two; punishment.

110 11 698
                                    

"Bakın, yeni bir yıldayız ve sizden umudum vardı ama siz gittikçe benim sabrımı daha da sınıyorsunuz!"

Dört Çapulcu, Minerva McGonagall'ın ofisinde bir koltuğa dizilmişlerdi ve McGonagall da önlerinde durarak onları azarlıyordu. Bu bir rutin haline gelmişti artık, Çapulcular etraflarındaki insanlara şaka yapmayı sevdikleri için sık sık en sevdikleri profesörün odasına çağırılıp ceza alırlardı.

"Üzgünüz Profesör, ama ne sebeple burada olduğumuzu bilsek güzel olurdu," dedi Sirius, abartılı bir ciddiyet ve masumiyet ifadesiyle. Onun yanında oturan James, kahkalarla gülmemek için yanaklarını ısırmak zorunda kaldı.

"Demek bilmiyorsunuz, ha?" dedi McGonagall. "Bay Aubrey'nin bir kafası daha çıktı! Ayrıca bu büyünün yasadışı olduğunu belirtmeme de gerek olmadığını düşünüyorum."

James ve Sirius, gülmemek için alttan alttan birbirlerini çimdiklerken McGonagalll bunu fark edip kaşlarını daha da çok çattı.

James tam "Buna kimin sebep olduğunu bilmiyorum Profesör-" derken McGonagall onun sözünü kesti.

"Eğer inkar edecektiyseniz bunu gizlice yapmalıydınız Bay Potter, zira Bay Aubrey ve olay sırasında yakınlarda olan Bay Snape sizi açıkça görmüş."

"Ve siz de Süm- şey, yani, Snape'in sözüne mi güveniyorsunuz?" dedi James, kaşlarını çatarak. "Eğer iş bana ceza aldırmaksa, Snape her türlü palavrayı uydurabilir."

"Normalde sadece tek bir öğrencinin sözüne elbette ki inanmam Bay Potter ama aranızdaki husumeti biliyorum ve sizi gören başka öğrenciler de var," dedi McGonagall.

"Peki, bizim yaptığımızı varsayalım o halde," dedi Sirius. "Ama Remus ve Peter'ın bu olayla herhangi bir alakası olduğunu nereden çıkardığınızı bilmiyorum Profesör. Olay sırasında ikisi de ortak salondaydı çünkü."

McGonagall kaşlarını çatarak gözlerini dört öğrencinin üzerinde gezdirdi. Dudakları her zamankinden daha ince görünüyordu.

"Lupin, Pettigrew, siz çıkın," dedi. Remus ve Peter McGonagall'ın ofisinden çıkarken McGonagall da James ve Sirius'a döndü. "İkiniz de Gryffindor'a ellişer puan kaybettirdiniz."

"Hadi ama Profesör!" diye itiraz etmeye başladı ikili hemen. "Kimseye zarar gelmedi ki, Aubrey'nin kafası kolayca normale döner."

"Ayrıca cezanız da," dedi McGonagall, onların sesini bastırmak amacıyla daha yüksek sesle. "Bay Potter, siz bir hafta boyunca her akşam ödül odasını temizleyeceksiniz. Bay Black, siz de kütüphaneyi düzenleyeceksiniz. Her gün fazlasıyla dağılıyor zaten. Şimdi çıkabilirsiniz."

James ve Sirius, McGonagall daha kötü bir ceza vermeye karar vermeden odadan ayrılmak için hızla kapıya doğru ilerlediler. Ama James tam kapıdan çıkarken McGonagall ona seslenerek durdurdu.

"Bay Potter, Quidditch sayesinde binamıza puan kazandırdığınıza müteşekkirim ama durmadan ceza yiyip puan kaybederek Gryffindor'a kazandırdığınız puanları kaybetmeyin lütfen."

James başını salladı. "Tamam Profesör, kaybettirmem."

Kapıyı kapatıp Sirius'la birlikte Hogwarts koridorlarında yürürken sırıtarak ekledi. "Yakalanmamaya çalışarak, şakaları azaltarak değil elbette."

***

"Yine mi ceza yediniz?" dedi Evelyn, Remus ve Peter ortak salona girdiklerinde hesap sorar gibi karşılarına dikilerek. Elleri belindeydi.

"Biz yemedik, James'le Sirius yedi!" dedi Remus, ellerini teslim olur gibi kaldırıp savunmaya geçerek.

"Sahi, onlar nerede?" diye sordu Evelyn. "Onlar da sizinle sandığım için öyle demiştim, genelde ceza alan siz olmuyorsunuz zaten."

𝗛𝗔𝗨𝗡𝗧𝗘𝗗, participation book.Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin