BÖLÜM 4

8 3 43
                                    

Selaam!
Yeni bölüme hoş geldiniz:)
Satır arası yorumlarınızı ve oylarınızı bekliyoruuumm..
Desteğiniz benim için çok önemli.
İyi okumalar:)

...
"Kuntay!"
İrem'in çığlıkları kulaklarımda yankılanıyordu.

Beynimde durmadan tekrar eden ses durmak bilmiyordu.
"Ev patlatılmıştır.."

Sessiz ve hareketsizdim.Sadece önüme bakıyor ve inip kalkan göğsümden hızla nefes alıp verdiğimi herkese bildiriyordum.

Arabanın ani fren yapmasıyla,Çora hızla şoför koltuğundan inip arka koltuğun kapısını açtı.

Gözlerim dolmuştu.Çora'ya baktım.

"Çora?"

Kafamı diğer tarafa çevirdim.

"İrem?"

Çaresizdim.
Kaçırılmıştım ve bana iyilik yapmak isteyen adam yaptığı bir düzenekle evimi patlatmıştı.

Aileme zarar gelip gelmediği tartışılır bir durumdu.

Kafamı hafifçe Kuntay'ın olduğu koltuğa,ön koltuğa çevirdim.

Yüzsüz gibi sırıtıyordu.

"Kuntay?"

"Efendim?" kıkırdadı.

O an hatırladığım tek şey,İrem ve Çora'nın boğuk çığlıklarıydı.Gözlerim kararırken ve dengemi kaybederken Kuntay'ın telaşlı ses tonu da İrem ve Çora'nın sesi arasında karışmıştı.

...
Göz kapaklarım görmemi engelliyordu, gözlerimi hafifçe araladığımda rahat bir koltukta uzun bir süre uyku çekip uyanmış gibiydim.

Kafamı hafifçe yana yaptırdığımda gözlerimi kırpıştırdım.

"İrem?"

Sarışın kız hızla kafasını telefonun ekranından kaldırıp bakışlarını bana yönlendirdi.

"Aa,uyanmışsın."

Sertçe yutkundum.

Burası da neresiydi?

Neler oluyor burada?

Hafifçe doğruluğumda bana doğru gelen Kuntay'ı gördüm.

"Elvin."

Gözlerimi devirdim.Bekle?
Ben bu adama niçin sinirliydim?

Kahretsin!
Evimi patlatmıştı!

"Şaka yapmıştım,korkma." Kıkırdadı.

"Komik değildi."

Ayaklandığımda etrafa baktım.

"Burası neresi,İrem?"

"Çalıştığımız yer.On iki katı var,biraz büyük bir yer."

Kulübe dedikleri yer on iki katlı mıydı yani?

"İlk kat,yani burası oturma bölümü.Televizyon ve koltuklar var.Şurada gördüğün asansör,seni öncelikle ikinci katla tanıştırır.İkinci katta genelde bilgi sızdırma işlemleri oluyor.Bilgisayarlar ve masalar var.Oturaklar,panolar,bilgilerle dolu defterler ve beyaz kağıtlar bulunuyor.Üçüncü kat ise Çora ve Çakır'a ait." dedi.

Derince iç çektim.

"Büyük bir koridor ve iki oda var.Çakır ve Çora için.Odalar karşılıklı ve bir de koridorun büyük bir penceresi var.Dördüncü katta Ertuğ ve Kuntay kalıyor.Aynı şekilde karşılıklı odalar,ve büyük bir pencere var.Beşinci katta sen ve ben,yine aynı şekilde dizili odalar var.Altıncı katta Leyal ve Lavin var tabii ki.Yedi,sekiz ve dokuzuncu katlarda dövüş çalışmaları vesaire yapılıyor.Ve diğer katlar ise mutfak,lavabo gibi bazı odalarla dolu." Cılız sesin sahibinin gözleri parıldadı.

"On ikinci kat farklı," dedi. "Büyük bir kütüphane var."

Tebessüm ettim.Ama korkuyordum, çok korkuyordum.Birkaç saat içerisinde resmen bir çete üyesi olmuştum.Ve bunda hiç zorlanmamıştım.

Sertçe yutkunduğumda gözlerimin dolduğunu hissettim.İrem,iki eliyle ellerimi kavradı.

"İyi misin?" Kaşları soru sorarcasına çatılmıştı.Gözleri,sorusuna vereceğim cevabı beklercesine bakıyordu.

Gözyaşlarımı özgür bırakmamak için çabalarken,İrem'in sorduğu soru beni zorluyordu.Aniden kollarını boynuma sardı.

Tanımadığım bir kız,beni iyi hissettirmeyi başarmıştı.

Kollarımı beline sardım ve o an gözlerimin yanmaya başladığını hissettim.

Yanaklarımdan yaşlar süzülürken nasıl bu kadar sakin kalabildiğim merak konusuydu.

"İrem," diye mırıldandım. "Korkuyorum."

Bedenimin titremeye başladığını hissettim.

Gelen çığlık sesiyle kollarımı İrem'den ayırdım.Üst kattan gelen bir çığlık sesi...

"Çakır'ın sesi miydi?" Kuntay'ın endişeli sesi tüyler ürperticiydi.Çakır da kimdi?

Kuntay ve İrem asansöre doğru koşuşturduğunda peşlerinden koşma isteği duydum.

Burası yabancıydı,ama kendimi buraya sürekli gelmişim gibi hissettim.

Asansöre binip onuncu kata bastıklarında,dövüş odasına gidiyor olabileceğimizi farkettim.

Nihayet asansörün kapısı açıldığında.İki kişi vardı.Ve evet,burası dövüş çalışmalarının yapıldığı odaydı.

Sarışın kıvırcık saçlara sahip,naif,yirmi yaşlarında bir çocuğun yerde burnunu tutarak yattığını gördüm.Ve onu omuzlarından tutup sarsan,koyu renk saçlara sahip dizlerinin üzerinde oturan,aynı yaş aralığında bir çocuk daha gördüm.

Koyu saçlı çocuk korkmuş gibiydi.Asansör sesini duymuş olmalı ki bize doğru bakıp sertçe yutkundu.

"Ertuğ!Ne oldu?"
Kuntay'ın telaşlı sesinden anladım ki,korkuyla bize bakan çocuğun adı Ertuğ idi.

İrem iki eliyle ağzını kapatmış,olanları izliyordu.

Az önceki çığlıklardan sayıklanan isimlere bakılırsa yerde yatan çocuğun adı ise Çakır'dı.

"Kuntay,burnum çok acıyor." Çakır'ın sesi ağlamaklı geliyordu.

Kuntay asansörden çıkıp Çakır'a doğru ilerledi.İrem ve bende onu takip ettik.

Çakır hafifçe gözlerini araladığında,beni ve İrem'i görmeyi beklememiş olmalıydı ki gözlerini irice açtı.

Sertçe yutkunup zar zorda olsa ayaklandığında bize doğru dönüp ellerini burnundan çekti.Burnundan akan kanları görünce tüylerimin ürperdiğini hissettim.

Burnundaki kanları görmüş olmamız onu utandırmış olmalı ki, gözlerini kaçırdı.
Elinin tersiyle burnunu sildikten sonra bakışları tekrardan bizi buldu, tebessüm etti.

Bana doğru baktığında şaşırmış olmalıydı.Gözlerini kısıp dikkatlice saçlarımda gezdirdi bakışlarını.

Ve tek eliyle saçımın bir tutamını kaldırıp şaşkınca bir gülümseme ekledi suratına.

"Saçların gerçek mi?"

Onaylarcasına kafamı salladığımda bakışları yüzümü buldu.

"Sen kimsin!?"

Yeni anlamış olmalıydı.Gözlerimi devirdim,ve tanışmak istercesine elimi uzattım.

"Elvin Uluç,yeni üye."

"Bende Çakır.Hoşgeldin,Uluç."

Gözlerinin ucuyla İrem'e doğru bakıp benim ona yaptığım gibi o da elini İrem'e uzattı.

"Ya sen kimsin?"

İrem kıkırdadı,Çakır'ın elini sıktı.

"Bende beş yıldır burada çalışan İrem."

....
Selaam!
Bölüm sonu:)

Normalde daha çok uzatacaktım ama ilham kalmadı..

Favori karakteriniz?

Umarım beğenirsiniz,oylarınızı bekliyorum:)

Instagram:
@gizligercekwattpad

Gizli GerçekHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin