Y/N: Ben sahile gitmiştim, orada biraz takıldıktan sonra bir bar gördüm sonr-
Pansy: Ve tabii ki dayanamadın.
Y/N: Evet.
Pansy: İçtin, sarhoş oldun, eğlendin. Peki tamam bunları kiminle yaptın? Kim seni eve bıraktı. Nasıl geldin?
Y/N: Soru sorma anlatacağım.
Y/N: Şimdi barda bir barmenle tanıştım, ismi Victor. Çok yakışıklıydı ondan etkilendim, birazcık kur yaptık birbirimize.
Pansy: Sonra?
Y/N: Sarhoşluğun etkisiyle dudağına yapıştım.
Pansy: Pişman mısın?
Y/N: Hiç değilim.
Pansy: Tamam devam et.
Y/N: Sonra onu personel odasından çağırdılar bu yüzden gitmek zorunda kaldı, bana da beklememi söyledi. Daha sonra ben o gittiğinde telefonumu kontrol ettim ve bir mesaj gördüm.
Mesaj bardan çıkmamı söyleyen bir Bilinmeyen Numaraydı, tehdit etti çıkmazsam Victor'a bir şey yapacağını söyledi.
Bende endişelendim çıktım bardan, sarhoş hâlimle yürümeye çalışırken biri beni yakalayıp arabaya bindirdi yüzünü görememiştim tabii.
Bir not kağıdı verdi elime, notta beni eve bırakacağını söylüyordu. Hiç bir şey yapamadım. Ve en son beni evin önüne bırakıp gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Mattheo Riddle İle 365 Gün
FanfictionMafya Mattheo Riddle ve mafya Y/N Blossom. iki düşman olan mafyalar sürekli birbirleriyle rekabet içindedirler, bir gün karşılaşırlar ve bir anlaşma yaparlar.. Tabii bu anlaşmanın nasıl bir şeye dönüşeceğini kim tahmin edebilir?