2.Yıllar sonra

25 5 21
                                    

Sedef'ten ;

Gözlerim odaya dolan güneş ışıklarına gardlarını indirerek teslim oldular. Gözümü açıp etrafı inceledim. Fransada evimde değil de Türkiyedeydim alışmam lazımdı. Battaniyeni üzerimden çekip ayağa kalktım. Ani gelen baş dönmesi,göz karalması ve ensemden giren iyne gibi acı. Aşina olduğum şeyler. 10 saniye falan bekleyip kendime geldikten sonra komidinden telefonu alıp açtım saat 09:00 du. Uçaktada uyuduğum için erken kalktım muhtemelen. Evet bu benim için erken bi' saat. Annem normalde saat 11:00 gibi kalkar ve her sabah beni uyandırırdı. Bunun için annemi uyandırmayıp bavullarımı yerleştirmek daha mantıklı geldi.
Bavullarda sadece pantalon,gömlek tişört,hırka vardı. Montlarımı getirmemiştim. Bir bavulu ise tamamen ayakkabı kaplıyordu.
Ayakkabılarımı dolabın en alt kısmına yerleştirdim. Gömlekleri astım, tişört ve katlanıcak pantolanları katlayıp dolaba koydum. Kalanlarsa iç çamaşırlarımdı onlarıysa alt çekmeceye koyacaktım.

Üç bavuluda bitirdikten sonra yatağımı topladım ve kendime kıyafet seçmeğe başladım. Siyah bir eşofman, içime beyaz atlet,üzerineyse siyah bol bir gömlek giydim. Ayakkabı olarak beyaz bi nike giyecektim ve finito. Bu gün siyaha bürünmek istedim ama bilmiyorum belkide hava biraz sıcak olursa değişe bilirdim bunları. Saate baktığımda baya bi' vakit geçtiğini gördüm. 10:47 annem birazdan uyanırdı ama ben onu uyandırmak istiyordum. Koşa koşa merdivenlerden indim. Alt katta annemin odasına vardığımda kapıyı yavaşça açıp içeri girdim. Yatağa doğru gidip birden yatağa zıpladım. Annem bununla birlikte uyanıp tam bana bi' tokat basıcaktı ki elini tutup gülmeğe başladım.

"Gerizekalı ödüm patladı."

Bense hala gülüyordum. Yaklaşıp  alnından öpüp geri uzandım. Annem gözünü kapayıp,açıp beni süzdü.

"Hazırlanmışız bakıyorum."

"Ohoo saat dokuz gibi uyandım dolabımı düzenliyip indim. Hem annemi bana aldığı arabayla gezdireceğim daha ne olsun."

"Tamam tamam hazırlanayım çıkalım. İstiyorsan hesabı sen ödersin kızım."

Dedi alay ederek.

"Hesap nedir ki gülüm öderiz."

"İçindeki kekoyu ortaya çıkarma lütfen kzım"

Dediğine kahkaha atıp ayağa kalktım.

"Tamam hadi hazırlan sen dışarıda arabadayım ben."

Odadan çıkıp kapıyı kapattım.
Ayakkabılarım yeni ve temiz olduğu için evde ayakkabıyla geziyorum yoksa annem uyku sersemi olsa bile çıkartmıştı onu ayağımdan. Anahtarı alıp bahçeye çıktım. Dün araba ses çıkarmasın diye bahçeye salmamıştım ama döndüğümüzde salacağım. Arabaya geçip çalıştırdım. Annem neredeyse 10-15 dakikaya gelirdi onun için telefonumu cebimden çıkarıp bluetootla arabaya bağlandım. Bu sefer annemin enerjidini yükseltmek için oynak bir şarkı açtım. Şarkı çalarken bana bile enerji gelmişti. Şarkı bitip tekrarlarken sonunda annem geldi.

"Buyrun hanımefendiciğim"
 
Dedim kapısını açarak. O ise oturmadan önce etrafında dönüp nasıl olmuşum diye sordu.

"Büyülendim resmen ışığın gözlerimi alıyor."

"Abartma canım"

Diyerek ön koltuğa oturdu. Bende oturdum.  Annem kucağımdan telefonu alıp kendi çantasına koyduktan sonra çantayıda arka koltuğa koydu. Bense yine kendimi o eve baktığımda dalarken buldum.

"Biliyormusun Berra buradan hiç taşınmadı. Hatta üniversiteden beri bir kızla burada yaşıyor ailesi ise o zamandan beri  başka bir ilde yaşıyor. Birlikte yaşadığı kızın ismi Mira. Çok samimiler, arkadaştan öte gibiler, bence sevgililer."

Childhood  "Friend"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin