KİMSE SENİ ANLAYAMAZ

SARILMAK İSTER MİSİN?

Bölüm şarkısını açmayı,
Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!
İyi Okumalar...
(Bu bölüm diğerlerine göre daha uzundur.)

Adamlar - Sarılırım Birine
Deeperise, Jabbar - Raf
Dolu Kadehi Ters Tut - Hiç İyi Değilim

(Buradan itibaren 'Sarılırım Birine' şarkısını dinleyebilirsiniz.)

...
O gün yediğimiz yemeğin ve bahçede yaşananların üstünden iki hafta geçmişti.
Elis'in annesi ise bir hafta önce taburcu olmuştu. Babasından bahsetmek istemiyordum.

Şimdi ise elimde karnem, takdir belgem ve onur belgem ile birlikte okuldan dönüyordum.

Onur belgesi kulağa çok uzak geliyor, değil mi? Fakat hayır. Böyle bir aileye sahipseniz istemekle kalmazsınız, istediğinizi alana kadar aileniz tarafından zorlanırsınız.

Düşüncelerimden çıkarak evin kapısını çaldım. Seda Abla kapıyı güler yüzle açtığında ona hafif bir tebessüm edip içeriye girdim.

"Lizge Hanım! Aç hissediyorsanız bir şeyler hazırlayabilirim?" dedi. Ona dönüp "Teşekkür ederim Seda Abla ama aç hissetmiyorum." deyip, kestirip attım.

Merdivenlerden çıkıp odama ilerledim. Yaz tatiline girmenin heyecanını yaşayamıyordum. Bu yazın berbat geçeceğine neredeyse emindim çünkü gördüğüm motor yarışına katılamamıştım. Başlangıcı bile kötüydü!

İkinci olarak ise, Ablam. Lidya Özsoy, o gün babam hariç herkesin duyduğu fakat sadece benim yalan olduğunu anladığım bir cümle söylemişti.

O gün Atakan Abi ile buluşmaya gitseydi ve hastanede de onun yanında olsaydı belki inandırıcı gelebilirdi fakat ablam kavga çıktığını, Ayaz'ın o kavgada yara aldığını bile benden duymuştu.

Atakan Abi de söylememişti. Aralarının bozuk olduğu barizdi. Ya da ben öyle düşünüyordum. Ama o kaçmak için Atakan Abiyi yalanına dahil etmişti.

Bunu ona sormayı bir kenara not ettim.

Odama girdiğimde yatağımda oturan kişi ablamdan başkası değildi. İyi insan lafın üzerine gelirmiş!

Sorar gözlerle ablama bakarken kapıyı arkamdan kapattım.

"Bir şey mi oldu?" diye sordum.

"Hayır, öylesine seni burada beklemek istedim." dedi. Ne derse inanmayacaktım! Hem beni neden beklemek istesin?

"Abla. Sen neden sebepsiz yere odama gelebilirsin ki? Bir karın ağrın var değil mi? Anlat hadi dinliyorum." dedim ve yatağa oturdum. Umarım anlatacağı şey uzun değildir.

Ablam yutkundu. Tedirgindi. Söyleyeceklerinin karşılığında, verebileceğim tepkiyi bile düşünüp kendini korkutmuş olabilirdi. Bu kıza neler oluyordu böyle?!

"Tamam, inanmadın. Şimdi anlatacağım, fakat bu konu aramızda kalacak anlaştık mı?" dedi. Konuyu az çok tahmin edebiliyordum. Atakan Abi ile ilgili olmalıydı. Başımla onayladım ve anlatmasını bekledim.