𝐏𝐫𝐞𝐲 ||𝐸𝑟𝑒𝑛 𝑌𝑒𝑎𝑔𝑒𝑟

3

Y/n kafeteryada otururken karşısında beliren silüetle başını kaldırdı. Basketbol takım oyuncusu Porco Galliard karşısında duruyordu.

"Bir sorun mu var Galliard-san?" Y/n resmi bir şekilde konuştu. Porco çapkın gülüşüyle Y/n'e bakıyordu. Y/n ise ifadesiz ve stabil yüzüyle Porco'yu izliyordu.

"Çok büyük bir sorun var hemde." dedi başını sallayarak "Senin kadar güzel bir kız nasıl olur da yalnız başına yemek yer?" Y/n'in aksine beslenmesini kantinden alan Porco tostundan bir ısırık aldı. Y/n flörtöz davranışlarının epey farkındaydı. Ancak Porco'ya pek ilgi duyduğu söylenemezdi. Çapkın görünümlü erkeklerden uzak durmayı tercih ediyordu.

Senin eski sevgilin Eren Yeager salak kız. Y/n kendiyle tezatlık oluşturan durumuna güldü. Neyse, en azından şimdi uzak duruyorum.

Yemek çubuklarını soslu tavuğuna götürdü. Ağzına bir parça attı. Omuzlarını silkerek mırıldandı. "Pieck hasta olduğu için okula gelmedi. Yoksa onunla yiyorum."

"Görüyorum zaten. Her zaman birliktesiniz." dedi gözlerini devirerek. "Arkadaşın benden pek hazzetmiyor gibi. Ne zaman sana yaklaşmak istesem öldürücü bakışlarından atıyor."

"Pieck biraz öyledir. Bir tık bana karşı koruyucu." kaşığıyla pilavından biraz alırken iç çekti. "Tatlı kızdır yoksa. Noldu? Aranızı yapmamı mı istiyorsun?"

"Ne?" Porco yüzünü ekşitti. "Bana ne Pieck'ten." dedi. "Niyetim Pieck olsaydı o buradayken yanınıza otururdum herhalde." Porco tostundan bir ısırık aldı.

"Kimmiş niyetin?"

"Belli değil mi?"

"Pek değil." diyerek salağa yatmayı tercih etti Y/n. Yanında hissettiği hareketlilikle başını o yöne çevirdi. Armin Arlert. Y/n, sarışın çocuğun arkasındaki bir noktaya baktı. Eren, adeta ateş fışkıran gözleriyle Porco'ya bakıyordu.

"Selam." Armin neşeli bir şekilde selamladı. "Seninle proje için konuşmam gerekiyordu. Müsait misin?"

Porco kıkırdadı. Tostunun son parçasını ağzına attı ve ayağa kalktı. "Antrenmanımız vardı zaten." Y/n'e bakıp göz kırptı. "Gelip izlemeni tavsiye ederim. Eminim ki varlığın bize uğur getirir. En azından bana."

Y/n sakin bir gülümseme bıraktı. "İşim olmazsa gelirim Galliard-san." diyerek geçiştirdi. Normalde başka bir tepki verebilirdi. Ancak yanında Armin vardı ve Eren'e durum bildirimi yapma ihtimali çok yüksekti.

"Güzel." diyerek başını salladı. "Görüşürüz prenses."

"Görüşürüz Galliard-san." Y/n başını tepsisi masada ancak kendisi ayakta duran Armin'e çevirdi. Armin çatık kaşlarıyla giden Porco'yu izliyordu.

"Sen ne için gelmiştin Armin?" Y/n çocuğun dikkatini çekmek isteyerek sordu. Armin boğazını temizledi ve yüzüne sevimli bir gülümseme takındı. "Bayan Zoe'nin verdiği proje için konuşmak istemiştim."

"Tabii." diyerek karşısındaki boş yeri gösterdi. "Konuşalım."

"Okula havuz yaptıracağım." Eren boynundaki kravatı düzeltirken konuştu. "Nisan ayında havalar ısınmaya başlıyor. Her dönem okulun kapanmasına yakın Mayıs ayında ve açılmasına yakın Eylül ayında bir havuz partisi verilmeli. Öğrencilere hem motivasyon verir hemde ödül olur."

"Peki bütçen var mı?" Y/n kollarını göğüsünde kavuşturdu. "Okulun başka öncelikleri var Bay Yeager. Bütçeyi havuza yatırabilecek misiniz?"

"Her dönem öğrencilerden aidat alınıyor-"

"Yani okulun temel ihtiyaçlarını karşılamak için verilen, üstelik her öğrencinin vermediği ek ücret aidatı siz keyfiniz içiniz kullanacaksınız öyle mi?" Y/n sırıttı. "Gerçekçi olalım dostlarım. Önceliğimiz kesinlikle tuvaletler olmalı. Temizliğine daha fazla dikkat edilmeli. Sonuçta mikrop yuvası olan bir nokta ve salgın olduğu zaman, özellikle bağırsak enfeksiyonu, etkilendiğimiz ilk alan okul tuvaletleri oluyor. Çünkü çoğu öğrenci temizliğe dikkat etmiyor ve hademelerimiz bu noktada sıkıntı çekiyor."

Bahçedeki öğrencilerden 'doğru' ya da 'haklı' gibi kelimeleri Y/n az çok seçebiliyordu. Eren'in çatık kaşlarına baktı. Salak herif, beni neyle yenmeye çalışıyorsun. Hiçbir donanımın yokken beni yenebileceğini mi düşünüyorsun? "Ayrıca geri dönüşüm çöp kutularını her katta bulundurmamız gerekiyor. Okulumuzda çok fazla kağıt ve plastik atığı oluyor. Bunları geri dönüşüme vererek çevreye duyarlı olabiliriz. Okulumuzun robotik kulubünün tasarlamış olduğu güneş panellerini ise akıllı tahtalarımızın harcayacağı enerji için kullanabiliriz. Hem elektriği daha düzgün bir şekilde kullanmış oluruz."

"İşte bu dediğiniz imkansız Bayan L/n." Eren yakaladığı açıkla sırıttı. "Robotik kulubümüze bütçeyi kim sağlıyor sanıyorsunuz? Üstelik onların ürettikleri panellerin işe yararlığı konusunda bir kesinlik yok. Bir de onlar icat etmiş gibi konuşuyorsunuz, bu daha komik. Kaldı ki o küçücük panellerin o kadar sınıfa enerji yetireceğini mi düşünüyorsunuz? Ya okulun bilişim sınıfı ve laboratuvarı?"

"Daha büyük paneller üretilebilir-"

"Ekonomist tarafınız bütçeyi nasıl yetirecek-"

"Tamam! Bu kadar yeter!" Armin araya girerek ikiliyi böldü. Y/n ve Eren'in arasında durdu. İkiliyi göğüsünden hafifçe ittirdi. Y/n ve Eren, sarışın çocuğu izlemeye başladı. "İkinizin de fikirlerini anladık. Birazdan ders başlayacak ve sizi dinlemeye devam edemeyiz." sesli bir nefes verdi. Kalabalığa gülümsedi. "Eminim hepiniz bir fikir edinmişsinizdir. Her bir oyun oldukça kıymeti vardır dostlarım."

"Tarafımız belli." diyerek sırıttı basketbol takımından biri. Kendisi Eren'le epey samimiydi. "Eren! Eren! Eren! Eren..." basketbol takımı harici kimseden pek ses çıkmadı. Çoğunluk Y/n adına tezahürat yapıyordu. Pieck sırıtarak ayağa kalktı ve Y/n adına tezahürat yapmaya başlayacaktı ki ikilinin hiç beklemediği bir şey oldu.

Y/n'in eski dostu olan basketbol takımının amigo kızı Historia Reiss, Eren için tezahürat yapıyordu.

"Kaşarrr" diye mırıldandı Pieck "Görüyor musun? Bir sik uğruna ne hallere girdi!"

"Sakin ol Piecku." Y/n acı bir şekilde kıkırdadı. "Deja vu oldum. Bunu genelde bana sen diyordun."

"Gereğinden fazla sakinsin." Pieck kaşlarını çattı. "Delirtme beni Y/n. O kızın yüzünü yolmak istiyorum."

"Boşver Piecku. Zamanında ben yeterince yolmuştum zaten." gerginlikle ensesini ovuşturdu "Aslında şaşırmam bile saçma. Böyle olacağı belliydi. Sadece... ne bileyim? Şüphelerimi haklı çıkaracak bir harekette bulundu. O kadar kişi varken Eren'i desteklemesi..." iç çekti "Neyse ya."

Pieck, genç kızın sırtını sıvazladı. "İyi yapmışsın. Tekrar dövmek istersen ben buradayım."

Y/n kıkırdadı. "Sağ ol Piecku. İyi ki varsın."

Pieck dostuna sıkıca sarıldı. "Sende iyi ki varsın canım."

-

evde ben hariç herkes hasta hayırdır salgın mı var

Normalde evde ben tek başıma hasta oluyom bunlara bişi olmuyo

Dua edin de olmayayım aq