8 Liseli genç, Gece Özdinç, Peri Sarı, Doruk Doru, Aksel Özdinç ve Mert Türkel, Zehra Parlan, Arda Karahan, Doru Kum. Hepsi aynı yaşta ve aynı okulda. Gecenin karanlığında dolanan bir yaratığı kovalıyorlar, ya da yaratık onları kovalıyor. İçlerinden...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
(Bu Gece) (Pinterestten hesabını buldum ama normalde bu kız kahverengi gözlü olsada burada lens takmış, siz hep bu renk gözleri olduğunu varsayarsanız çok sevinirim.)
Meredith
Meredith 7. Bıçak darbesini karnından yemişti, ama hala çırpınıyor kendi kanında boğulmamak için bir savaş veriyordu. Acizdi, karşısında adama gücü yetmezken adamı göğsünden itmeye çalışıyordu. Acı içinde çığlık atıyor gözlerinden akan damlalar kurumuş kanı sulandırıyordu, 8. bıçak darbesi sağ kolunun altına indi tekrardan, adam kız acı çeksin isteyerek 6 kere kolundan bıçaklamış sonrada karnına. Aldığı 7. Kol darbesiyle acıyla atmak istediği çığlık bir iniltiye dönüştü.
Tam alnında yediği 9. Darbe ile çığlık bile atamadı, adam kızı kucağına aldı ve ormanın ortasındaki bir eve götürdü, yerleşim yeri çok uzaktaydı. Kızı yere yatırdı ve garaja doğru ilerledi. Garajda aradığı baltayı sonunda bulunca baltayı yere süre süre kızın yanına gitti. Baltayı iki eliyle kaldırdı ve ilk önce kızın kafatasını sonra birer birer bütün uzuvlarını kesti. Meredithin güzel açık sarı saçları, koyu mavi gözleri, çekik ve küçüktü. Japon olan minik kız sırf gözleri yüzünden çok sevilirdi, ailesindeki kimseye benzemezdi o, fazla güzeldi. İşte 16 yaşındaki bu minik kızı öldüren güzelliğiydi. Haberlere kayıp olarak geçtiğinde bütün uzuvları bulundu, tam 2 ay sonra. Ama daha mezara gömülmeden minik kızın uzuvları kayboldu, bir dahada bulunamadı.
Günümüz
Hayat herkes için mükemmel değildir. Siyah saçlarımı yolarcasına tararken, arkadan gelen sesle döndüm.
"Ben sana kestir demiyor muyum? Çok uzun saçların, yakında belini geçicekler. Okula geç kalıcağız sırf bu yüzden."
"Anne! Amacım uzatmak zaten." Annem ciddi misin bakışlarını atarak mutfağa geri gitti. İçerden gelen sesle geç kaldığımı fark ettim.
"Anne, ben çıktım!" Okul forması olan yeşil eteği düzelttim ve hızla siyah çantamı aldım. Koridordan geçerken, bir şeyimi unuttum mu diye çantamı kontrol ediyorum. Telefonuda ayakkabılıktan aldım ve kulaklığı kafama geçirip ayakkabılarımı giymeye koyuldum. Apartmandan inince servisin çoktan gelmiş olduğunu gördüm, koşarak hızlı bir şekilde koltuğuma geçtim ve şarkımı açarak dinlemeye koyuldum. Elimdeki kitabada dalmıştım.yorgunluk akan gözlerimi hafifçe dinlendirmek için cama koydum. Karanlıktı, bir kız arkamdan kovalıyordu. Yüzünü tam göremiyordum ama altın sarısı saçlarının uçuştuğunu görebiliyordum.
"Gece... Gece... Sadece oynamak istiyorum sorun yok, neden gelmiyorsun yanıma." Çığlık atarak dahada hızlı koşmaya başladım. Elinde boyundan büyük pembe bir balta vardı. "Gece kaçma benden, gel oynayalım." Sesi artık saha gür ve sinirli çıkmaya başlayınca, ayağım dala takılıp yere düştüğümde ellerim taşlara girdi ve kanamaya başladı. Kafamıda çarpmıştım, çok kötü zpnkluyordu alnım. Acıyla inledim ve ağlamaya başladım. Küçük kız yanıma geldi ve baltayı kaldırdı.
