𝐏𝐫𝐞𝐲 ||𝐸𝑟𝑒𝑛 𝑌𝑒𝑎𝑔𝑒𝑟

1

Y/n not defterindeki karalamaya bakarken dudaklarını büzdü. Ölü bir adam ve onu hançerleyen genç bir kadını çiziyordu. Çizimi orta çağ benzeri bir şey yapmıştı.

"Y/n" diye mırıldandı Pieck "ne çiziyorsun acaba?"

"Kör müsün Pieck?" dedi sinirle Y/n. "Prenses ona ihanet eden prensi öldürüyor işte."

"Bu prens ve prenses niye sana ve Eren'e benziyor?"

"Ne?" dedi Y/n şaşkın bir sesle. "Alakası yok!" diye inkar etti. Çizimi idare ederdi. Ancak erkeğin belirgin olan yeşil gözleri ve ensesinde toplanmış uzun saçları ile kızda belirgin olan e/c gözler ve Y/n'in saçlarına tıpatıp benzeyen saçların başka açıklaması olamazdı.

"Tamam." dedi Y/n dudaklarını büzerek "Sadece tesadüf."

"Kesin öyledir." Pieck Y/n'in yüzündeki ifadeyi görünce, elini Y/n'in koluna koydu. "Sakinleş." diyerek derin bir nefes verdi Pieck. "Ayrıca ne ihaneti? Eren sana ne yaptı ki?"

"Başkan adaylığını koydu son dakika daha ne yapabilir?" dedi öfkeyle Y/n. "Karışma bana. Stresimi ve sinirimi bu şekilde çıkarıyorum."

"O belli zaten." dedi Pieck Y/n'i izleyerek. Bolca detay eklemeye çalışmasına karşı yüzünü buruşturdu.

En iyisi Y/n'i kendi haline bırakmaktı.

"Popülerliğine güvenerek adaylığını koydun yani?"

"Evet." dedi Eren kendinden emin bir şekilde. "Başka ne lazım ki?"

Armin elini yüzüne çarptı. Sinirle yüzünü sıvazladı. "Geri zekalı bu çocuk." ellerini yüzünden çekti. "Çalışman gerekiyor Eren. İnstagrama yarı çıplak fotoğraf atman ya da basketbol takımında olman seni mucizevi bir şekilde okul başkanı yapmayacak."

"Ne?" dedi Eren şaşkınlıkla.

"Mal mısın Eren? Cidden buna mı güvendin?"

"Sende inandın hemen enayi." diyerek yüz ifadesini hemen değiştirdi Eren. "Çalışmam gerektiğini biliyorum ama gerek duymuyorum. Çünkü çevrem geniş." sırıtarak kendisini gösterdi "İki parti yapmaya bakar bu iş."

"Aynen. Üçüncü sınıfların işi gücü yok senin partine geleceklerdi. Birinci sınıflarda artık ailelerinden izin koparabilirlerse gelirler partine."

"Kırıcısın."

"Hem nerede yapacaktın partiyi çok pardon? Baban gündüz çalışıyor geceleri yorgun argın geliyor. Annen zaten ev hanımı. Doğru düzgün şehir dışına çıkabiliyorlar sanki. Onlar evdeyken mi yapacaktın?"

"Senin evinde yapardık."

"Dedemde öyle diyordu geri zekalı." gözlerini devirdi. "Yabancı dizi izlemeyi acilen bırakmalısın."

"Sende bana kızmayı bırakmalısın Armin." dedi sinirle Eren. "Ne azarladın be kardeşim. Y/n'e gıcık olsun diye adaylığımı koydum zaten. Başkan olmak gibi bir niyetim yok. Onun suratındaki o ifadeyi görünce ben yeterince haz aldım."

"Kızı rahat bırak Eren." dedi kollarını göğüsünde bağlayarak. "Geçmişi geçmişte bırakmaya ne oldu?"

"Bıraktım zaten." dedi Eren omuzlarını silkerek.

"Bu bırakmış halin mi?"

Eren sesli bir nefes verdi. Dürüst olabildiği nadir kişilerden biri Armin'di. Hayatına dair hemen hemen her şeyi bilirdi. Bu yüzden Armin onu her hareketinden anlayıp yorumlayabilirdi.

Eren sinirle homurdanarak geriye yaslandı. Telefonunu açıp instagrama girdi. Biraz sosyal medya kafasını dağıtmaya yardımcı olabilirdi.

Yanlış düşünmüştü.