"Önce sakin olalım mı?"Jimin, sahne arkasında olmalarına rağmen onlara garip bakan insanları fark etmişti o an. Bir adım gerileyip gözlerine baktı Jungkook'un.
"Gidelim buradan."
"S-Sahnen bitmedi."
Jimin usulca gülümsedi, "Bir kereden bir şey olmaz."
Jimin, Jungkook'un kolundan nazikçe tutup çekecekti ki Jungkook durdurdu onu.
"Gidemeyiz berceste'm takip eder bizi. Lütfen."
"Tamam, o zaman burada oyalanalım biraz. Öyle gidelim olmaz mı?"
"Olmaz, eminim bir adamını dikmiştir kapıya. Burada kalmak ya da sırayla ayrı ayrı çıkmak ehvenişer-kötünün iyisi- görünüyor."
Jimin, Jungkook'u gördüğü ilk koltuğa oturttu. Kendisi de hemen yanına oturacakken mekan sahibinin gelmesiyle saygıyla eğildi.
"Nedir bu durum Jimin? Müşterilerimiz huzursuzdur, derhal bir çözüm üretin!"
"Efendim, haddizatında öyle girift-karmaşık- bir durum yaşıyoruz ki nasıl açıklayacağımı bilemiyorum. Dilerseniz birkaç dakikaya yeniden sahneye dönebilirim."
"Dönün, yoksa son sahneniz bugün olur!"
Yeniden saygıyla eğildi Jimin fiziksel şiddet görmediğinden mütevellit-dolayı- içi rahatlamıştı, mekan sahibi uzaklaşırken Jungkook ayağa kalktı.
"Berceste'm, çık sahneye koruyacağım seni. Benim yüzümden işinden de olma."
"İşimden olsam bile başka yerde bulurum, yeter ki sen zarar görme."
Birbirlerine sıkıca sarıldılar, ardından Jimin sahneye dönüp performansını bitirdi. Aldığı büyük alkışlar nedeniyle işinden olmayacağına emindi. Geri döndüğünde onu gören Jungkook hızla ayağa kalkmıştı.
"Eve gidelim artık, çok yorucu bir akşam oldu."
"Berceste, ben gelmeyeyim sizinle."
Jimin, adımlarını durdurup Jungkook'a baktı.
"Evde yalnız kalmam sorun olmaz mı?"
"Minah anne nerede?"
"Teyzemler onları almaya gelecek demiştim ya, birkaç gün yoklar. Minjae'nin doğum gününü onlar da kutlamak istediler."
"Ah doğru ya, unutmuşum. O zaman ben sizi evinize bıraktırayım, ben de etrafa bir bakınır öyle gelirim yanına olur mu?"
"İyi olacak mısın?"
"Babam beni münferit-tek- görürse eminim seni takip ettirmeyecektir. Onu atlatıp bir şekilde gelirim yanına."
"Tamam, bekleyeceğim."
"Olur da gelemezsem yarın yine burada olurum, benden vazgeçme sakın."
Jimin, büründüğü meyus hali gizlemeye çalıştı. Jungkook'a kollarını sarmaktan başka bir çaresi yoktu.
"İyi ol, yalvarırım."
Jungkook'un ufak öpücüğünü omuzunda hissettiğinde endişeyle geri çekilip etrafına bakındı Jimin, kimsenin olmadığını görünce rahatlamıştı.
"Hadi, Minah anneyi bulalım sizi eve göndereyim. Kıyamam Minjae leydim evde yalnız."
Hızlıca Minah'ı bulmuşlar, Jungkook durumu ona da anlatmış ve onları taksiye bindirip gidişlerini izlemişti. Derin bir nefes verip etrafına bakındı, babasının bu durumu burada bırakmayacağına emindi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Berceste |Kookmin|
FanfictionEskilerden bir zaman, toplumun lalettayin kuralları... Bir düşük tabaka sahne soytarısı ile ülkenin başkanının oğlu; aralarındaki namütenahi hisleri özgürce yaşamaya çalışan iki aşık... |kısa hikaye|