Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Semptember
"Winkel."
"Seni seviyorum jennie."
Mezarlıktan içeri giren Yoongi derin bir iç çekti. Mezarlığı kuşatmış sisli hava oldukça ürkütücüydü.
Buraya gelmesinin sebebi birinin birinci ölüm yılı olmasıydı. O kişinin kim olduğunu tahmin edebiliyorsunuzdur.
Kim Jennie.
İntihar etmesinin üzerinden tam olarak bir yıl kadar geçmişti. Yolunu ezberlediği mezarlığa doğru ilerledi Yoongi.
Buraya kaç defa geldiğini bilmiyordu. Zamanında mezarlığın yanında uyumuştu, ağlamıştı, sürekli onu düşünmüştü.
Jennie'nin mezarlığının yanında durduğun da tek olmadığını fark etti. Diğerleri de gelmişti.
Wonyoung, Niki, Kai, Chaewon.
Sayıları azalmıştı.
Aralarında Jisoo ve Rosé'da olması gerekiyordu fakat onlar Jennie ile birlikteydi.
Hepsi simsiyah giyinmişti. Yoongi diğerleri gibi mavi gülü toprağın üstüne koydu. Ve mezarlığa basılmış olan Jennie'nin Güzel yüzünü izledi bir süre.
Kimse konuşmuyordu herkes sessizdi. Gerçi olanlardan sonra nasıl ağzını açabilirlerdi? Bir yıl geçti fakat hala her şey aynıydı.
Jennie yoktu.
Jisoo yoktu.
Rosé yoktu.
Duyguları da yok olmuştu.
Bir insanın ölümü bu kadar etkileyebilir miydi? Görüyoruz ki etkilermiş.
Chaewon Jennie'nin fotoğrafının üzerindeki yazan yazıyı içinden tekrarladı ve tekrardan gözleri doldu.
Sizi her şeyden çok seven kim Jennie.
Sizi her şeyden çok seven kim Jennie.
Sizi her şeyden çok seven kim Jennie.
Chaewon'un düşüncelerinin bölünmesini bozan bir sesti.
"Onu özledim." Dedi ve wonyoung ve gözünden akan yaşı bir kere daha eliyle sildi.
"Neden yaptınız? Neden onu ölüme ittiniz?" Dedi Niki.
"Sen peki! Sen nasıl onun durumunu fark edemedin!" Dedi sinirle Yoongi.
Kendisi bile ne dediğini bilmiyordu sadece sinirlenmişti.
"Ne saçmalıyorsun sen? Kıza ölmesi için yalvardın! Şimdi öldüğü için ağlıyorsun! Geber." Dedi Kai.
Hepsi çok sinirliydi, dediklerinin farkında değillerdi. Bir şey diyemedi Yoongi. Sustu, sadece sustu.
