6|•Kanlı fular

71 8 15
                                    

O geceden sonra Mehmet amcamlar sefa amcamlara misafir oldular ve evde tekrar annemlerle baş başa kaldık. Şimdi Esma Fatih'i canından bezdirmiştir kesin. Çocuğun peşinden 5 saniye ayrılmıyor, utanmasa üstüne atlayacak galiba. Fatih'in yerinde olmak istemezdim.

Birkaç gündür yataktan çıkamıyordum regl olmuştum ve çok fena ağrılar çekiyordum. Annemler Mehmet amcamlarla gezmeye gitsede ben gidemiyordum. Fatih'i hiç tanımamama rağmen sürekli aklıma takılıyordu ve bu hiç hoşuma gitmiyordu. Bu yüzden Fatih'i görmemem iyi birşeydi.

Telefonumdan gelen bildirim sesi ile telefonumu elime alıp açtım ve gelen mesaja baktım.

05** *** ****: hayırdır, uzun zamandır yoksun?

Bu o anonimdi. Ben niye bununla konuşuyordum ki? Kız mıydı erkek miydi nedir necidir bilmeden, düzgün düşünmeden hemen herşeyi konuşmuştum.

Lila: öyle

05** *** ****:iyi misin sen?

Lila:evet

05** *** ****: peki

Lila:kim olduğunu söyleme vakti geldi galiba?

05** *** ****:söyleyemem

Lila:kimsin? Düzgün bir cevap vermezsen engelleyeceğim. Tanıdığım biri misin?

05** *** ****:evet

Lila:ne kadar tanıyorum? Neyimsin?

05** *** ****:çok tanımıyorsun sen beni ama ben seni iyi tanıyorum

Lila:neden? Nereden?

05** *** ****:cevabını veremem

Lila:erkek misin kız mısın?

05** *** ****:erkeğim

05** *** **** numarası siz tarafından engellendi.

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Sonunda iyileşmiştim ve annemler bir yere misafirliğe gideceğimizi söyleyip hazırlanmamı istemişlerdi. Dolabımı açıp elime ilk gelen siyah düz elbiseyi ve siyah şalı alıp giyinmiştim. Gözlüklerimi takıp çantamı almıştım ve odadan çıkmıştım. Hep birlikte evden çıkmıştık ve bilmediğim bir yere doğru gidiyorduk. Sonunda iki katlı ve bahçeli bir evin önünde durmuştuk. Arabadan inip annemlerin peşine takılmıştım.

Eve vardığımızda babam kapıyı çalıp geri çekilmişti. Abim ve babam önde ben ve annem arkada bekliyorduk. Sonunda kapı tontiş bir nine ve tontiş bir dede tarafından açılmıştı. Bizi güler yüzle karşılamış ve odaya yönlendirmişlerdi. Bir süre sonra tekrar kapı çalmıştı ve adının ayşe olduğunu öğrendiğim tontiş teyzenin kalkmasına izin vermeyip ben kapıyı açmaya gitmiştim.

Kapıyı açtığımda tanıdık yüzlerle karşılaşmıştım. Mehmet amcam ve Nazlı teyzeyi içeri alıp hoşgeldin dedikten sonra tam kapıyı kapatacaktım ki yeşil gözlerle karşılaştım. Durup onun içeri girişini izledim. Kısaca ve sessizce hoşgeldin demiştim. O da hoşbulduk diyip odaya yönelmişti.

Yemekler yenmiş çaylar içilmiş ve ben tontiş teyzeye yardım olsun diye mutfağa geçmiş bulaşıkları yıkıyordum. Abimle Fatih mutfağa dalmışlardı.

Fatih elindeki bardakları tezgaha koyarken abim konuşmuştu.

"Lila Fatih abinin elindekileride al" demişti abim normal bir şekilde. Abimin sözü biter bitmez Fatih'in elindeki bardak elinde iken patlamış kırılmıştı ve eline camlar batmıştı. Ben dehşetle gözlerimi açarken o ne yaptığının farkında bile değildi.

"Fatih lan iyi misin?" Demişti abim ama Fatih onu duymuyor gibiydi. Mutfakta elini sarabileceğim birşeyler ararken köşeye bıraktığım çantamın kulpundaki fuları farkettim. Hemen kulptan çıkartıp Fatih'e yaklaştım. Yumruk olan elini açıp elindeki camları tek tek aldım. Bir peceteyle kanları silmeye çalıştım ve sonra fuları eline güzelce sardım. Gözüm etrafta yara bandı arıyordu ancak yara bandının halledebileceği bir kesik değildi. Büyük bir kesikti ve muhtemelen pansuman istiyordu.

Nazlı teyze ve annem mutfağa girdiğinde şok olmuşlardı. Nazlı teyze korku ile Fatihe yaklaşmıştı ve eline bakmıştı.

"Ne oldu oğlum iyi misin sen?" Demişti telaşla.

"İyiyim anne birşeyim yok" demişti. O bunları söylerken beyaz fuların üstüne birkaç damla kan ulaşmıştı bile.

"Pansuman lazım kesik büyük" demişti abim ciddiyetle. Haklıydı.

"Tamam durun ben hemen Ayşe nineye soruyorum pansuman için birşeyler var mı diye" demişti annem mutfaktan ayrılırken.

Annem mutfağa döndüğünde elinde bir ilk yardım çantası vardı. Nazlı teyze Fatih'in elini açtığında karşı karşıya geldiği görüntü gözlerinin dolmasına sebep olmuştu. Anneler işte hep duygusallardı.

Eline düzgünce pansuman yapıp sarmıştı nazlı teyze. Pansuman boyunca fularımı diğer elinin avuç içinde tutmuştu. Sanırım canının acıdığını belli etmemek için fuları sıkıyordu.

Bu olaydan sonra evlere dağılmıştık. Aklım hâlâ Fatih abideydi. Eli çok kötü olmuştu, umarım iyidir.

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••
Fatih:

Sefa amcamların evine döndüğümüzde Esma elimi görmüş ve saçma sapan dokunmaya çalışmıştı. Bu kız kesinlikle günah ile günah olmayanı ayıramıyordu. Kırmamak için birşey demesemde hemen elimi çekmiştim.

Bizim için hazırlanan misafir odasına girip
yatağa uzanmıştım ve elimdeki fulara bakmaya
başlamıştım. Onun olan birşey şuan bendeydi.
Beyaz fular her ne kadar kan izleri taşısada bu onundu ve onun olan birşeyin bende olması iyi hissettiriyordu.

Normalde olsa ciddi bir insandım ve çoğu şeyi yalan bulup inanmazdım. Eğer onu görmeseydim ilk görüşte aşka da inanmazdım muhtemelen.

Birkaç gün önce beni engellemişti ve bu her ne kadar beni üzsede doğru olanı yaptığı için onunla gurur duyuyordum. Yaptığım yanlış birşeydi zaten.

Tabi o beni sadece abisi olarak görüyordu, beni tanımıyordu bile. Ben ise onun yaptığı herşeyden haberdardım. Herşeyi Doruk ve Çağlar sayesinde öğreniyordum yıllardır. Fıratla hiç tanışmamıştık ve süt kardeşi olduklarını nasıl bilmediğimi sorgulamıştım.

Elimdeki fuları yaramın üstüne sarıp bağlamıştım tıpkı onun yaptığı gibi. Sanırım bana birşey oldu diye korkmuştu. Korku halinde bile sakin kalıp bunu elime sarmıştı. Sararken hem elime temas etmemeye çalışmış hemde canımı yakmamaya çalışmıştı. Her davranışı, her hareketi, her kelimesi beni o kadar etkiliyordu ki... Onu gördüğüm ilk günkü gibiydi hâlâ.

•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••

Yeni boluuum🎀🎀

HAFIZCIKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin