A Little Death | WooSan

28 - İyi Misin?

Keyifli okumalar❤️❤️~~

Yeosang'dan~

"İlk başta senden korkmakta o kadar haklıymışım ki..."

Yatmış olduğum dizden kafamı kaldırıp suratına doğru bakmıştım. Anlatmasa mıydım her şeyi? Ya benden uzaklaşırsa?

"Hâlâ korkuyor musun peki? Sana korkutucu geliyor muyum şuan?"

Birkaç saniye boyunca suratıma bakarak düşünmüştü. Sonra ise kafamdan tutup beni dizine geri yatırarak elini saçlarımın arasına daldırmıştı.

"Cevap zaten belli değil mi? Her şeyi nedeniyle birlikte anlattın bana. Yapmasaydın daha iyiydi fakat olan olmuş artık. Geriye dönüp hiçbir şeyi değiştiremeyiz. Fakat beni çok fazla şaşırttığını söyleyebilirim. Bu melek gibi yüzün arkasında neler varmış öyle."

Sırtüstü dönerek bakışlarımı gözlerine çıkarmıştım.

"Hele bu bakışlar... İnsanı fena kandırırsın sen he."

Elimle bacağına çimdik atmıştım.

"Bebeğim ben sadece seni övüyorum şuan. Gömüyormuşum gibi davranma bana lütfen."

"Sen de bana çok kötü bir insanmışım gibi davranma. Kandırmak falan hayırdır?"

"Yani demek istediğim gözlerin çok güzel. Kim baksa aşık oluyordur o boncuklara. Kendilerini kaybediyorlardır gördüklerinde. Ne istesen yapacak hâle geliyorlardır."

Dediği şeylerin saçmalığı karşısında sadece içten bir gülme sunabilmiştim ona.

"Abartma sen de."

"Ya sus ne abartma. Sen ben değilsin ki bu güzelliğini fark edesin. Az önce dediğim bütün özelliklerin aynısının tıpkısı bende de var."

"Yani ne istesem yapacak hâlde misin şuan?"

Cevap vermeden önce tereddütte kalmış olsa da sonradan kafasını aşağı yukarı tatlı bir şekilde sallamıştı. Ben de tereddüt ettiği için ceza olarak elimle burnunu sıkmıştım.

"Ya neden?!"

"Tereddütte kaldığın ve çok tatlı olduğun için seni cezalandırdım. İtiraz istemiyorum."

Dudaklarını şişirip üzgün üzgün bakmıştı suratıma doğru. Ya ben bu çocuğu yemiyim de ne yapayım? Şu yanakları sıkmamak için bir neden söyleyin bana.

Tamam. Şimdi ana konuya geri dönme zamanı gelmişti artık. Kendimi hazır hissettiğim için başımdan ne geçtiyse anlatmıştım bu çocuğa.

"Ne oldu neden öyle ciddileştin bir anda?"

"Aklımda çok fazla şey var. Deminki konuya geri dönebilir miyiz?"

"Tamam. Sen nasıl istersen öyle olsun meleğim."

"Şimdi bütün her şeyi en ayrıntılı detayına kadar bildiğine göre bana cevap ver. Ben bu San'ı nasıl Wooyoung'un onu aldatmadığına inandıracağım?"

"Zaten çıkış yaptıktan sonra ona da anlatmayacak mısınız? O zaman öğrenecek işte."

"Ya hayır ama bak. Ben onları böyle sarmaş dolaş görmeye alışığım. Acilen bir şeyler yapıp barıştırmam gerekiyor. Ortada çok büyük bir yanlış anlaşılma var ve Wooyoung, sen ve ben hariç kimse doğrusunu bilmiyor."