siyah şeytan'ın önceki bölümünde...
Chaeyoung'un turnuva alanındaki itirazıyla yönetim kurulu toplanır. Symred Chaeyoung'u bizzat sorguya çeker. Pelerinlerde büyü bulunmadığı için Yugyeom ve Sunhwa masum bulunur. Olan biteni anlamak için Chaeyoung'un zihnini okumak üzere Jungkook çağrılır. Jungkook Chaeyoung'un zihninde Asher'ı görür.
Çaresizliğimi Jungkook'a gözlerimle anlatmak istedim. Onu hala çok sevdiğimi, tüm bunların bir açıklaması olduğunu söylemek istedim. Ama kapının önündeki görevli beni doğrudan görürken bunları yapmak imkansızdı. Sadece dolmak üzere olan gözlerimi engellemeye çalıştım. Elimden başka hiçbir şey gelmedi.
Symred arkadan heyecanla bağırdı. "Anlaşılan işe yarar bir şeyler gördün. Hadi şu işi hemen açıklığa kavuşturalım. Yeterince baş ağrıttı."
Symred'in konuşması boyunca Jungkook bana bakmayı sürdürdü. Bakmayı kesmesi için o an her şeyimi verebilirdim. Bakışları altında daha fazla ezilmek istemiyordum. Elim kolum bağlıydı. Elimden bir şey gelmiyordu.
Jungkook bakmayı kesip kalkarken gözlerimden çaresizlik aktığına emindim. Bakışlarımı kaçırıp görevliye kaçamak bir bakış attım. Bana bakıyordu. Kendimi hızlıca toparlamaya çalışıp hafifçe öksürdüm. Oysaki dokunsalar ağlayacaktım.
Jungkook olabildiğince seri ve soğuk bir tonda konuştu. Arkası bana dönük bir şekilde Symred'e bakıyordu. "Pelerin odasında Sunhwa ve Yugyeom'u görmüş."
İşte Symred bunu gerçekten beklemiyor olmalıydı. Heyecanlı ifadesi anında soldu ve pürüzsüz alnı çatık kaşlarının etkisiyle kırıştı. "Ne yaparken görmüş?"
"Konuşurlarken görmüş ama ne dediklerini duyamamış."
Duymuştum. Sunhwa artık yapamayacağını söyleyerek Yugyeom'a bağırıyordu. Jungkook Yugyeom'u korumak için yalan mı söylüyordu?
Symred'in konuşmak için dudaklarını araladığını gördüm ama Jungkook ondan önce davrandı. "Yani turnuvada olanlardan sonra bu hareketi şüpheli bulması doğal." Omzunu silkti. "Sonuçta kim diyebilirdi ki ikisinin bir ilişkisi olduğunu?"
Hem beni hem Yugyeom'u korumaya çalışıyordu. Ama ortada benim klanıma karşı yapılmış bir suç vardı, bundan emindim. O an kafam o kadar karıştı ki gerçekleri mi söylesem yoksa öylece otursam mı bilemedim. Bir yandan Jungkook'u yalancı çıkarmak istemiyordum diğer yandan da Sunhwa ve Yugyeom'un işin içinden sıyrılmasını istemiyordum. Ama Jungkook'u yalancı çıkarırsam Symred bu sefer kuşkuya düşer ve ikinci bir kişinin zihnime girmesini söylerdi. Bu durumda Jungkook'la olan anılarımı kendi ellerimle riske atmış olurdum. Elim kolum bağlıydı.
Sinirli bakışlarımı Symred görmesin diye başımı yere eğdim. Beni böylesine zor bir duruma düşürmesi beni gerçekten sinirlendirmişti. Benim hakkımda kendince kararlar veriyordu. Gerçeğin üstünü örtmeye hakkı yoktu. Eğer Jungkook ve yönetim bu işi çözüp kendi elleriyle ceza kesemiyorlarsa ben bu işin peşinde olacaktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝘀𝗶𝘆𝗮𝗵 𝘀𝗲𝘆𝘁𝗮𝗻'ʳᵒˢᵉᵏᵒᵒᵏ'
Fanfiction"Başından beri dediğim gibi... hiçbir şey göründüğü gibi değildi." şeytan yeniden dirildi, soğuk nefesi güneşi yaktı, güneş hiç bu kadar yalnız hissetmedi. *** aksiyon, fantastik, gizem. siyah pelerin'in ikinci kitabıdır. başlama tarihi: 24.06.2022